Müslüm Gürses'in eşi Muhterem Nur, rahmetli kocasıyla ilgili bilinmeyenleri Posta gazetesinden Oya Çınar'a anlattı. İkili arasındaki büyük aşk hikayesinin nasıl başladığını öğrenince sizler de çok şaşıracaksınız. TANIŞMA ANI Ramazan eğlenceleri için Malatya'da bir gazinoda altlı üstlü sahne alacaktık. Ben sahnede 'Bir Garip Yolcu' şarkısını okuyacaktım. Aynı ekipten başka bir kadın arkadaşımız sırf kıskançlığından gidip Müslüm'e, "Söyle o şarkıyla çıkmasın, ben çıkacağım" demiş. Ben de o şarkıyla çok alkış alıyordum. Zaten sahnelere ilk çıkış şarkımdı. Kabul etmedim. Hayır söyleyeceğim dedim. Bunun üzerine Müslüm üzerime yürüdü. Ben de ona, "Terbiyesiz" dedim. Öyle deyince bana bir tokat attı. Sonra hatasını anladı tabii. Özür diledi. 'Büyük aşklar kavgayla başlar' derler ya. Bizimki biraz öyle oldu işte. EVLİLİLİK TEKLİFİ NASIL OLDU? En son bunun benzeri bir olayı Zonguldak'ta yaşadık. Çok canım sıkıldı. Orada karar vermiştim. Eve dönünce bir akşam, sessizce yaklaştım Müslüm'e, "Benimle evlenir misin?" dedim. Elinde çay bardağı, sigara içiyordu. Önce bir durdu. Ben,"Eyvah! Yanlış bir şey yaptım galiba" dedim. "Hayır" diyecek diye ödüm koptu. O saniyeler bana 100 yıl gibi geçti. Gözlerime baktı... Sakince, "Neden olmasın!" dedi. Sarıldık birbirimize... Ben sonra hemen Elanor Plak'ın sahipleri Muhteşem Bey ile Atilla Bey'i aradım. "Biz evlenmeye karar verdik" dedim. Çok sevindiler. Hemen işlemleri başlattılar. Beykoz'da evlendik. Onlar da şahitlerimiz oldular. ROMANTİK BİR ADAM MIYDI? Çok romantikti. Ses tonu ve diksiyonu beni çok etkilerdi. Bazı geceler şiir okurdu. Bayılırdım. EVDE NASIL VAKİT GEÇİRİYORLARDI? Gelir duşunu alır, yemeğini yer sonra çay isterdi benden. Çay ve sigara içmeyi çok severdi. Bazen sigarayı çok içtiği için ben başka odaya geçer, televizyon izlerdim .O daha çok belgesel izlerdi. Bir de Sibel Can'ı çok severdi. Onun sesine aşıktı. O program yapıyorsa kesin onu izlerdi. HİÇ ALDATMIŞ MIDIR SİZİ? Bir kere gözüyle bile aldatmadı beni. Kafasını kaldırıp başka bir kadına baktığını görmedim. Benim bildiğim kadarıyla yapmadı ama hissettirmeden yaptıysa da kutlarım onu. İLK YILLARINDA ALKOL ALIP ŞİDDET UYGULAMIŞ İlk yıllarımızda evet. 24 yaşındaydı o zaman daha. Sonra pişman olur, "Elim kırılsaydı da vurmasaydım" derdi. Bir de Müslüm sanıldığı gibi çok alkol almıyordu ama az da içse dokunuyordu. Bünyesi kaldırmıyordu. O yüzden herkes Müslüm çok içiyor sanıyordu. İNGİLİZCESİ ÇOK İYİYMİŞ Tabii. Sadece ingilizce de değil. Seyahat etmeyi çok severdik mesela. Almanya'ya, Hollanda'ya gittiğimizde ben yanlış bir cümle kurunca hemen araya girer beni düzeltirdi. 33 YIL BOYUNCA BANA BİR KERE BİLE 'SENİ SEVİYORUM' DEMEDİ Bana bir kere, "Seni Seviyorum" demedi. Her şeyiyle belli ederdi ama bu şekilde ifade etmezdi. Bir gün artık canıma tak dedi. Ölümünden iki ay evvel, hasta yatağındaydı. Dedim ki, "Müslüm, bunca yıllık karınım. Bana bir kere seni seviyorum demedin." Güldü, sarıldı... "Seni sevmesem bunca yıldır senle olur muydum? Bak, gözümü senle açtım, senle kapıyorum" dedi. EVLİLİK DIŞI DÜNYAYA GELMİŞİM Ben evlilik dışı dünyaya gelmişim. Babam zaten başka bir kadınla evliymiş. Annem bilmiyor tabii durumu. Hamile kalmış. Bir süre sonra büyükbabam durumu öğrenince annemi alıp Kosovo'ya, memleketine götürmüş. Etraftan utandığı için de annemi evin şarap mahsenine hapsetmiş. Doğuma kadar kimse görmesin diye. Aylarca orada kapalı kalıyor annem. Sonra bir Yılbaşı gecesi doğum sancısı tutuyor. Teyzem de mahsene şarap almaya geldiği için tesadüfen durumu görüyor. Annem beni orada ağrılar içinde doğuruyor. Ebe çağırmışlar fakat ebe gelene kadar annem dayanamayıp, ölmüş. Büyükbabamın korkusundan nasıl sahiplensin. Beni alıp bir cami avlusuna götürüyor. Bir hayırsever alır diye. O gün de deli gibi bir kar yağıyor. Teyzem uzaktan seyrediyor, kim alacak diye? Biraz bekliyor. Bakıyor ki herkes yanımdan geçip gidiyor. Kimse almıyor. Evet. Yoksa orada donarak ölecekmişim. Beni alıp eve getiriyor, kendi bakamayacağı için yan komşusundan rica ediyor. O kadının sütüyle iki sene idare etmişim. Sonra teyzem beni alıp Türkiye'ye göç etmeye karar vermiş. Ben doğum hatası olarak beş yaşına kadar konuşamamışım. Sonra kendi kendine nasıl düzeldiğimi bilmiyorum. 12 yaşında öyle talihsiz bir olay yaşadım. Çok utandım. Erkeklerden nefret ettim. 14 yaşına geldiğimde de eniştem rahatsız etmeye başladı. Anneannemle birlikte evden kovdular. Beni sahiplendiler. İLK AŞKI MEMDUH ÜN MÜYDÜ? Evet. Zaten çocukluğumda yaşadığım acı olaydan dolayı erkeklerle aram iyi değildi. O gözle göremezdim. O üzücü olaydan sonra etkilendiğim ilk erkek Memduh Ün oldu.