Mumcu'dan Unakıtan'a ağır niteleme
Abone olAnavatan Partisi Lideri Erkan Mumcu AK Parti Hükümeti'ne yaptığı eleştirilerde hız kesmiyor. Mumcu, bugünkü bombardımanından Maliye Bakanı Unakıtan nasiplendi.
Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, dün TBMM Genel
Kurulu’ndaki bütçe görüşmelerinde, vatandaşın umutla beklediği
çözüm önerileri yerine bir "ağız dalaşının" yaşandığını ifade
ederek, "Uzun yıllardır, seviyenin bu kadar düştüğü ve bu kadar
ağız dalaşının yaşandığı bir bütçe görmedim" dedi. Mumcu,
partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, dün yapılan
bütçe görüşmelerinin, Başbakan ve Ana Muhalefet Partisi Genel
Başkanı arasında yaşanan bir kişilik testine dönüştüğünü ileri
sürdü. Vatandaşların, bütçe görüşmelerini izlemek için, önemli
çözüm önerileri ve ülkenin geleceği açısından umutlu mesajlar
beklentisiyle televizyonlarının başına oturduğunu ifade eden Mumcu,
"Dünkü görüşmeleri, özellikle hükümet sözcüleri açısından hiç
olmamış kabul etmek, galiba en hayırlısı olacak" dedi. AK Parti ve
Ana Muhalefet Partisi genel başkanları arasında, "Değiştin,
değişmedin" ya da "30 yıldır hiç değişmedim" gibi kişilik testine
yönelik anlamsız tartışmaların yaşandığını öne süren Mumcu,
sözlerini şöyle sürdürdü: "Vatandaş, ’tencere dibin kara, seninki
benden kara’ söylemlerini dinlemek için oturmadı televizyonlarının
başına... Dün yaşananlar, maalesef millete bir umut ışığı vermiyor.
Biz Anavatan Partisi olarak, bu süreçte çözüm önerileriyle
elimizden geldiği kadar katkıda bulunmaya çalıştık. Ancak bu
yaklaşımımız dahi Başbakanın, ’Hiçbir çözüm önerisinde
bulunmuyorlar’ eleştirileriyle karşı karşıya kaldı. Ama artık
burada durmak lazım. Sen hem iktidar koltuğunda oturacaksın, hem de
çözüm önerilerini muhalefetten bekleyeceksin. Böyle bir şey yok.
Kaldı ki muhalefet çözüm önerilerini ortaya koyunca da
anlamayacaksın, idrak edemeyeceksin ve bir kahve üslubuyla yanıt
vermeye kalkacaksın. Nedir bu hırçınlık, nedir bu tafra; neyin
bedelini istiyorsun bu halktan... Bu, sokakta bile yadırganacak bir
ağızdır. 12 yıldır bu Meclisteyim ve 20-25 yıldır bütçe görüşmeleri
izlerim. Ama seviyenin bu kadar düştüğü ve bu kadar ağız dalaşı
yaşanan ve Türkiye’nin sorunlarından bu kadar uzak bir bütçe
görmedim." Mumcu, Başbakan Erdoğan’ın dünkü konuşmasında, kendisine
yöneltilen eleştirilere yanıt vermek yerine polemiği tercih
ettiğini ileri sürerek, "Çünkü verilecek cevabı yok.
Beceriksizliğini, yeteneksizliğini itiraf etmekten başka bir sözü
yok. Karşısına CHP’yi muhatap alıp, ağız dalaşına girmekten başka
yapacağı bir şey yok" diye konuştu. "Vatandaşın hamdını ve şükrünü
sömürmeye kimsenin hakkı olmadığını" ifade eden Mumcu, kendilerine
yönelik "sanal muhalefet" eleştirilerini hatırlatarak, "Asıl
sanallık iktidarda, bu ülkenin gerçeklerini görmeden sanal iktidarı
oynuyorlar. Bu umursamazlık daha ne kadar sürecek, onu milletin
vicdanına bırakıyorum. Yazıklar olsun" dedi. Başbakan Erdoğan’ın,
yoksul ve yetim sofralarını sessiz, sedasız ziyaret edip, onların
dertlerini dinleyerek efsane olduğunu söyleyen Erkan Mumcu, söyle
konuştu: "Başbakan, şimdi 40 kamera ile devlet olanaklarını
kullanarak iftar sofralarına katılıyor. AK Parti, kimsesizlere
sahip çıkacağını söyleyerek iktidar oldu ama şimdi Başbakan onlarla
alay ediyor. Malatya’da işkence gören çocuklara sahip çıkacağına,
bakanına sahip çıkıyor. İşte ahlak ve seviye bu... Başbakan, Kemal
Unakıtan’a da sahip çıkıyor. Tabii ki ağa, kahyasına sahip çıkacak;
bunda şaşılacak hiçbir şey yok. Çünkü Kemal ağabeyi, aslında
Başbakanın kahyasıdır. Devletin yediemini olarak, milletin
yediemini olarak, oraya kendisini oturtanın kahyasıdır. Bunlar,
’yolsuzluk, yoksulluk’ diye geldiler, şimdi haram sofralarından
kalkmak bilmiyorlar. Oraya oturmayanları da birtakım imalarla
tehdit ediyorlar. Siz, bugüne kadar kime ne hesabı sordunuz? Bu,
omzu aşağıya düşürüp, takındığınız sahte kabadayı pozlarına kim
inanır. Bir kez daha söylüyorum; ima, korkakların dilidir. Sayın
Başbakan korkma açık konuş, delikanlı gibi konuş. Herkesi
korkutmaya çalışabilirsin ama beni korkutamazsın. Kimin sorulacak
hesabı varsa buyursun sorsun. Hiç kimsenin korkaklığın arkasına
sığınarak ortaya attığı imalar, bizi yolumuzdan döndüremez."