Muhteşem Yüzyıl RTÜK'ü ikiye böldü
Abone olRTÜK’ün Show TV’de yayınlanan ‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisine verdiği uyarı cezası, RTÜK'ü de ikiye böldü.
RTÜK’ün Show TV’de yayınlanan
‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisine verdiği uyarı cezasını, kurum içinden
iki farklı ses, senarist Meral Okay ve oyuncu Deniz Türkali ilk kez
konuştu. Okay, eleştirilere rağmen devam kararı alındığını
söyledi.
Meral Okay, tizilikle işlerini yapmaya devam edeceklerini ve
ilerleyen bölümlerde atfedilen suçlamanın gerçek olmadığının
görüleceğini söylerken, uyarı cezasına muhalefet şerhi koyan RTÜK
üyesi Hülya Alp, dizinin BBC’de yayınlanabilecek kıratta olduğunu
belirtti.
Diziye ceza verilmesi yönünde oy kullanan Hasan Tahsin
Fendoğlu ise, 'senaristten ne istiyorsunuz?'
sorusuna, "Tamamiyle oryantalist bakış açısıyla yapılmış
bir dizi. Tam anlamıyla gerçek olmasa da gerçeğe yakın
olmalı" şeklinde yanıt verdi.
Sadece fragmanı için RTÜK’e 75 bin şikayet gelen, aynı zamanda
izlenme rekoru kıran, 'padişahın özel hayatı böyle
sergilenir mi?’ tartışmalarına neden olan
'Muhteşem Yüzyıl' dizisine, RTÜK’ün 'Tarihe mal
olmuş bir şahsiyetin mahremiyeti ihlal edildi' diyerek verdiği
uyarı cezası NTV’de konuşuldu.
Ana Haber’e, uyarıya muhalefet şerhi koyan Hülya Alp, ceza yönünde oy veren Hasan Tahsin Fendoğlu ile dizinin senaristi Meral Okay ve oyuncu Derniz Türkali katıldı.
"İŞİMİZİ YAPMAYA DEVAM
EDECEĞİZ"
İlk olarak senarist Meral Okay söz aldı ve bundan sonra ne yapacaklarını anlattı:
"Bundan önce olduğu gibi işimizi yapmaya devam edeceğiz. Çekimler sürüyor ve seyirci de izledikçe, atfedilen suçlamaların söz konusu bile olmadığını görecek. Ayrıca, böyle bir ceza Türk televizyon tarihinde bir ilk. Ama biz işimizi inançla, efendilikle yapmaya devam edeceğiz."
"GERÇEĞE YAKIN OLMALI"
Anayasa hukuku profesörü olan, demokrasinin gelişimi üzerine tez yazan ve Başbakanlık’ta insan haklarıyla ilgili görevlerde bulunan; RTÜK’te ceza yönünde oy kullanan Hasan Tahsin Fendoğlu, diziyi tek yönlü bakış açısın asahip olmakla eleştirdi.
"Böyle bir dizinin olmasından sevinç duyuyorum ve bir
takım kavramların tartışılmasını sağlıyor" diyen Fendoğlu,
"Diğer yandan bir takım ihlaller var. Bazı şahsiyetlerin
hayatlarıyla ilgili yapılan diziler, gerçek olmasa bile gerçeğe
yakın olmalı. Bu bir belgesel değil ama yapılırken daha dikkatli
olunmalı. Bazı dizilerde 'Tamamiyle hayal ürünüdür' deniyor ama bu
dizi de bu yok.
Padişahın mendil atması, cariyelerin çıplak ve mal gibi gösterilmesi... Dizide kilise basılıyor, din adamları çoluk çocuk öldürüyor, kızlar padişaha sunulmak isteniyor ama böyle bir şey yok..." dedi.