Muammer Güler’den Suriye uyarısı
Abone olİçişleri Bakanı Muammer Güler, "Suriye’deki iç çatışma uzadıkça bu ülke radikal gruplar ve terör örgütleri için bir çekim merkezi haline ge...
İçişleri Bakanı Muammer Güler, "Suriye’deki iç çatışma uzadıkça
bu ülke radikal gruplar ve terör örgütleri için bir çekim merkezi
haline gelmektedir” dedi.
İçişleri Bakanı Muammer Güler, Antalya’nın Serik ilçesi Belek
Beldesi’ndeki ‘5. Uluslararası Terörizm ve Sınıraşan Suçlar
Sempozyumu’na katıldı. Muammer Güler, Polis akademisi bünyesinde
faaliyet gösteren Uluslarası Terörizm ve Sınıraşan Suçlar Araştırma
Merkezi tarafından düzenlenen ve 28 ülkeden katılımcıların yer
aldığı sempozyumun beşincisine katılmaktan duyduğu mutluluğu dile
getirdi.
Günümüz dünyasında güvenliği tehdit eden güçlerle mücadele etmede
proaktif bir uluslararası işbirliği ile olacağını belirten Bakan
Güler, " Bununla birlikte küresel ve bölgesel ölçekli gelişmelerin
21. Yüzyıl noktasında değerlendirmekte son derece önemlidir.
Stratejik güvenlik kısaca risk eksenli düşünme ve güvenlik sorununa
farklı açılardan bakabilme yaklaşımı olarak ifade edilebilir. Yani
olaylara stratejik perspektiften bakmayı gerektirir. Bu yaklaşım
ulusal bölgesel ve uluslararası güvenlik sorunlarına daha meydana
gelmeden proaktif şekilde ele almayı gerekli görür. Ekonomik sosyal
ve kültürel alanda olduğu gibi güvenlik alanda da atılacak
adımlarda da orta ve uzun vadeli risklerin öngörülmesi, muhtemel
etkilerin minimize edilmesine yönelik politika ve stratejilerin
önceden belirlenmesi çok önemlidir. Stratejik güvenlik açısından
bakıldığında hükümet olarak başlattığımız özüm süreci uzun bir
geçmişi olan terör sorununun kalıcı bir şekilde sonlandırılmasını
amaçlamaktadır. Terör sorununu her ülke bu sorunun sosyal,
ekonomik, siyasal ve psikolojik boyutlarını ele alarak, politika ve
stratejiler geliştirmektedirler. Her soruna uygulanabilen tek bir
model yoktur. Sayın Başbakanımızın önderliğinde yürüttüğümüz çözüm
sürecide Türkiye’nin kendi realiteleri üzerine inşa edilmiş bir
süreçtir. Bu bizim başka ülkelerin deneyimlerinden
faydalanamayacağımız anlamına gelmez. Hukuk ve meşruiyet sınırları
içinde bütün risklerin takribi olarak kararlı ve cesaretli şekilde
biz hükümet olarak bu süreci sürdürmekteyiz. Çözüm sürecinin
başarısı bölgemizde istikrar havası olan Türkiye’nin etkinliğini
daha çok arttıracaktır. Buda doğrudan ve dolaylı olarak bölgemizin
barış ve istikrarına katkı sağlayacaktır” dedi.
SURİYE MESELESİ
Bakan Güler şöyle konuştu:
“Küreselleşen ve karşılıklı bağımlılığın arttığı dünyamızda
yereldeki bir gelişme, kendi sınırlarını aşarak başka ülkeleri ve
bölgeleri tehdit eder hale gelmiştir. Tunus, Libya ve Mısır’daki
gelişmelerden Suriye’deki krize. Somali’den 2014 sonrası
Afganistan’ın geleceğine kadar pek çok husus küresel güvenliği ilgi
alanı olarak kalmaya devam edecektir. Bu açıdan Suriye’deki
gelişmelerin ayrıca değerlendirilmesi gerekmektedir. Bilindiği gibi
Suriye’deki çatışmalar 3 yılını tamamlamak üzeredir. Suriye krizi
bugün gelinen noktada, hem bölgesel hem de uluslar arası dinamikler
açısından etki alanını genişletmeye devam etmektedir. Her geçen gün
sayıları artan Suriyeli sığınmacılar ve Suriye’deki radikal
grupların nitelik değiştirmesi gibi pek çok konu bölgesel
dinamiklerle doğrudan ilgilidir.”
Suriye krizinin başından itibaren dünya kamuoyunda uyandırdığı
yankılar olduğunu ifade eden Bakan Güler, “Suriye’deki iç çatışma
uzadıkça bu ülke radikal gruplar ve terör örgütleri için bir çekim
merkezi haline gelmektedir. Bazı Batılı ülkelerin Esad rejiminin
yakılması durumunda, ‘El Kaide gibi yapılar yükselir’ şeklindeki
yaklaşımları bugün gelinen noktada karşılık bulmamış tam tersine
çatışmanın uzaması bu tür radikal grupları güçlendirmiştir. Dahası
bu örgütler sadece Suriye’ye ve komşuları için değil, aynı zamanda
tüm dünya içinde güvenlik riski oluşturmaktadır. Türkiye olarak
Avrupa ülkelerinden gelen terörle mücadele etme işbirliği
taleplerine hep olumlu cevap verdik. Ülkemiz yıllardır terörün her
şekliyle mücadele ediyor. Bizim açımızdan terörün bir ayrımı
yoktur. Hangi ideoloji ırk, din, kim yaparsa yapsın bu değişmez
terörist, teröristtir. Türkiye olarak Suriyeli kardeşlerimize tabi
ki burada kendi kaderlerine baş başa bırakmamız mümkün değildir.
Başta BM olmak üzere uluslararası kamuoyunun bu krizin çözümünde
başarısız olması sorunu daha da derinleştiren unsurlar arasındadır"
dedi.
(İHA)