MSN kayıtları subayları şaşkına çevirdi
Abone olDeniz Kuvvetleri'ni hedef alan fuhuş çetesinin icraatları değme ajan filmlerine taş çıkarttı.
Çetenin elemanlarından yabancı istihbarat birimleri ile
irtibatlı olan 3 hayat kadını devletin gizli bilgilerini sızdırmış.
MİT ve askeri istihbaratın, gizli bilgileri sızdıran Rus, Ukrayna
ve Azeri kökenli 3 hayat kadınını izlemeye aldığı
öğrenildi.
Yine çete üyelerinin subayların mail ve MSN kayıtlarını kaydettikleri ortaya çıktı. Bu durumdan davacı olan 80 kadar subayın kendi özel yazışmalarını görünce büyük şaşkınlık yaşadığı belirtiliyor
Sabah gazetesi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından önceki gün 9 ilde gerçekleştirilen fuhuş çetesine yönelik çok önemli ayrıntılara ulaştı. "Çete YAŞ'a sızdı" manşetiyle verilen haberde çarpıcı ayrıntılar buluruyor.
PROJELER SIZDIRILMIŞ
Habere göre, Ege
Denizi'nde keşif, gözetleme, tespit ve teşhise yönelik olarak
hazırlanan Uzun Ufuk Projesi, Gemi Entegre Savaş İdare Sistemi
(GENESİS) ve Denizaltı Savunma Harbi (DSH) ve Karakol Gemisi
Projesi'ne (MİLGEM) ilişkin çok gizli bilgilerin yurtdışına
sızdırıldığı tespit edildi.
TERFİ EDECEK SUBAYLAR ÇETE TAKİBİNDE
Çetenin
bu bilgilere ulaşmak için üst düzey subaylara yönelik komplolar
hazırladığı ve Ağustos 2010'da toplanan krizli Yüksek Askeri Şura
(YAŞ) toplantısı öncesinde terfi sırasındaki subayları ağına
düşürdüğü belirlendi. Çetenin işi şansa bırakmamak için üst düzey
subayların eş ve çocuklarına ilişkin de ayrıntılı bir çalışma
stratejisi ortaya koyduğu belirlendi. Çetenin, terfi sırasındaki
subayların durumunu ele almak için Nisan 2010'da toplantı yaptığı
ortaya çıktı. İstanbul'da gerçekleştirilen toplantıya B.B.,
Z.S.,C.D., E.K, T.E.R, T.S.A, C.A isimli subayların da katıldığı
belirlendi.
SUBAYLARIN ZAAFLARI TESPİT EDİLDİ
Toplantıda
Ağustos 2010 ve Ağustos 2011 tarihlerinde YAŞ'a girecek tüm
subaylarla ilgili ayrıntılı bir çalışma yapıldı. Terfi sırasındaki
amirallerin kadın, para ve makam düşkünü olup olmadıklarının
belirlendiği toplantıda amirallerin dünya görüşü, komuta kademesine
olan yakınlığı, bürokraside bir yakının bulunup bulunmadığına
ilişkin çalışmalar da yer aldı. Çetenin üst düzey subaylara ilişkin
yapılanmada en küçük bir ayrıntıyı dahi atlamadığı belirlendi.
Amirallerin eş ve çocuklarına ilişkin de ayrıntılı bir çalışma
yapan çetenin, üniversite çağındaki 6 amiral oğlu ve kızını yakın
takibe aldığı belirlendi. Çete arşivinde çıkan bir DVD'de bu konuda
ayrıntılı görüntülerin de yer aldığı öğrenildi. '
EMEKLİ ALBAYIN HAFIZA KARTINDAN NE ÇIKTI?
[PAGE]
'ALT DÜZEY' ÇALIŞMA
Nisan ayındaki toplantıda
çetenin üst düzey subayların yanında ikinci aşamada ise daha alt
düzeydeki subaylara yönelik bir çalışma yaptığı belirlendi. Bu
çerçevede özellikle üsteğmen, yüzbaşı ve binbaşı rütbesinde olan ve
terfi sıraları gelen 41 subay takibe alındı. İlk çalışma sonrasında
bu subaylar belirlenen kriterlere göre kademelendirildi ve sonuçta
19 subayla sürekli temas sağlandı. Bu strateji ile 6 ay içinde 12
subay hayat kadınları kullanılarak çetenin ağına düşürüldü.
UĞUR YİĞİT'İN MAİLLERİNE BİLE GİRMİŞLER
Ankara
27.10.2010 Emekli Albay İ. S.'den ele geçirilen hafıza kartında
Deniz Kuvvetleri Komutanı Eşref Uğur Yiğit ve ailesine ait mail
kayıtları ele geçirildiği iddia edildi. İddialara gore, Deniz
Kuvvetleri Komutanlığı Harekat Başkanı Tümamiral Fikret Güneş ve
ailesi de çete tarafından takip edildi. Çetenin sadece Tümamiral
Fikret Güneş'in ve ailesinin mail kayıtlarını takip etmekle de
kalmadığı ve aileye ait çok özel bilgi ve fotoğraflar ele
geçirildiği öne sürülüyor. Çetenin bu izleme faaliyetlerini nasıl
gerçekleştirdiği ve yüzlerce subaya ait çok özel görüntüleri nasıl
ele geçirdiği polis tarafından araştırılıyor. Edinilen bilgiye
göre, geçtiğimiz günlerde mailleri ve MSN görüşmeleri ele geçirilen
80 subay ve astsubayın müşteki olarak ifadeleri alındı. Çok özel
görüşmeler yaptıkları mail ve MSN kayıtlarını karşılarında gören
subaylar büyük şaşkınlık yaşadı ve kendilerini illegal olarak takip
eden meslektaşlarından davacı ve şikayetçi oldular.
SUBAY İNTİHARLARI MERCEK
ALTINDA
27.10.2010 Savcılık tarafından yürütülen
operasyonlarda ilginç bir ayrıntı daha ortaya çıktı. Son dönemlerde
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı personeli arasında ailevi gerekçeler
gösterilerek yaşanan bazı intihar olaylarında, çetenin ciddi bir
rolünün olduğu iddia edildi. Bu veriler ışığında savcılığın,
soruşturmayı, söz konusu intiharları kapsayacak şekilde
genişleteceği öğrenildi. Bu arada çetenin İstanbul ve Ankara
merkezli iki arşiv oluşturduğu ve İstanbul'daki arşivi Ç.B'nin
tuttuğu belirlendi. Ç.B'nin özellikle bilgisayar programları
konusunda özel eğitim aldığı, bilgisayar ağlarına girerek bir çok
bilgiye ulaştığı da tespit edildi. Adı geçen subayın Deniz
Kuvvetleri Komutanlığı, Donanma Komutanlığı, Kuzey Deniz Saha
Komutanlığı'na ait bilgisayarların güvenlik duvarlarını aşarak çok
kritik bilgilere ulaşmaya çalıştığı belirlendi.