Mehmet Görmez'in ifşası Mustafa Özcan detayı bomba!
Abone olDiyanet İşleri Eski Başkanı Mehmet Görmez'in dün akşam Habertürk'te yaptığı FETÖ ifşaları hayli dikkat çekici oldu. Bu ifşalardan en çarpıcı olanı FETÖ örgütünün devleti nasıl dinlediğinin ve bu konuda ne kadar futürsuz olduklarının göstergesi.
Habertürk TV'de Didem Arslan'ın moderatörlüğünde
gazeteciler Nihal Bengisu Karaca, Ferhat Ünlü ve Nedim Şener'in
sorularını yanıtlayan Mehmet Görmez, '56 yıllık hayatım içerisinde
bu yapının elebaşı ile hiçbir karede bir buluşmam görüşmem
olmamıştır. Hiçbir zaman sıcak bakmamışımdır' dedi.
Fethullah Gülen'in kendisiyle görüşmek için bir çok kez istekte bulunduğu anlatan Mehmet Görmez, Diyanet işleri başkanıyken yaşadığı çarpıcı bir olayı aktardı. FETÖ atamalar konusunda Mehmet Görmez'i dinleyip, alenen makamında tehdit edecek kadar cüretkar olmuş. Bunun için de bizzat örgütün Türkiye'deki bir numarası olan Kaynak Holding'in başındaki Mehmet Öcan yapmış. Olay Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in kendisinden iş isteyen Kemalettin Özdemir ile yaptığı görüşmeden 2 saat sonra olmuş.
Büyüğümüz duymuş o atamayı
yapmayın : Görmez olayı şöyle anlattı:
-"Mustafa Özcan telefonla beni aradı. 'Sabahleyin görüşmek
istiyorum mümkün müdür?' dedi.
-'Buyrun gelin' dedim.
-'Büyüğümüz sizin yanlış bir atama yapacağınızı duymuş,
lütfen onu yapmayın' dedi.
-'Ne ataması?' dedim.
-Kemalettin Özdemir olduğunu söyledi.
-'Bu nasıl oluyor, siz beni dinliyor musunuz? Benim 6'da
yaptığım görüşmeyi nasıl öğreniyor?' dedim.
-'Biz biliriz' dedi. Çıkarken;
-'Böyle bir atama olursa cemaatimizi karşınızda görürsünüz'
dedi" şeklinde konuştu.
Özel hayatlarını takip edip aramışlar
-"Yıl 2011. Bir saat geçmeden özel kalem müdürümüz
geldi. 'İstihbarattan acil görüşmek istiyorlar' dedi. Öğleden sonra
geldi. Gelen kişi Ramazan Akyürek'in kadrosundan bir kişiydi. Önce
kendisi randevu talebinde bulundu veya makamından aradılar.
'Biz emniyet istihbaratta din istismarı masası kurduk.
Biriktirdiğimiz bilgileri de 3 ayda bir Diyanet İşleri Başkanlığına
arz edeceğiz' dedi. 'Neler var? Bu
söylediğiniz kişisel özel hayat ile ilgili'
dedim.
Bilgisayardan görüntü izletmeye
kalkmış
Üçüncüsünü söyledi. 'Bu da oraya girmiyor' dedim.
Dördüncü de 'Kemalettin Özdemir' deyince anladım.
Din istismarı ayrı bir şey, insanların özel hayatını takip edip
bilgi vermek ayrı bir şeydir. Bilgisayarını açıp bazı
görüntüler izletmek istediğini söyledi. 'Derhal burayı terk
edin' dedim. 'Ben bu bilgileri vermek istiyordum' dedi.
Ben o zaman sordum 'Var mı sizde bir Adnan Oktar dosyası?', 'Hayır'
dedi. 'Var mı başka dosya' dedim. 'Hayır' dedi. Ben o dönem
Başbakanımız olan Sayın Erdoğan ile paylaştım. Bu hadiseden sonra
Diyanet'e itibarsızlaşma operasyonu başladı."