MEB'den Kovid-19'la mücadelede N95 maske makinesi atağı
Abone olMilli Eğitim Bakan Yardımcısı Mahmut Özer, AR-GE merkezlerinin N95 standardında maske makinesi üretimine odaklandığını belirterek, "Bu konuda da sona yaklaştık. İnşallah nisan ayında bu makineyi de üreteceğiz ve müjdeli haberi ülkemizle paylaşacağız" dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) corona virüs önlemleri
kapsamında uzaktan eğitime geçilmesinin ardından öğrencilere hem
internet ve televizyon üzerinden yoğun şekilde destek olmaya
başladı hem de salgınla mücadele için meslek liselerinin üretim
kapasitesini harekete geçirdi.
Bu kapsamda, temizlik ve dezenfektanlardan maskeye, tek kullanımlık önlük ve tulumdan yüz koruyucu siperliğe kadar çok çeşitli ürünün seri üretimine geçildi.
Bu üretim sürecini yürüten ve koordine eden Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Mahmut Özer, üretimde gelinen son noktayı değerlendirdi.
Vatandaşların maske ihtiyacını karşılamayı öncelediklerini belirten Özer, 50'ye yakın mesleki ve teknik Anadolu lisesinde üretim yapıldığını hatırlattı.
''Şu ana kadar 8 milyon maske ürettik''
Özer, "Her geçen gün yeni bir okulumuz daha üretim kervanına
katılıyor. Ayrıca halk eğitim merkezlerimiz ve olgunlaşma
enstitülerimiz de maske üretmeye başladılar. Şu ana kadar 8 milyon
maske ürettik ve her ilde valiliklerimizin koordinasyonu ile
ihtiyaç noktalarına ulaştırdık. Bu maskelerin 2,5 milyonu
İstanbul'da dağıtıldı. Üretimler yoğun bir şekilde devam ediyor"
dedi.
Cerrahi maske üretim kapasitesi 10 milyona
çıktı
Maske üretimi kapasitesinin artırılmasında otomasyonun önemini
vurgulayan Özer, "Bu amaçla İstanbul'daki AR-GE merkezimizi maske
makinesi üretimine yoğunlaştırdık. Arkadaşlarımız yoğun bir sürecin
ardından başarılı oldular ve İstanbul'da ilk 'Otomatik Üç Katlı
Telli Ultrasonik Cerrahi Maske Makinesi'ni ürettik. Aynı makineden
2 tane daha üretildi. Bursa ve Konya'da da makine üretilmek üzere.
Böylece İstanbul'da aylık üretim kapasitemiz 5 milyona ve toplamda
ise tüm ülkede 10 milyona çıktı" diye konuştu.
Özer, meslek liselerinin kimyasal teknoloji bölümlerinde temizlik malzemelerinin üretilmesinde kapasite artırımına gittiklerinin altını çizdi.
Önceliklerinin, 81 ildeki yaklaşık 54 bin okulun tüm temizlik ihtiyaçlarını karşılayabilecek üretim kapasitesine ulaşmak olduğunu aktaran Özer bu hedefe ulaştıklarını söyledi.
Özer, "Şu anda okullarımızın temizlik ihtiyaçlarını karşılamanın ötesinde illerimizdeki taleplere de kolaylıkla cevap verebiliyoruz. Şu ana kadar bu kapsamda 5 milyon litre hipoklorit dezenfektan, 120 bin litre el dezenfektanı ve 3 bin litre kolonya üretildi ve ihtiyaç noktalarına ulaştırıldı" ifadelerini kullandı.
AYDA 1 MİLYON YÜZ KORUYUCU SİPER ÜRETİLİYOR
Özellikle sağlık çalışanları ile yakın temasta çalışan kişilerin en önemli ihtiyaçlarından birisinin de yüz koruyucu siperlik olduğunu ifade eden Özer, şunları kaydetti:
"Öncelikle 150 Bilim ve Sanat Merkezimiz (BİLSEM) ve mesleki ve teknik Anadolu liselerimizde 3D yazıcılarla yüz koruyucu siper üretmeye başladık. Sonra meslek liselerimizde kalıp üreterek seri üretime geçtik. Şu ana kadar 750 bin yüz koruyucu siper üretildi ve dağıtıldı. Sağlık Bakanlığımızın koordinasyonu ile sağlık çalışanlarımıza yüz koruyucu siperleri ücretsiz ulaştırdık. Polis Haftası nedeniyle polislerimize de ücretsiz 250 bin yüz koruyucu siper ulaştırılmaya başlandı. Artık ayda 1 milyon yüz koruyucu siper üretim kapasitesine ulaştık."
Bu süreçte sağlık çalışanlarını, corona virüsten korumanın her şeyden önemli olduğunu vurgulayan Özer, sağlık çalışanlarının en önemli ihtiyaçlarından birisinin tek kullanımlık önlük olduğunu dile getirdi.
Bakanlığın bu konuda da hızlı adım attığına işaret eden Özer, "Farklı illerde çok sayıda okulumuzda üretim yapıyoruz. En son Mersin'de ciddi yatırım yaptık ve sadece Mersin'de ayda 500 bin tek kullanımlık önlük üretilebiliyor. Tek kullanımlık önlükler Sağlık Bakanlığının şartnamesine uygun üretiliyor. Artık ayda 1 milyon tek kullanımlık önlük üretim kapasitesine ulaştık" ifadelerini kullandı.
İstanbul ve Hatay'da solunum cihazı
üretildi
Özer, bir taraftan üretim kapasitesini artırmaya devam ederken
özellikle üç ana üründe AR-GE çalışmalarına odaklandıklarını
belirterek şunları söyledi: "Odaklandığımız üç ana ürün oldu,
cerrahi maske makinesi, solunum cihazı ve N95 standardında maske
üreten maske makinesi. İstanbul'da cerrahi/tıbbi maske makinesini
üretmeyi başardık. Solunum cihazını da Hatay ve İstanbul'da
ürettik. Solunum cihazı üretimiyle ilgili sertifikasyona
başvuruyoruz. Tüm süreci tamamladığımızda ihtiyaca göre seri
üretime geçebileceğiz. Buradaki amacımız bunları üretmenin ötesinde
üretim ile ilgili tüm ‘know-how’a sahip olabilmek. Bunu başardık.
Şimdi isteyen kamu kurum ve kuruluşları ve özel sektörle tüm bu
bilgilerimizi ücretsiz paylaşmak istiyoruz. Yani istediğimiz
rekabet değil, kazanılan deneyim ve bilgiyi ülkemizin üretim
kapasitesini artırabilmek için paylaşmak."
AR-GE merkezlerinde odaklandıkları üçüncü ürünün de N95 standardında maske makinesi olduğunu ifade eden Özer, "Bu konuda da sona yaklaştık. İnşallah bu ay içinde bu makineyi de üreteceğiz ve müjdeli haberi ülkemizle paylaşacağız. Böylece odaklandığımız tüm ürünleri üretebilir duruma gelmiş olacağız" diye konuştu.
''Meslek liseleri ilk şokun atlatılmasına katkı
yaptılar''
Corona virüs gibi pandemilerle mücadelede ilk şokun atlatılmasının
ve panik havasının oluşmamasında ihtiyaç duyulan ürünlerin hızlı
üretiminin önemine işaret eden Özer, sözlerini şöyle bitirdi: "Bu
süreçte meslek liselerimiz, tüm yöneticileri, öğretmenleri ve
öğrencileri ile devreye girdiler. Adım adım ihtiyaç duyulan ana
ürünlerin tamamını ürettiler ve valiliklerimizin koordinasyonuyla
ihtiyaç duyulan noktalara ulaştırdılar. Dolayısıyla hem ilk şokun
atlatılmasına mütevazı katkı yaptılar hem de kara gün dostu
olduklarını gösterdiler. Biz de bakanlık olarak bu süreçte güçlenen
mesleki eğitimin iş piyasasının insan kaynağı talebini kolayca
karşılar ve ekonomiye ciddi katkı sağlarken sıkıntılı günlerde
ülkesinin, toplumunun yanında ilk harekete edebilen ve sahaya
inebilen dinamik bir yapıya kavuştuğunu göstermiş olduk.
Elde edilen başarı, birlikte ve koordineli hareket etmenin bir sonucudur. Bu başarının elde edilmesinde Bakanlığımızın tüm birimlerine ve özellikle Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğümüze, 81 il müdürümüze ve yöneticilerimize, sürece katkı veren tüm okul ve birimlerimizin yöneticilerine, tüm öğretmenlerimiz ve öğrencilerimize şükranlarımı sunuyorum."