M.Ali Yılmaz imalı konuştu
Abone olTrabonspor Kulübü eski Başkanı Mehmet Ali Yılmaz şike iddialarıyla ilgili olarak, "Bana kimse şike teklifinde bulunamaz ama çok duyumlar aldım" dedi.
Trabzonspor Kulübü Onursal Başkanı Mehmet Ali Yılmaz, sporun
dürüstlük içerisinde ve meşru zeminde oynanması gerektiğini
belirterek, "Tarzım olarak bana kimse şike teklifinde bulunamaz.
Ben de yapmam ama teşvik primi ile ilgili çok şey duydum" dedi.
Teşvik primi iddialarıyla ilgili İHA muhabirine değerlendirmede
bulunan Trabzonspor Kulübü Onursal Başkanı Mehmet Ali Yılmaz,
sporun dürüstlük içerisinde ve meşru zeminde oynanması gerektiğini
kaydetti. Kendisine kimsenin şike teklifinde bulunamayacağını,
kendisinin de yapmayacağını, ancak teşvik primi ile ilgili çok şey
duyduğunu ifade eden Yılmaz, "Doğruluğu hakkında birşey söylemem
imkansız, olaylar ilgili bilgim sadece duyumlardan ibaret. Son
yaşanan olaylar çok ilginç. Takımın başındaki bir hocanın teşvik
primi alıp dağıtacağı çok komik geliyor. Böyle bir para alımı söz
konusu olsa bile, anlatılanlar kadar rahat dağıtılacağını
düşünmüyorum. Cafer böyle bir parayı alıp hesabına yatırdığını
açıklıyor. Cafer, olaydan 4 yıl sonra açıklama yapıyor. Madem
açıklama yapacaktı, neden bu kadar bekledi? Cafer'in yaptığı
hareket etik açıdan doğru değil. İncelemelerin başlatıldığı ve
hukuki sürecin devam ettiği belirtiliyor. Olayın doğru olup
olmadığını incelemelerden sonra anlayabiliriz. Olayda adı geçen
kişiler suçlu ise cezalarının verilmesi, suçsuz ise aklanması
gerekir. Olay doğruysa ilk olarak geç açıklama yaptığı için
Cafer'e, daha sonra da diğer kişilere ceza verilmelidir. Yapılacak
incelemeler sonucunda oluşacak kanaatin sonucu uygulanmalı.
Kaçılmaması gerekiyor. Yoksa gerisi gelir. Cafer fubol hayatını
bitiriyor ama Ersun Yanal daha yolun başında. Sözü edilen maçlarda
teşvik priminin dağıtıldığını düşünmüyorum. Ankaragücü'nün bu gücü
varsa, ligdeki durumunu neden değiştirmedi. Galatasaray'ı
İstanbul'da yenmek o kadar da kolay değil. Bu maçın kazanılmasında
maça olan motivasyonun artması ve futbolcuların maça haysiyet maçı
olarak görmesinden kaynaklandığını düşünüyorum" diye konuştu. Türk
futbolunda teşvik priminin yanı sıra dopingin de büyük bir
tehlikeye yol açabileceğini belirten Yılmaz, "Dopingle rüşvet aynı
anlama geliyor. Türk futbolunda doping önemli bir tehlike.
Maçlardan önce herhangi bir test uygulanmıyor. Süper Lig'de doping
yapan oyuncular mevcut. Buna bir an önce çözüm bulunmalı. Doping
olayın üzerinde dikkatle durulması gerekiyor" dedi. Futbol
Federasyonu Yönetimi'ni de ağır bir dille eleştiren Mehmet Ali
Yılmaz, federasyonların güçlü olmaları, olayları sonuca bağlayana
kadar uğraşmaları gerektiğini belirterek, "Mehmet Ali Yılmaz'ı
federasyon başkanı yaparsak ona 'söz geçiremeyiz' diye düşündüler.
Sözlerini geçirebilecekleri, üstlerinde otorite kurabileceklerini
düşündükleri bir yönetimi iş başına getirdiler. Kendi üsluplarınca
devamlı Haluk Ulusoy yönetimini eleştirdiler. Bugün gelinen noktada
kimse çıkıp da doğru düzgün bir açıklama yapmıyor. Federasyonu
tanımıyoruz ne yazık ki. Birileri çıkıp konuşuyor. Federasyon
yönetiminin kendini tanıtması ve işlevlerini belirtmesi gerekiyor.
Seçim zamanında adı sıkça geçen Hasan Doğan yok ortada. Aktif
işlevi olmayan yönetim kurulu üyeleri olmaz. Futbol Federasyonu'nun
şeffaflığı ortaya koyabilmesi, çıkıp anlatması gerekir. Sadece
başkanını sorumluluğu altında bir federasyon olmaz. Ben görevin
başındayken birçok yenilik gerçekleştirdim. Bakanlık yaptığım
dönemde yasa çıkarttım. Yasa 2 defa değiştirildi. Emin olun ki yasa
eski haliyle kalsaydı, daha iyiydi. O zamanlarda hakemler için
çözüm bulmuştum. Hakemleri torbaya koydu diye ağır bir şekilde
eleştirildim. Hakemlere yapılan eleştirileri görüyorsunuz" diye
konuştu. Federasyon başkanlığı seçimlerinde Cemal Aydın'ın
kendisini desteklediğini kaydeden Yılmaz, "Eğer bunun için
Ankaragücü'nün üstüne gidiliyorsa ben Cemal Aydın'ın yanındayım.
Birlikte her şeyin üstesinden gelebiliriz. Dürüst bir spor adamını
asla yalnız bırakmam, devamlı yanında olacağım" ifadelerini
kullandı.