Mağdur subaylar Paşa'dan şikayetçi
Abone ol28 Şubat sürecinde Türk Silahlı Kuvvetleri'nden ihraç edilen subaylar suç duyurusunda bulundu.
Zaman gazetesinin haberine göre, 28 Şubat
soruşturmasını yürüten Ankara Özel Yetkili Cumhuriyet
Başsavcılığı'na dilekçe veren YAŞ mağduru 21 eski subay, dönemin
Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı, 2. Başkan Çevik Bir,
Genelkurmay Genel Sekreteri Erol Özkasnak, MGK Genel Sekreteri
İlhan Kılıç ve bir sonraki Genelkurmay Başkanı Hüseyin
Kıvrıkoğlu'nun da aralarında bulunduğu toplam 14 emekli generalden
şikâyetçi oldu.
Askerî belgeler ve gazete kupürleri ile desteklenen başvuruda, Batı
Çalışma Grubu isimli illegal örgütlenmenin yaptığı fişlemelerle
yüzlerce personelin sorgusuz sualsiz ihraç edildiğinin altı
çizildi.
Dilekçede, 'şerefli, başarılı ve onurlu'
subayların ordudan atılmasına dayanak oluşturanların da
tespit edilerek cezalandırılması talep edildi.
Askerî belgeler ve dönemin gazete kupürleri ile desteklenen
başvuruda, yüzlerce askerî personelin sorgusuz sualsiz ihraç
edildikleri belirtiliyor. Fişleme, izleme ve ideolojik baskı
altında tutma gibi faaliyetlerin de anlatıldığı dilekçede, 'Batı
Çalışma Grubu' gibi illegal örgütlenmelerden şikâyetçi olundu.
"EŞİNİZ KAPALI" GEREKÇESİ
Başvuruda, bazı somut mağduriyet örneklerine de yer verildi.
Bunlardan biri, Kars 7. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı'nda bölük
komutanı olan Topçu Yüzbaşı Nedim Karakaya'ya ait. 8 Mart 2000
tarihli ve Piyade Kurmay Albay Faruk Tosun imzalı 'Sosyal
Faaliyetlere Katılma' başlıklı yazıda, şöyle deniyor:
"Bugüne kadar, Garnizon içerisinde subay ve astsubaylar
arasında eşli olarak yapılan sosyal amaçlı toplantılara, eşinizin
kapalı ve TSK ilkeleri ile bağdaşmayan bir giyim tarzını
benimsemesi nedeni ile katılmadığınız tespit edilmiştir. Sadece bu
nedenle lojmanda oturmayıp dışarıda ev kiraladığınız
gözlenmektedir. 17 Mart 2000 günü saat 08.00'de Askeri
Garnizon'daki Kurban Bayramı bayramlaşma toplantısına TSK
mensuplarının benimsediği ilkelere ve çağdaş görünüme uygun olarak
eşinizle birlikte katılmanızı rica ederim."
Bu uyarıya rağmen törene katılmayan Karakaya'ya, 5 Mayıs 2000
tarihinde bu kez Tugay Komutanı Tuğgeneral Cihan Dumanlı imzasıyla
'İKAZ' başlıklı şu yazı gönderilmiş:
"Sizinle özel konuşmamda da belirttiğim gibi tutum ve
davranışlarınız, eşinizle birlikte sosyal ilişkileriniz TSK'nın
benimsediği laiklik anlayışına uymamaktadır. (...) Son defa
uyarıyorum." Bu iki yazıya rağmen 'kendine çekidüzen vermeyen'
Yüzbaşı Karakaya, TSK'dan ihraç edilmiş.
İHRAÇ NEDENİ 15 YIL SONRA AÇIKLANDI
Bir diğer örnek Üsteğmen Mükremin Topçu ile ilgili. 1997 yılında
ordudan atılan Topçu, yıllarca ihraç gerekçesini öğrenmek istese de
hiçbir cevap alamamış. Ta ki 29 Mart 2012 tarihine kadar. Bu
tarihte kendisine verilen cevapta, gerekçe şöyle açıklanmış:
"Devrim yanlısı İslamî bir örgüt mensubu olduğunuz, dinî
vecibelerinizi yerine getirmeyi görevinizden önde tuttuğunuz, cuma
namazına gitmek için sürekli izin talebinde bulunduğunuz tespit
edilmiştir."
Hayatı boyunca hiçbir soruşturma geçirmemiş olan ve hiçbir örgüte
mensubiyeti bulunmayan Topçu, 15 yıl sonra aldığı bu cevabın
şaşkınlığının yanı sıra, kendisini hiç savunamamış olmanın
üzüntüsünü duymuş. Topçu, 12 Eylül referandumunda YAŞ mağdurlarına
yargı yolunun açılmasıyla birlikte TSK'ya yaptığı müracaat sonucu,
hakkındaki isnatların asılsız olduğunu ortaya çıkarmış ve özlük
haklarına kavuşmuş.
İNTİHAR DA VAR
Mağdurların bir diğeri ise Topçu Binbaşı Muttalip Yıldırım.
Yıldırım ihraç kararının kendisine bildirilmesi sonrası, haksız
isnatlara dayanamayarak intihar etmiş.