Lütfen uyuşturucu demeyin Uğur Bey

Abone ol

Deniz Seki ilk kez canlı yayına çıktı! Heyecanlı ve üzgün olduğu gözlerden kaçmadı. 'Uyuşturucu' kelimesini de duymaya tahamülü yok!

GAZETECİLER.COM
Uyuşturucu kullandığı gerekçesiyle hapise giren Deniz Seki, 218 gün süren mahkumiyetin ardından tahliye olduktan sonra Sakarya'da bir çiftliğe kapandı. Ve bir süre kafasını dinleyen Seki, cezaevi günlerinin ardından da ilk kez canlı yayına çıktı.

Suskunluğunu bugün yaptığı bir basın toplantısıyla bozan ünlü şarkıcı, Star TV'nin ana haber bültenine konuk olarak yaşadığı süreci anlattı.

Küçük şeylerle mutlu olmayı cezaevinde öğrendiğini de anlatan Deniz Seki, cezaevinden çıktıktan sonra yaşadıklarını ancak şarkılarda dile getirebildiğini açıkladı.

Ayrıca, bir kitap yazmayı da çok istediğini dile getiren Deniz Seki, çok fazla not aldığını ve bunu yapmak için uzun süre çalışması gerektiğini belirtti.

Çok heyecanlı olduğu da gözlerden kaçmayan Seki, bu heyecanını uzun süre kameralardan uzak kalmasına bağladı.

LÜTFEN UYUŞTURUCU DEMEYİN UĞUR BEY

Uğur Dündar'ın 'uyuşturucu kullanırken bir gün özgürlüğünüzün elinizden gideceğini hiç düşünmediniz mi? soruna epey içerleyen Seki, 'lütfen bu cümleyi bir daha kullanmayın rica ediyorum, ben hatamın bedelini ödedim' dedi.

İşte Dündar ile Deniz Seki arasında geçen söyleşiden satırbaşları;

Uğur Dündar: 'Cezaevine Deniz olarak girdim okyanus olarak çıktım' derken neyi ifade ettiniz?

Deniz Seki: Çok derinliği olan bir yerden geliyorum. Çok çaresizliğin olduğu... Gerçekten bambaşka hayatların olduğu, hiç ummadığımız yaşantıların olduğu bir yerden geliyorum. Oraya ben Deniz olarak girdim maneviyatım çok boyut değiştirdi ve gerçekten okyanus olarak çıktım. Derinliğimiz desibeli farklılaştı.

ESKİ DENİZ'LE ŞİMDİKİ DENİZ ARASINDA NE FARK VAR?

Uğur Dündar: Eski Deniz'le bugünkü Deniz arasında nasıl farklar var?

Deniz Seki: Çok daha olgun... Çok görmüş geçirmiş, hayatından çok büyük dersler almış. Ama tenefüsü olmayan dersler. Ve bir sanatçı için özgürlüğün ne demek olduğunu gerçekten anlamış oldum. Zaten bunu da anlatacağım şarkılarımda.

Uğur Dündar: En büyük ders ne oldu?

Deniz Seki: Tabiki özgürlüğümün elimden alınması... (Masanın üzerinde duran mikrofonu eline alarak) Bu mikrofon bana ait ve ben 9 ay sonra buna ilk defa elimi sürebildim. provalara  yeni başladım. Bu gerçekten çok öenmli bir sanatçı olarak. Tabiki kalem ve kağıdım orada içimdeki duygularımı, dertlerimi, sözcüklerimi yansıtmamı sağladı ama şarkı söylemeyi çok özledim. Orada yazdığım bir şarkıyı ezberimden çıkmasın diye 10 gün çalışıyordum. Ama tabi o şarkıların kıymeti ve tadı çok daha başka olacak.

UYUŞTURUCU KULLANIRKEN ÖZGÜRLÜĞÜNÜZÜN KISITLANACAĞINI DÜŞÜNMEDİNİZ Mİ?

Uğur Dündar: Uyuşturucu kullanırken özgürlüğünüzün kısıtlanabileceğini hiç düşündünüz mü?

Deniz Seki: Ben bunun bedelini çok ağır ödediğimi düşünüyorum ve bununla ilgili de birşey söylemek gelmiyor içimden.

Uğur Dündar: 'Orası bir sırat köprüsü' dediniz basın toplantınızda bunu açar mısınız biraz?

Deniz Seki: Üstünüze toprak atılmadan yaşanılan bir yer. çaresizliğin diz boyu olduğu bir yer... Hiç bir şekilde kendinizi savunmak gibi bir durum söz konusu değil... Çünkü duruşmaya çıkana dek orada kapalı kalıyorsunuz. tabiki bunlar hukukun gerektirdiği şeyler, burada hukuka karşı gelmek benim haddimi aşar. Ama çok tuhaf bir yer... Orada edinilen dostluklar da çok tuhaf... Orada dostlarım var, orada arkadaşlarım var... Şuanda beni seyrediyorlardır. Çok özledim hepsini. Hepsine en kısa zamanda özgür günler diliyorum. 'Sırat köprüsü sanki ömür törpüsü' diye de bir şey yazdım.

CEZAEVİNDE DOĞUM GÜNÜNÜZ NASIL GEÇTİ?

Uğur Dündar: Doğum gününüz cezaevinde geçti, o günü bir anlatır mısınız?

Deniz Seki: Çok değişik bir doğumgünümdü... 40. yaş doğum günüm çok özel olsun diyordum... Gerçi bu 39. yaş günümdü. İmkansızlıklarladan o kadar büyük yetenekler ve yaratıcılıklar ortaya çıkıyor ki... Oradaki bütün arkadaşlarımın bana yapmış olduğu bir açık büfe doğum günü partisi vardı ki... Kulak temizleme çubuklarından bana doğum günü mumları yaptılar. Bisküvilerden pastalar yaptılar. Karavanadan gelen patateslerden patates salataları yaptılar Beni bir de küçücük odama koğuşa sakladılar. ben sürprizi görmeyeyim diye.. Gecenin sonunda ben de onlara küçük mini bir konser verdim. Çok ağlaştık... Hem çok acıklı, hem de çok derinliği olan bir doğum günüydü.

Uğur Dündar: Yemek pişirdiniz mi? Elle çamaşır yıkadınız mı?

Deniz Seki: Herşeyi yaptım... Gereken herşeyi yerine getirdim. Bunları yaparken yüksünmediğim için de gurur duyuyorum kendimle.

CEZAEVİNDEKİ ARKADAŞLARINIZLA GÖRÜŞECEK MİSİNİZ?

Uğur Dündar: Cezaevindeki arkadaşlarınızla yeniden görüşecek misiniz?

Deniz Seki: Tabiki görüşeceğim. Onlara elimden ne geliyorsa, hayata dair benden ne gibi talepleri olursa, ne gibi yardımım olabilirse her zaman yanlarında olacağım. Oradaki dostluklar bambaşka.

Uğur Dündar: En sıkıldığınız anlar hangi anlardı?

Deniz seki: Haftada bir ailenle görüşüyorsun. O günler çok zor geçiyordu. Gerçek dünya ile içerideki dünya birbirine çarpışıyor ve bir anda gerçekle yüzleşiyorsun sonra tekrar geri dönüyorsun odana... O çok sert ve acıydı.

ÖZGÜRLÜK HALIYA BASMAKMIŞ!

"Beni çok besleyen şeyler oldu" ifadesini kullanan Seki, içeride en çok hasretini çektiği şeyin özgürlük olduğunu belirterek "Halıya basmakmış özgürlük, annemin elini tutmakmış özgürlük, başını kaldırıp gözyüzüne bakmakmış özgürlük" diye konuştu.

Deniz Seki, röportaj sırasında 2 yeni şarkısını da seslendirdi.

Günün Önemli Haberleri