Livaneliye göre müzik sektörü bitti

Bağımsız milletvekili ve müzisyen Zülfü Livaneli, Türkiye'de göz göre göre müzik sektörünün bitttiğinden yakındı. Livaneli'ye göre sektöre yeni girecek olanların hiç ama hiç şansı kalmadı.

Yazı: Zülfü Livaneli
Kaynak: www.vatanim.com.tr  

Herkesin gözü önünde koskoca bir sektör çöküyor; hatta çöktü bile denebilir artık.

Türkiye'de korsanlık müzik üretimini bitirdi.

Firmalar bin bir zahmet ve büyük masraflarla aylarca uğraşarak bir albüm hazırlıyorlar.
Bunun bestecisi, söz yazan, aranjörü, müzisyeni, stüdyo kaydı, matbaası, fabrikası, reklamcısı, ilanı var.

İnsanların ölüp ölüp dirilerek bin bir yaratıcı sıkıntıyla, emekle, masrafla hazırladığı albüm daha çıktığı gün korsanlanıyor.

Hatta Tarkan örneğinde görüldüğü gibi piyasaya verilmeden önce, stüdyodan çalınıyor.

Plakçı dükkânları bütün albümleri MP3'lere doldurup satıyorlar.

Benim yeni albümle ilgili olarak yazan bir dinleyicimiz diyor ki: "Dükkâna gidip yeni albümünüzü sordum. Size MP3 verelim dediler. Oradan çıkıp bir internet cafe'ye girdim. Herkes yeni parçalarınızı durmadan bilgisayardan indirip kopyalıyordu."

Bu yazıyı kendimle ilgili olarak yazmıyorum.

Çünkü zaten ömrüm korsanlarla geçti. 35 yıldır her şeyimi yağmaladılar. Kapağına bana benzemeyen bir sürü acayip adamın resmini basıp "Livaneli kasetleri" diye piyasaya sürdüler.

Bu yüzden ben alıştım. Bu yaştan sonra bir beklentim yok.

Ama gençler ne yapacak?

Besteciler nasıl beste üretecekler, söz yazarları hangi şarkıya söz yazacak, yorumcular hangi albümleri çıkaracak?

Türkiye'de ne yazık ki müzik bitti.

Çaresiz kalan insanlar konserlere yüklendiler. Bu yüzden bir konser enflasyonu yaşanıyor.

Hangi şehre gitseniz, onlarca konser!

Konserlerin hepsine birden gitmeye kimin gücü ve enerjisi yeter?

Bu yüzden birkaç köklü isim dışında konserler de hüsranla sonuçlanıyor.

Gelecek yıl bu işleri yapmak da cesaret isteyecek.

Durum böyle.

Firmalar ardı ardına kapanıyor, müzik sektöründe çalışan binlerce kişi işsiz kalıyor, devlet vergi kaybediyor.

Ve bu duruma müdahale etmesi gereken Kültür Bakanlığı hiçbir şey yapmıyor.

Hatta Bakan çıkıp "Korsanla mücadele etmek istiyorsanız polislere prim verin!" diyor.

Bu mantığı anlamak mümkün değil.

Hırsızlığı önlemek için mahalleli, arasında para toplayıp polise ödeme mi yapmalı?

Esnaf polisi maaşa mı bağlamalı?

İçişleri Bakanlığı niçin bu işe müdahale etmiyor?

Kan ağlayan müzik çevrelerinin tek umudu basın.

Basın büyük bir kampanyayla konuya dikkat çekmeli, yoksa Türkiye, tarihinde ilk defa müzik yapılmayan bir ülke konumuna gelecek.