Kurtulmuş siyasileri sınıfta bıraktı
Abone olDemokratik açılımda ser eleştiri ve üslup Saadet Partisi Lideri Numan Kurtulmuş'un gündeminde..
Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, TBMM'deki
''Demokratik açılım'' görüşmelerine ilişkin, ''Türkiye Cumhuriyeti
Devletinin kuruluşundan bu yana karşı karşıya kaldığı en önemli
sorunda maalesef, üslup, siyaset tarzı ve muhteva bakımından
parlamentoda grubu bulunan partilerin tamamı sınıfta kalmıştır''
dedi.
Kurtulmuş, Büyük Anadolu Otel'de düzenlenen partisinin il
başkanları toplantısında yaptığı konuşmada, gündemdeki bazı
konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Demokratik açılım çalışmalarıyla ilgili yaptıkları uyarılarda ne
kadar haklı olduklarının dünkü görüşmelerde ortaya çıktığını
anlatan Kurtulmuş, ''herkesin Meclisteki oturumu sabırsızlıkla
beklediğini ancak görüşmelerin hakaret, böbürlenme, iyi niyet
taşımayan sözler ve mahalle kavgasını aratmayan görüntülerle
kapandığını'' ifade etti.
Görüşmelerde, ''AK Parti'nin açılım adına tek bir cümle ortaya
koymadığını, CHP, MHP ve DTP'nin çözüme yönelik tek bir söz
söylemediğini'' savunan Kurtulmuş, ''Bunu üzülerek ifade ediyorum,
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluşundan bu yana karşı karşıya
kaldığı en önemli sorunda maalesef, üslup, siyaset tarzı ve muhteva
bakımından parlamentoda grubu bulunan partilerin tamamı sınıfta
kalmıştır'' dedi.
Kurtulmuş, siyasi partilerin her konuda rant elde etmek için kavga
ettiğini, milletin bu kavgalardan bıktığını ifade ederek,
''Türkiye'yi ilgilendiren bu konuda her kim rant ararsa önce
kendine sonra millete kaybettirir'' diye konuştu.
''Demokratik açılım'' konusunda Saadet Partisi'nden başka hiç bir
siyasi partinin milletle paylaştığı projesi olmadığını öne süren
Kurtulmuş, başta iktidar partisi olmak üzere bütün partilerin
milletvekillerine ''Gönüllü Birliktelik'' projelerini okumalarını
önerdi.
''ISLAK İMZA'' TARTIŞMALARI
Kurtulmuş, ''İrticayla Mücadele Eylem Planı'' iddialarıyla ilgili
''ıslak imza'' tartışmalarına da değinerek, şunları söyledi:
''Türkiye'de 27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980, 28 Şubat
1997 VE 27 Nisan 2007 gerçek midir sahte midir? Bütün bunlar gerçek
olduğuna göre, Türkiye'de maalesef siyasete müdahaleler gerçek
olduğuna göre, siyasi irade sözden öte öyle bir eylem ortaya
koymalı ki bir daha hiç kimse kendisine halkın vermediği yetkileri
kullanarak Türkiye'de demokrasiye müdahale etmeyi aklının ucundan
bile geçirmesin.''
Kurtulmuş, TBMM'nin konuyu magazin boyutunda tartışmak yerine yasal
düzenlemeler yapması gerektiğini ifade ederek, TBMM'de araştırma
komisyonu kurulmasını önerdi.
Türkiye'de bütün sorunların kaynağının ''1982 Anayasası'' olduğunu
savunan Kurtulmuş, çözümün yeni ve çağdaş bir Anayasa yapmaktan
geçtiğini kaydetti.
Kurtulmuş, ''Adalet ve Kalkınma Partisi'nin millete namus borcu, en
önemli vaadi, demokratik, çağdaş bir Anayasa yapmak. Bunu yaparken
de 72 milyonun hassasiyetini göz önünde bulundurarak, katılımcı bir
süreçle gerçekleştirmek'' dedi.
''EŞ BAŞKANLIĞI SÖZÜ İFTİRA DEĞİLDİR''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dünkü görüşmelerde ''Büyük Orta
Doğu Projesi''ne ilişkin sözleriyle kendilerini kastettiğini
düşündüklerini belirten Kurtulmuş, şunları kaydetti:
''Sayın Başbakan'ın Büyük Orta Doğu Projesi'nin eş başkanı olup
olmadığını mı anlamadığımızı ya da istismar ettiğimizi söylüyor,
bilmiyorum. Ama kendisinin 2003 yılında yaptığı iki konuşma var.
'Evet Orta Doğu yeniden yapılanmaktadır. Orta Doğunun yeniden
yapılanmasında Büyük Orta Doğu Projesi büyük bir işlev görecektir.
Bizim de Türkiye olarak yeni bir görevimiz vardır. Biz de Büyük
Orta Doğu Projesinin eş başkanlığını yapıyoruz' diyor. Bu konuşma
meclis grubunda yapılmıştır. Dolayısıyla eş başkanlığı sözü iftira
değildir. Eğer projenin mahiyetini anlamıyorlar diyorsa biz çok iyi
biliyoruz. Büyük Orta Doğu Projesi, daha sonra Genişletilmiş Büyük
Orta Doğu Projesi adını almıştır. Sayın Başbakan ve arkadaşları bu
projenin ne olduğunu bilmiyorlarsa bize gelmesinler, her hangi bir
SP İl teşkilatına gitsinler, arkadaşlarımız anlatır.
'Delilleri olmadan konuşuyorlar' diyor. Sayın Başbakan Irak'ta 1,5
milyon insan öldü. 1,5 milyon insan, 5 milyon yetim, 3 milyon dul
delil değilse siz neyi delil sayacaksınız? Adana İncirlik üssünden
kalkan uçaklar delil değilse sizin Amerikan yanlısı
politikalarınızın delili ne olacak bilemiyorum.''
Kurtulmuş, hükümetin ekonomi politikalarını da eleştirerek,
işsizlik, yoksulluğun dışa bağımlı politikalar nedeniyle giderek
arttığını söyledi.
Halk Bankasının bin 240 kişiyi işe alacağını duyurduğunu ve buraya
346 bin kişinin başvurduğunu anlatan Kurtulmuş, ekonominin kötüye
gidişini daha iyi anlatacak bir örnek olamayacağını dile
getirdi.
Kurtulmuş, Uygur Türklerinin durumuna da değinerek, dün 9 Türk'ün
daha idam edildiğini, Türkiye'nin ise uluslararası camiayı harekete
geçirecek bir girişimde bulunmadığını kaydetti.
Bu arada, toplantının açılışında Recai Kutan'ın vefat eden eşi
Mebrure Kutan için dua okundu.