Küçük kızı böyle öldürdüler!
Abone olHenüz 12 yaşındaydı... Mahallenin çocukları tecavüz etti! Ardından da bıçaklanarak öldürüldü ve gömüldü!
Erzurum'un Tortum İlçesi'nde 5 günden beri kayıp
olan 12 yaşındaki Nuray Akpınar’ın, bıçaklanarak öldürüldükten
sonra ormanlık alanda toprağa gömülmüş cesedi bulundu. Tecavüz de
edildiği anlaşılan kızın ailesi şok yaşarken, olayla ilgili olarak,
aynı mahalleden yaşları 14- 16 arasında değişen 4 çocuk gözaltına
alındı.
Kavga, yaralama, hırsızlık gibi olayların bile en az düzeyde olduğu Erzurum- Artvin karayolu üzerindeki Tortum İlçesi'nin Şenyurt Beldesi, 28 Ağustos günü öğle saatlerinde Nuray Akpınar’ın kaybolması ile çalkalandı. Cihanlı Mahallesi'nde oturan Nuray’ı bulmak için Sivil Savunma Arama ve Kurtarma Birliği, Jandarma ve köylülerden olaşan 100 kişilik ekip seferber oldu. Köpeklerden de yararlanılan ve 5 gün süren aramalarda ilköğretim okulu 6’ncı sınıf öğrencisi Nuray Akpınar’a ulaşılmaması, ‘Kızı ayı kaçırdı’ iddiayarının yayılmasına neden oldu.
Aramalara devam eden Jandarma, dün Şenyurt yaylasındaki ormanlık alanda ihbar üzerine arama yaptı. Saat 18.00 sıralarında Nuray’ın cesedi toprağa gömülü olarak bulundu. Şüpheli çocuklardan birinin velisinin ihbarı üzerine ortaya çıkan korkunç olayda, Nuray’ın tecavüze uğradığı da belirlendi. Birkaç yerinden bıçaklanarak öldürülen Nuray"ın cesedi otopsi için Trabzon Adli Tıp Kurumuna gönderildi.
MAHALLEDEN 4 ÇOCUK GÖZALTINDA
Gelen ihbarlar üzerine yoğunlaşan jandarma, olayla ilgileri
olduğu iddiasıyla aynı mahalleden 4 çocuğu gözaltına aldı.
Gözaltına alınanlardan S.K.'nın ifadesinde, A.D. ile birlikte
Nuray’ı yaylaya götürdüklerini itiraf ettiği belirtildi. Soruşturma
çok yönlü olarak sürdürülüyor.
Gözyaşı döken 3’ü kız 7 çocuk annesi 38 yaşındaki Tülay Akpınar, “Kimse ile düşmanlığımız yok. Dün kızımı hunharca öldürdüklerini öğrendik. Tanıdığımız çocuklar. Allah böyle acıyı kimseye göstermesin. Kızımı ayının kaçırdığı söyleniyordu. Keşke ayı kaçırmış olsaydı” dedi.
Cihanlı Mahallesi'nin 130 hane ve 657 nüfuslu olduğunu anlatan
Muhtar İsmet Öztürk de şöyle konuştu:
"Köy ile çevresini didik didik aradık. Ama hiçbir yerde
bulamadık. Sanki yer yarıldı yerin dibine girdi. Aklımıza Nuray’ı
ayıların kaçırmış olabileceği ihtimali geldi. Bu nedenle ormanlık
alana girip ayıların inlerine bakıyorduk. Sonunda acı gerçek ortaya
çıktı"
KOMŞUSUNU ÖLDÜRDÜ!.. AYRINTILAR DİĞER SAYFADA...
[PAGE]Muğla’nın Marmaris ilçesinde çıkan kavgada bıçaklanan bir kişi öldü.
Çıldır Mahallesi’nde berber dükkanı işleten Ferhat Bayhan (25) ile berber dükkanının bulunduğu apartmanda oturan inşaat işçisi Naif E. (34) arasında tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Naif E, üzerinde taşıdığı bıçağı Bayhan’a bir kaç kez sapladıktan sonra 112 Acil Servis ve polis ekiplerine haber verdi.
Yaralı, olay yerine gelen sağlık ekiplerinin müdahalesine rağmen hayatını kaybetti. Naif E. ise polis tarafından gözaltına alınarak Marmaris İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.
Zanlının ifadesinde, "Komşularımdan bazıları, Ferhat Bayhan’ın ben yokken evime gelip eşimi rahatsız ettiğini söylediler. Karşılaştığımız sırada bu konu açıldı ve tartışmaya başladık. Aramızda çıkan kavga sırasında öfkeme hakim olamadım" dediği öğrenildi.
İfade işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edilen zanlı, tutuklandı.
Öte yandan olaydan sonra fenalaşan ve dördüncü çocuğuna 6 aylık hamile olduğu öğrenilen Naif E’nin eşi S.E. de Marmaris Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.
ÜVEY BABA TECAVÜZÜ İNTİHARA KALKIŞTIRDI... AYRINTILAR DİĞER SAYFADA..
[PAGE]Bursa'da 4 yıldan beri 38 yaşındaki üvey babası A.D.’nin kızgın ütü ve bıçak tehdidiyle tecavüzüne uğradığını iddia eden 22 yaşındaki A.S. ilaç içerek intihara kalkıştı. Tecavüz iddiası üzerine polis tarafından gözaltına alınan A.D., çıkartıldığı nöbetçi mahkemece tutuklandı.
Merkez Yıldırım İlçesi Millet Mahallesi’nde oturan A.S. önceki gece odasında annesi tarafından baygın halde bulundu. Olay yerine çağrılan 112 Acil Servis ambulansıyla Yüksek İhtisas Hastanesi’ne kaldırılan genç kızın çok sayıda hap içerek intihara kalkıştığı belirlendi. Midesi yıkanan A.S.'ye serum tedavisi uygulandı.
Polis tarafından ifadesi alınan genç kız, 4 yıldır üvey babası A.D.'nin kızgın ütü ve bıçak tehtidiyle kendisine tecavüz ettiğini söyledi. Olay günü yine babasının tecavüzüne uğradığı öne sürülen genç kızın psikolojisinin bozulduğu ve intihara kalkıştığı kaydedildi.
Olayın ardından ortadan kalbolan üvey baba A.D., dün saat 23.00 sıralarında polis ekipleri tarafından yakalandı. Emniyetteki ifadesinde yaptıkları için pişman olduğunu söyleyen A.D., çıkartıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
DOMUZ ZANNETTİĞİ OĞLUNU TÜFEKLE VURDU... AYRINTILAR DİĞER SAYFADA...
[PAGE]Kocaeli'nin Karamürsel İlçesi'ne bağlı Osmaniye Köyü'nde, bahçesine domuz girdiğini düşünerek av tüfeğiyle ateş eden 66 yaşındaki Hüseyin G., oğlu 38 yaşındaki Ümit G.'yi bacağından yaraladı.
Karamürsel'in Osmaniye Köyü'nde çiftçilik yapan Hüseyin G., dün saat 23.00 sıralarında bahçesinde ağaçların arasından sesler duyunca, bunun domuz olduğunu düşünüp av tüfeğiyle ateş etti.
Ağaçların arasından oğlunun feryatları ile yıkılan Hüseyin G., bahçeye indiğinde Ümit G.'yi sol bacağından vurup yaraladığını fart etti. İhbar üzerine gelen sağlık ekibi, ilk müdahaleyi yaptıktan sonra Ümit G.'yi Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürdü. Tedavi altına alınan Ümit G.'nin sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.
Öğlunu yaralayan baba Hüseyin G. ise İlçe Jandarma ekiplerince gözaltına alındı.
AMELİYATTA ENSESİNDE İĞNE UCU UNUTTULAR!.. AYRINTILAR GELİYOR...
[PAGE]İzmir'de, geçirdiği ameliyat sırasında ensesinde 2 iğne ucu unutulan belediye işçisi Salih Aktaş, operasyonu gerçekleştiren 4 doktor aleyhine 103 bin TL'lik maddi ve manevi tazminat davası açtı. Çektiği acıların bir nebze olsun hafiflemesi için hukuki mücadele başlattığını belirten Aktaş, bilirkişinin mahkemeye gönderdiği raporla şoke oldu. Raporda, teşhis ve tedavide kusur olmadığı, iğne ucunun deri altında kırılıp kalmasının bir sorun yaratmayacağı, vücutla tam uyumlu olduğu için herhangi bir reaksiyon göstermeyeceği bildirildi.
Gaziemir Belediyesi'nde çalışan evli 1 çocuk babası 33 yaşındaki Salih Aktaş, 2007 yılında, şiddetli baş ağrısı çekmeye başladı. Ağrılarının bir türlü dinmemesi üzerine İzmir Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne giden Aktaş'ın yapılan muayenesinde, omurilik bölgesindeki damarlardan birinin tıkalı olduğu saptanınca hemen ameliyata alındı. Başarılı geçen müdahalenin ardından taburcu olan Salih Aktaş, bir hafta sonra duş alırken dikişlerinin açıldığını farketti. Hastaneye giden Aktaş'ın ensesindeki iltihap temizlenerek tekrar dikiş atıldı. Buna rağmen acıları dinmeyen Aktaş, özel bir sağlık merkezine gidip beyin tomografisi çektirmek istedi. Çekilen beyin tomografisinde, Aktaş'ın ensesine yakın yerde metal uçlu cisimler saptandı. Durumdan şüphelenen Aktaş'ın gittiği Alsancak Devlet Hastanesi'nde çektirdiği röntgen filmlerinde, ensesinde iki iğne ucunun unutulduğu anlaşıldı.
Bunun üzerine Aktaş, ameliyatını gerçekleştiren 4 doktorun cezalandırılması için bölge idare mahkemesine başvurdu. Ancak mahkeme, Salih Aktaş'ın ameliyatını gerçekleştiren doktorlar F.D.Ö., K.U., T.G. ve Ü.K. hakkında açmak istediği ceza davasına yer olmadığına karar verdi.
BİLİRKİŞİ RAPORU: İĞNE UCU KIRILMASI HATA DEĞİL
Hukuki mücadelesini bırakamayan Aktaş, bu kez, 4 doktor aleyhine 3 bin TL'si maddi, 100 bin TL'si manevi olmak üzere toplam 103 bin TL'lik tazminat davası açtı. Salih Aktaş dilekçesinde acılarının her geçen gün arttığını, ruh halininin bozulduğunu, işgücü ve maddi kayıp yaşayıp mağdur olduğunu dile getirdi. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava görülmeye başlanırken, geçtiğimiz günlerde mahkemeye ulaşan bilirkişi raporu Aktaş'ı şoke etti. Raporda şöyle denildi:
“Teşhis ve tedavi yöntemlerinde herhangi bir kusur, ihmal yoktur. Ameliyat esnasında iğne ucunun cilt altında nedbe dokusu içinde kırılması herhangi bir sorun yaratmaz. Cerrahi amaç için kullanılan iğneler, vücut ile tam uyumlu malzemelerden üretilmiş olduklarından herhangi bir reaksiyon yaşatmaları beklenemez. İğnelerin kalitesinin tartışma konusu yapılmasının gereği ve anlamı yoktur. İğne ucunun kırılması hata değildir.”
Raporda, ruh halinin bozulmasına yönelik herhangi bir saptamada bulunulmazken, davanın zenginleşme amacıyla açıldığı kaydedildi. Davanın yeni duruşmasının ekim ayında görülmesine karar verildi.
‘NEREDEYSE SUÇLU ÇIKACAĞIM’
Yaşadıklarıyla şaşkına dönen, iğne uçları hala ensesinde duran Salih Aktaş ise raporla ilgili tepkisini şöyle dile getirdi:
“Ensemde iki iğne ucu unutuluyor. Neredeyse ben suçlu çıkarılacağım. Benim ruh halim bozuldu. Maddi olarak çöktüm. Borçlarım dağ gibi oldu. Bir türlü eski sağlığıma kavuşamadım. Ancak iyi ki işim var. Belediye desteğini benden esirgese iyice perişan olacağım. Bilirkişi raporu tamamen taraflı. Benim gibi gariban insanlardan ne isteniyor. Ben sadece adaletin tecelli etmesini istiyorum.”
İŞ YERİNİN ÖNÜNDE KENDİNİ ASTI!.. AYRINTILAR DİĞER SAYFADA...
[PAGE]Adana'da borçları yüzünden bunalıma giren bahçıvan
45 yaşındaki İsa Üğüten, istediği borç paranın verilmemesi üzerine
çalıştığı işyerinin giriş kapısına kendisini asarak yaşamına son
verdi.
Yavuzlar Mahallesi’ndeki Atlı Spor Kulübü Tesisleri’nde’nde 15
yıldır bahçıvan olarak çalışan İsa Üğüten, son dönemde maddi olarak
zor günler geçirmeye başladı. Ücretinin bir bölümüne haciz gelen
İsa Üğüten, çalıştığı işyerinden borç para istedi. İddiaya göre
Atlı Spor Kulübü yönetimi bunun mümkün olmadığını söyledi. Bunun
üzerine dün gece saatlerinde kendisini iple spor kulübünün
tabelasının önüne asan Üğüten, yaşamına son verdi. Bu sabah kulübün
bekçisi tarafından asılı halde bulunan İsa Üğüten'in cesedi, polis
tarafından bulunduğu yerden indirildi. Üğüten'in cebinden, bazı
kulüp yöneticilerini suçlayan not bulundu.
Adli Tıp Kurumu'na götürülen Üğüten'in cesedi, yapılan otopsinin
ardından yakınları tarafından teslim alınarak Sofulu Mezarlığı'nda
toprağa verildi.
ÖLDÜRÜP, ÜZERİNE ÇAM FİDANI DİKTİLER!.. AYRINTILAR DİĞER SAYFADA...
[PAGE]Bursa'nın İnegöl İlçesi'nde, 24 yaşındaki Seyhan Zafer'i
av tüfeğiyle öldürdükten sonra cesedini mezara gömüp, üzerine çam
fidanı diktikleri iddia edilen tutuklu sanıklar 23 yaşındaki Samet
Güneş ve 22 yaşındaki Rıdvan Yaşıtsoy hakkında ömür boyu hapis
cezası istendi.
İnegöl'e bağlı Yenice Beldesi'nde geçen Ocak ayında meydana gelen
olayda, ailesinin kayıp başvurusunda bulunduğu Seyhan Zafer'in
cesedi, jandarmaya gelen bir ihbar üzerine 36 gün sonra Yenice
Belediye Mezarlığı'nda, 2001 yılında ölen Müşteba Demir adlı
kişinin mezarına gömülmüş olarak bulunmuştu. Üzerine 4 çam fidanı
dikilen mezardan cesedi çıkartılan Seyhan Zafer'in, av tüfeği ile
göğsünden ve kasığından vurularak öldürüldüğü belirlenmişti. Olayın
ardından jandarma tarafından yapılan soruşturmada Seyhan Zafer’in
birlikte alkol aldığı arkadaşları tarafından küfür yüzünden
öldürüldüğü saptandı. Jandarma daha sonra görgü tanıkları ve
telefon görüşmelerinden Samet Güneş, Rıdvan Yaşıtsoy ile Erhan
Kaçar, Ali Çetin, Erdal Güneş, Bahtiyar Kayıhan, Bilal Aydın ve
Bekir Şahin’i gözaltına aldı.
Mahkemeye çıkartılan şüphelilerden Güneş ve Yaşıtsoy tutuklanırken,
6 kişi ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Haklarında Bursa 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde ‘kasten adam
öldürmek’ suçundan ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açılan
tutuklu sanık Rıdvan Yaşıtsoy, Samet Güneş ile tutuksuz 6 kişinin
yargılamalarına dün devam edildi. Duruşmaya, öldürülen Seyhan
Zafer'in babası Hikmet ve annesi Dürdane Seyhan da katıldı. Mahkeme
heyeti, karar vermek için yargılamayı önümüzdeki günlere ertelerken
tutuklu sanıkların tahliye istemini kabul etmedi.
Mahkeme sonrası tüm sanıkların cezalandırılmasını isteyen öldürülen
gencin annesi ve babası, duruşmayı izleyen yakınlarının yakalarına
ise öldürülen oğlunun fotoğraflarını taktı.
MAYO DÜKKANINDA TECAVÜZ!.. AYRINTILAR DİĞER SAYFADA...
[PAGE]Tekirdağ'ın Marmara Ereğlisi İlçesi’nde 16 yaşındaki
S.V.’nin banyoda bileklerini keserek intihar girişimi, bir tecavüzü
ortaya çıkarttı. S.V. hastanede yapılan tedavisinin ardından
taburcu edilirken, tecavüz şüphelisi 23 yaşındaki M.E. tutuklanarak
cezaevine kondu.
Yaz tatillerini geçirmek için Fransa’dan ailesi ile
birlikte Tekirdağ’ın Marmara Ereğlisi ilçesi’ne bağlı Yeniçiftlik
Beldesi’ndeki yazlıklarına gelen S.V., bir mayo dükkanında çalışan
M.E. ile tanıştı. Anne ve babası günübirlik İstanbul’daki evlerine
gitmesi üzerine S.V. ile M.E. geçen hafta bir çay bahçesinde
buluştu.
İkili daha sonra M.E.,’nin babasına ait mayo dükkanına gitti. Ancak
M.E. babasının işyerinde S.V.’ye tecavüz etti. Tecavüz sonrası
bekaretini kaybeden S.V. evine gitti ve banyoya girerek jiletle
bileklerini keserek intihar girişiminde bulundu. İstanbul’dan eve
gelen ailesi, banyoda kanlar içinde bulduğu kızlarını hastaneye
kaldırdı. S.V. burada uğradığı tecavüz sonrası intihar etmek
istediğini söyledi. Bunun üzerine polis ekipleri şüpheli M.E.’yi
gözaltına aldı.
Psikolog eşliğinde ifadesi alınan S.V. başından geçenleri anlattı.
Mağdur S.V. ifadesinde, M.E.’nin kendisini tehdit ederek mayo
dükkanına götürdüğünü belirterek, “Burada sigaraya benzer bir şey
yaktı. Ama sigara değildi, esrardı sanırım. İçmeye başladı. Bana da
içmemi söyledi. Ancak ben kabul etmememe rağmen zorla içirdi. Daha
sonra soyunma kabini içine girdi beni de kolumdan çekerek içeri
soktu. Kabinin içinde yatağa benzer şey vardı ve beni onun üzerine
yatırarak, dövmekle tehdit etti. Ardından da bana zorla tecavüz
etti. Çok korktuğum için sesimi de çıkartamadım. Daha sonra M.E.
üzerini giydi bana da ‘sen de üzerini giy ve yarın saat 10.00’da
burada ol’ dedi. Ben hemen üzerimi giyip dükkandan çıktım ve eve
gittim. Evde banyoya girerek, jiletle iki bileğimi de keserek
intihar etmeye kalktım. Bunu M.E.’den kurtulmak için yaptım.
M.E.’den şikayetçiyim” dedi.
Polisteki ifadesinin ardından mahkemeye sevk edilen ve suçlamaları
kabul etmeyen M.E., ‘küçük çocuğun cinsel istismarı ve tecavüz’
suçundan tutuklanarak Silivri L Tipi Cezaevi’ne gönderildi. Olaydan
sonra ise S.V. ailesi ile birlikte Fransa’ya döndü.