Kruşçev Staline kafayı takmış
Abone olRusya Federal Arşivi'nde ''50 yıl gizlidir'' mührü bulunan rapor açıldı, kirli çamaşırlar ortaya döküldü.
Eski SSCB liderlerinden Nikita Sergeyeviç Kruşçev'in Komünist
Parti'nin 2. kurultayında Stalin dönemini ''facia'' olarak
nitelendirmesi, dönemin SSCB'sini ''Stalinciler'' ve
''Kruşçevciler'' şeklinde ikiye böldüğü belirtildi.
Kruşçev'in, Rusya Komünist Partisi'nin 20'nci kurultayında sunduğu
Stalin'i kınayan raporu ve kurultayda yaptığı konuşma, 50 yıl sonra
kamuoyuna açıklanınca, 1956 yılındaki tartışmalar ülkede yeniden
alevlendi.
Rusya Federal Arşivi'nde ''50 yıl gizlidir'' mührü bulunan bu
rapor, Rusya Devlet Tarih Müzesi'nde açılan bir sergide yer
alırken, Rus basını da tartışmalara geniş yer verdi.
Nezavisimaya gazetesinde çıkan ''Stalin ve Stalinizm, Geçmeyen
Geçmiş'' başlıklı haberde, 20. kurultay hakkında geniş bilgi
verildi. Komünist Partisi'nin 20. kurultayına hazırlık yapanlar
arasında bulunan Rus siyasetçi ve yayımcı Feodor Mihalioviç
Burlatskiy, kurultayın kapalı kapılar ardındaki toplantısından önce
tüm yöneticilerin yardımcılarına, daktilograflara ve stenograflara
salonu terk etmeleri talimatı verildiğini söyledi.
Burlatskiy, ''kurultay öncesinde olağanüstü bir şeyler olacağını
herkesin bildiğini, ancak kendilerine ne olduğu konusunda açıklama
yapılmadığını'' belirterek şunları kaydetti:
''Ben o zaman çalıştığım 'Komünist' gazetesinin binasına gelerek
genel yayın yönetmenimiz Sergey Mezintsev'i bekledim. Sergey
Mezintsev, kurultayın kapalı toplantısına katılanlar arasındaydı.
Mezintsev geldiğinde kendisinin bembeyaz olduğunu gördüm ve ne
olduğunu sordum. Mezintsev susuyordu. Sanki dişleriyle dudaklarını
tutuyordu. Kendisine su verdim ve bir süre sonra bana orada
(kurultayda) olanların konuşulmaması gerektiğini bildirdi. Birkaç
gün sonra raporun tam metnine ulaştık. Birkaç hafta sonra ise
raporun tam metninin gizlice ABD'ye gönderildiğini, oradan da tüm
dünyaya yayıldığını gördük.''
''Kurultaydan sonra Komünist Partisi ve tüm Sovyetler Birliği'nin,
Stalinciler ve Kruşçevciler olmak üzere kelimenin tam anlamıyla
ikiye bölündüğünü'' söyleyen Burlatskiy, ''Daha sonra meydana gelen
tüm olaylar, Kruşçev'in istifa etmesi, Brejnev'in 20 yıllık
yönetimi, Gorbaçov'un 'Perestroyka'sı, Yeltsin'in devrimi, ekonomik
yükseliş ve düşüşler... Tüm bunların kökleri 20. kurultaya
dayanıyor'' dedi.
''BU MUDAKAŞVİLİ'DEN HESAP SORACAĞIZ''
Nezavisimaya'nın konuyla ilgili yorumunda da, ''Rusya'da bir ruh
dolaşmaktadır. Bu Stalinizm ruhudur. Eğer Stalin çoktan geçmiş bir
geçmiş ise, gelişmekte olan Stalinizm de bizim bugünümüzdür, hatta
belki de geleceğimizdir'' ifadesi kullanıldı.
Amerikalı araştırmacı Bill Taubman da, Kruşçev hakkında yayımladığı
kitapta, Ukrayna Komünist Partisi liderlerinden biriyle 1940'larda
yaptığı görüşmeye yer veriyor. Kitapta, Ukraynalı parti
liderinin Kruşçev ile konuşma sırasında Stalin'i eleştirdiği
bildirilirken, Kruşçev'in bu eleştiriye, ''Biraz bekleyiniz, bu
'mudakaşvili'den hesap soracağız'' diye cevap verdiği belirtiliyor.
''Mudak'' Rusçada ''geri zekalı'' anlamına geliyor. Kruşçev,
''mudak'' kelimesine Gürcülerin soyadının bitiş ekini ekleyerek,
Stalin'i ''mudakaşvili'' diye adlandırmış.
Nezavisimaya, bu bilgiye dayanarak, Kruşçev'in Stalin'den
rahatsızlığının 1940'lı yıllara dayandığı belirterek, ''Nefrete
dönüşen bu rahatsızlık, 1956 yılında kurultay sırasında dile
getirildi'' yorumunda bulundu.
''KRUŞÇEV, STALİN'İN GÖLGESİYLE KAVGA ETTİ''
Rossiyskaya gazetesinde çıkan haberde ise ''Kruşçev, Stalin'in
gölgesiyle kavga etti'' yorumu yapıldı. Kurultaydan 4 yıl sonra,
1960 yılında düzenlenen bir toplantıda Kruşçev'in kendisine sürekli
''neden böyle bir rapor yazıldığına'' dair sorular yöneltildiğini
söylediği belirtilen haberde, Kruşçev'in şu karışlığı verdiği
kaydedildi:
'' Bana sürekli 20'nci kurultay sırasında böyle bir rapor
yayımlamamın nedenini soruyorlar. Bu insana (Stalin'e) yıllar
boyunca inanmışız. Onu 'tek adam' gibi değerlendirmişiz. Bundan
sonra böyle bir rapor çıkarmak riskli değil miydi? Eğer bu ülke
vatandaşları beni partide birinci kişi olarak seçmişse, ben tüm
riskleri göz önüne alarak geçmiş hakkında gerçekleri söylemeliydim.
Lenin bize böyle öğretti. Eğer bir parti gerçeği söylemeyi
öğrenirse hiçbir zaman yıkılmaz. Ben bu dersi kardeş halkların
partilerinin de almasını istedim.''
Haberde Kruşçev'in, Stalin'in ''tek adamlığına'' son vermesinin
yanı sıra Sovyet halkı için birçok alanda reformların da öncülüğünü
yaptığını belirterek, şu görüşlere yer verildi:
''O, çiftçilere kimlik kazandırarak onları köylere bağımlı olmaktan
kurtardı. Onların vergilerini azalttı. 12 yıl boyunca evsizlere ev
temin etti. Sovyet vatandaşlarının yurtdışına çıkmalarının önündeki
engeli kaldırdı. Batı ülkelerinin tecrübelerinden faydalanma
yasağını kaldırdı. Kruşçev, Sovyetler'den Batı'ya, Avrupa'ya
ve ABD'ye yol açtı. Onların tecrübelerini öğrenme çağrısında
bulundu. Sovyetler'in bilim alanında birçok başarıları da
Kruşçev dönemine rastlıyor. Yuri Gagarin'in ilk insanoğlu olarak
uzaya gönderilmesi de yine Kruşçev'in yönetimi sırasında
gerçekleşti. Ancak buna rağmen, Nikita Kruşçev, eski Sovyet
liderleri arasında gönüllü olarak istifa eden tek lider oldu.
Kremlin duvarlarında Sovyet liderlerininkiler arasında sadece
Kruşçev'in mezarı yok.''
Rus basını, Kruşçev'in küllerinin Kremlin duvarlarına
konulmamasının, Komünist Parti içinde rakibi olan Brejnev'den
kaynaklandığını belirtti.