Kriz Türkiyeye yaradı
Abone olAvusturya'nın Die Presse gazetesi, karikatür krizinin Türkiye için bulunmaz bir fırsat olduğunu öne sürdü.
"Avrupalılar'ın Yeni Gözdesi" başlığıyla verilen haberde,
"Tartışmalı aday ülke, Muhammed karikatürlerinin yol açtığı krizde,
Batı ile İslam dünyası arasında aktif bir arabulucu rolü üstlendi"
ifadesi yer aldı.
Avusturya'da yayınlanan 128 bin tirajlı liberal sağ eğilimli Die
Presse gazetesinde, "Avrupalılar'ın Yeni Gözdesi" başlığıyla
verilen haberde, karikatür krizinin, Türkiye için bulunmaz bir
fırsat olduğunu iddia edilerek, "Ankara'daki hükümet, karikatür
krizindeki arabuluculuk rolünden yarar sağlıyor" denildi. Haberde,
"Daha birkaç ay önce şüpheler baskın çıkıyordu ama şimdi birçok AB
hükümeti Türkiye'ye umutla bakıyor. Tartışmalı aday ülke, Muhammed
karikatürlerinin yol açtığı krizde Batı ile İslam dünyası arasında
aktif bir arabulucu rolü üstlendi. Birkaç haftaya kadar somut giriş
müzakerelerine başlayacak olan Türkiye için bu, bir profil
belirlemek yolunda beklenmedik ve sevindirici bir fırsat" ifadeleri
kullanıldı.
Türkiye'ye eleştirel gözle bakan Avusturya'nın bile şimdi yoğun bir
şekilde Ankara ile temas arayışına girdiğini öne süren gazete,
haberde şu ifadeleri kullandı:
"AB Dönem Başkanı Avusturya'nın Dışişleri Bakanı Ursula Plassnik,
Türk meslektaşı Abdullah Gül'den resmen, Batı ile İslam toplumları
arasında 'yapıcı bir diyalog' kurulabilmesi için somut önerilerde
bulunmasını rica etti. Gül bu nedenle, AB Troykası ile bir araya
gelmek üzere 8 Mart'ta Viyana'ya gelecek. Dışişleri Bakanı, 10-11
Mart tarihlerinde Salzburg'ta yapılacak olan AB Dışişleri Bakanları
toplantısına da katılacak. Muhafazakar AK Parti'den olan
politikacı, 'Medeniyetler Paktı'nın nasıl gerçekleştirileceğine
dair önerilerde bulunacak. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile
İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero sonbaharda, İslam
toplumları ile Batılı toplumlar arasındaki anlayışın
güçlendirilmesi için bu projeyi önermişlerdi."
Karikatürlerin yol açtığı protestolar başlar başlamaz Başbakan
Erdoğan'ın, Türkiye'nin "medeniyetler paktının avukatı" olduğunu
söyleyerek, ülkesinin arabuluculuk rolünün altını çizdiği
belirtilen haberde, "Erdoğan, Zapatero ile birlikte yazdığı,
sonradan Herald Tribune'de yayınlanan bir mektupta da bunu açıkça
belirtmişti. Başbakan mektupta, 2 tarafı da 'soğukkanlılığa ve
sorumluluğa' davet etti. Ankara, Türkiye'deki gösterilerde de
taşkınlık yapılmasını önleme konusunda yoğun çaba harcadı.
Gerçekten de şimdiye kadar Danimarka'da yayınlanan karikatürler
konusundaki tüm gösteriler barışçı bir ortamda gerçekleşti.
Türkiye'nin angajmanı, AB'de etkisini gösterdi. Almanya'da
Türkiye'ye kuşkulu bakan CDU bile Ankara'daki hükümetin 'soğukkanlı
tutumuna' ilişkin övücü bir ifade kullandı. Birlik partilerinin
federal grup sözcüsü Eckart von Klaeden geçenlerde, 'Artık
Türkiye'nin AB'ye katılmasının hem iç, hem de dış politika
açısından Almanya'nın çıkarına olduğu besbelli' dedi" ifadeleri yer
aldı.
Danimarkalılar'ın da Türkiye'nin bu tutumundan memnun olduğunu
ifade eden Die Presse gazetesinin haberinde, "Başbakan Anders Fogh
Rasmussen, Türkiye'nin arabulucu olması ve Gül'ün AB Dışişleri
Bakanları toplantısına katılmak üzere Salzburg'a davet edilmesi
fikrini 'son derece olumlu' karşıladığını ifade etti. Hala sürmekte
olan karikatür krizi göz önünde bulundurulacak olursa, Gül'ün AB'li
politikacıların ve Avrupa kamuoyunun olumlu dikkatini üzerine
çekeceğinden yola çıkabiliriz. Türkiye'nin de zaten şimdi buna
ihtiyacı var, çünkü AB ile somut müzakereler şu sıralarda
başlayabilir" denildi.