Kriz tacirlerine inat

 Dünyadaki küserel dalgalanma sonrası Türkiye güvenli bir liman mı? Yoksa bizi de krizler mi bekliyor? Toyotasa Genel Müdürü İbrahim Orhon, Türkiye'nin geleceğine dair umutlu konuştu. Zaman'dan Günseli Özen Ocakoğlu'na Toyota'nın hedeflerini ve sektördeki beklentilerini anlattı.

GELECEK ÇOK PARLAK

"Türkiye'nin geleceği çok parlak. Ülkemizde hâlâ otomobil sayısı az. Araç varlığımız Amerika'da orta büyüklükteki bir şehrin otomobil sayısına eşit. Park yerleri, yolları gelişmiş bir ülke değiliz. Otomotiv sektörünün gelişebilmesi için altyapının geliştirilmesi şart. Banka kredileri var; ama yine de yeterli değil. 1994 ve 2000 krizlerini hatırlayalım. Bu krizlerin esas nedeni, devletin bir şekilde serbest pazar ekonomisine müdahale etmesi ve faizleri indirmek istemesiydi. Yumuşak geçişler şart. Krizlerin etkileri yıllar sürüyor. Hâlâ Türk Lirası'nın değerli hale gelmesini kabul edemiyoruz. Bu hissiyat, ürkekliğe neden oluyor. İnsanlar rahatlıkla kredi aldığında biz de rahat edeceğiz.

KİŞİ BAŞINA 10 BİN DOLAR OLURSA

Son beş yıldır ekonomi çok düzeldi. Makro ekonomik göstergeler olumlu. Hükümetin kendine koyduğu hedefler gerçekleşir ve kişi başına gelir 10 bin dolar olursa otomotivde patlama yaşarız. Bu iyilikleri hazmetmek için belli bir süre istikrarlı, gerilimsiz bir havayı koklamamız lazım. Toyotasa'nın başarısı global arenada yüksek. Briçte olduğu gibi Türkiye olarak biz de zone'a girdik."

İKİNCİ ELDE EN ÇOK ARANAN MARKA

"Toyota'nın farkı, dünyanın en dayanıklı, sağlam ve güvenilir aracı olmasıdır. Bunun yanı sıra toplam kullanım süresince maliyetleri en az olan markadır. Ayrıca Toyota, ikinci elde en çok aranan markadır. Bunun dışında 'En iyi servis, hangi otomobil markasına aittir?' diye yine sorsanız Toyota derler.

PLAZALAR ÖRNEK OLDU

Otomotiv sektöründe 'plaza' kavramını ilk kullanan biziz. Toyotasa plazalar herkese örnek oldu. Teknisyen eğitimlerimiz ise önemli bir diğer özelliğimizdir. Peki, ne eksikliğiniz var derseniz tasarım yönünden özellikle de Avrupa'ya tasarım sunmakta biraz eksik kaldık diyebilirim. O dönemlerde biz Asya, Amerika ve Japonya üzerine gittik. Bu ülkelerdeki insanların beğenisine sunulacak tasarımlar yaptık. Oysa Avrupa ülkeleri için de tasarımlar yapmak gerekiyordu. Sportif modellerde Toyota'nın örnekleri fazla değildi. Ama son sekiz yıldır Avrupa'ya çok özel ürünler satıyor, Avrupa'daki tasarımcılarla çalışıyor ve Avrupa'da da fabrikalar açıyoruz."