Kriz sonrası yeniden toplandılar
Abone olAnayasa Yazım Komisyonu, dün yaşanan Süheyl Batum krizinin ardından bugün TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in başkanlığında toplandı. <br/>Anayasa Y...
Anayasa Yazım Komisyonu, dün yaşanan Süheyl Batum krizinin
ardından bugün TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in başkanlığında
toplandı.
Anayasa Yazım Komisyonu’nda dün yaşanan CHP’li Süheyl Batum
krizinin ardından komisyon çalışmalarına bugün TBMM Başkanı Cemil
Çiçek’in başkanlığında devam edecek. CHP’li Batum’un, yasama
sorumsuzluğu ve dokunulmazlığına ilişkin AK Parti ve BDP’yle
uzlaşma sağlayan CHP’li Atilla Kart ve Rıza Türmen’e sert tepki
göstermesi ile patlak veren krizin aşılmasını için TBMM Başkanı
Çiçek’in başkanlığında toplanan komisyon üyeleri, dün yaşanan
olayları değerlendirdi.
TBMM Anayasa Yazım Komisyonu’nda dün yaşanan krizi değerlendiren
MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, MHP olarak Anayasa Uzlaşma
Komisyonu’nda müzakerelerin verimli olabilmesi için azami gayret
gösterdiklerini söyledi. Bunun yanı sıra komisyonun belirli bir
nezaket ve zarafet dairesinde müzakereleri yürütmesine
inandıklarını dile getiren Bal, “Ancak dün maalesef dün bir
tartışma olmuş, ben de yoktum. Fakat ‘Perşembe’nin geleceği
Çarşamba’dan bellidir’ misali CHP bazı fikir ayrılıklarını içinde
barındırmaktadır. Bu komisyona da yansımaktadır. CHP kendi iç
sorunun kendisi halledip ona göre komisyonda net bir halde
görüşlerini savur bir hale gelmelidir” diye konuştu.
“BİR MADDEYE DÖNMEK DOĞRU DEĞİL AMA BİR YANLIŞ VARSA ONU DA
DÜZELTMEYE ÇALIŞMAK AYRI BİR VUKU”
CHP’li Süheyl Batum’un üzerinde uzlaşma sağlanan maddelerin yeniden
görüşmesine ilişkin talebinin mümkün olup olmadığının sorulması
üzerine ise Bal, şunları söyledi.
“Teknik olarak mümkün. Geçmişte örneği de var. CHP’den sayın Süheyl
Batum’un dünkü ileri sürdüğü ifade açısından ifade ediyorsanız,
tabi ki mutabakat sağlanmış bir maddeye dönmek doğru değil ama bir
yanlış varsa onu da düzeltmeye çalışmak ayrı bir vuku. Bunu
tartışmayı genişleterek mutabakatı azaltmak adına yapmak yanlıştır.
Bunu AK Parti’de yaptı. Anayasa’nın değiştirilemez 3. Maddesi aynen
kabul edilmiş olmasına rağmen daha sonar AK Parti’ye mensup sayın
milletvekilleri ‘bunu biz tekrar müzakere edeceğiz’ demişlerdi. Bu
tabii ki komisyonun çalışmalarına çok aykırı bir durum değil. Zaman
zaman böyle geri dönüşler oluyor.”
Süheyl Batum’un üslubunun sorulması üzerine de Bal, “Elbette üslup,
nezaket, zarafet dediğimiz noktada mesele görülmelidir” dedi.
“GÖRÜŞ AYRILIKLARI TABİİ Kİ OLACAK”
CHP’li Rıza Türmen ise dün yaşanan olayları şöyle anlattı:
“Dün yaşananlar o kadar önemli değildi bence. Bu kadar abartmamak
lazım. Dün yaşananlar aslında bir maddeyle ilgili işin doğrusunu
aramaktı. Böyle bir arayıştı. Daha mükemmel nasıl olabilir, daha
iyi nasıl olabilir. Doğru nerededir. Acaba öyle yazılırsa mı daha
iyi yoksa böyle yazılırsa mı daha iyi… Bunun arayışıydı dün. Yani
öylede düşünebilirsiniz, böylede düşüne bilirsiniz. İkisi de
mümkündür. Onu tartışmasıydı, o kadar üzerinde durulacak bir olay
olduğun düşünmüyorum. Görüş ayrılıkları tabii ki olacak.”
“GÖRÜŞ AYRILIKLARIYLA DAHA MÜKEMMELİ BULUYORSUNUZ”
Türmen, “Görüş ayrılıkları CHP’nin içerisinde olunca dikkat
çekiyor” sorusuna ise, “Bazen partiler arasında, bazen partiler
içerisinde oluyor ama görüş ayrılıklarından daha iyi daha mükemmeli
buluyorsunuz. O arayışın bir sonucu olarak siz daha iyi bir sonuca
ulaşıyorsunuz” yanıtı verdi.
CHP’nin bir görüşünün ve tutumunun bulunduğunu aktaran Türmen,
“CHP’nin bir duruşu ve tutumu var ama CHP’de kendi görüşünün ve
tutumunun bazen gözden geçirmek ihtiyacını hissediyor. Yani bir şey
söylüyorsunuz, size en doğru gelen şeyi önce söylüyorsunuz sonra
karşınızdakini dinliyorsunuz. Bu çok oldu bana da. Galiba
karşımdakinin söylediğinde bir gerçek payı var diyorsunuz. Sizin
doğrunuzun da en mükemmel olmadığını görüyorsunuz. Bu parti
içerisinde de böyle oluyor. Ben böyle düşünüyorum ama benim partim
içerisinde başka bir arkadaş biraz daha fazlı düşüne biliyor. Acaba
hangisi bunun doğru bir tartışalım bakılım denebiliyor” diye
konuştu.
Sühely Batum’un üslubu ile ilgili tartışmaları da değerlendiren
Türmen, üslubu sertleştirmeden, merdivenleştirmeden soğuk kanlı bir
şekilde doğruyu ve mükemmeli aramak gerektiğini söyledi.
“KOMİSYONUN AHLAKİ SÜRESİ SONA ERMİŞTİR, TABİİ SÜRESİNİN SONUNA
GELMEK ÜZEREYİZ”
AK Partili Ahmet İyimaya ise, dünkü krize ilişkin sorulara,
“Toplanacağız, oturacağız, müzakere edeceğiz ve sanıyorum
çalışmalara devam edeceğiz. Ancak komisyonumuzun ahlaki süresi sona
ermiş, tabi süresinin sonuna gelmek üzereyiz. Bakalım, görelim,
konuşalım ortak irade çıkar” cevabını verdi.
“Seçim sürecinin başlamasının ardından komisyonun çalışması mümkün
mü?” diye soran İyimaya, “Ahlaki süre 2012 Aralık ayı sonu”
dedi.
(İHA)