Kozmik oda savcısı gizli belgeleri getiren ismi açıkladı
Abone olFETÖ operasyonunda tutuklanan eski savcı Mustafa Bilgili iki soruşturmayla ilgili dikkat çekici iddialarda bulundu.
‘Kozmik Oda’, ‘28 Şubat’ gibi kritik soruşturmaları
yapan ve FETÖ operasyonunda tutuklanan eski savcı Mustafa Bilgili,
albay Muharrem Köse’nin (adli müşavir) çok gizli belgeleri
kendisine teslim ettiğini öne sürdü.
Hürriyet gazetesinde Mesut Hasan Benli imzasıyla çıkan habere göre, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Harun Kodalak ve Başsavcıvekili Hakan Pektaş koordinesinde FETÖ’ye yönelik yürütülen soruşturmada eski savcı Bilgili, 3 gün süren sorgusunda özetle şunları söyledi:
ARAMA KARARI NASIL ALINDI
“BU dosyayla ilgili Başsavcı Hüseyin Poyrazoğlu o dönemdeki Adalet
Bakanı Sadullah Ergin, Başbakan Tayyip Erdoğan, Kara Kuvvetleri
Komutanı ve yetkili askeri şahıslar görüşmüş, görüşmeler
neticesinde dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ o dönemki
Başbakan Erdoğan ile görüşmüş. Başbakan’ın arama yapılmasının uygun
olacağını söylemesi üzerine Genelkurmay Başkanı, Seferberlik Bölge
Başkanlığı’nda arama yapılması için alt komutanlıklara talimat
vermiş.
İSTİHBARAT TOPLUYORLARDI
Dosyanın bana tevzisinden sonra şüphelilerin işyerlerinde ve
adreslerinde arama yapılmasının uygun olacağı başsavcı ve
başsavcıvekili tarafından söylendi. Arama sırasında bazı
harddisklerin sökülmüş olduğunu tespit ettik. Dosyadaki bilgi ve
belgelerden tespit ettiğimiz 8 şüphelinin o tarihteki
cumhurbaşkanı, başbakan, meclis başkanı, bakanlar ve büyükşehir
belediye başkanını takip edip, izleyip istihbarat topladıkları
kanaatine ulaştım. Bu arama 20-25 gün sürdü.
ÖZEL-ERDOĞAN GÖRÜŞMESİ
İlker Başbuğ’dan sonra Genelkurmay Başkanı olan Özel Paşa (Necdet
Özel) döneminde, Seferberlik Bölge Başkanlığı’nda haklarında işlem
yürüttüğümüz personelin hükümeti izleyip, takip edip, istihbarat
topladığı konusunda kanaat gelmesi üzerine Genelkurmay Başkanı, o
dönemki Başbakan Tayyip Erdoğan ile görüşüyor ve sonrasında
Seferberlik Bölge Başkanlığı ile üst amir konumundaki Tetkik Kurulu
Başkanlığı’nın kapatılmasına, personel değiştirip görev
tanımlanmasının yeniden yapılandırılmasına, savunma, plan ve
projelerinin yeniden düzenlenmesine karar veriliyor. Ve Seferberlik
Bölge Başkanlığı kapatılıyor. Bunu bana bizzat Adalet Bakanı
Sadullah Ergin söylemişti. Ayrıca Genelkurmay Başkanlığı’ndan da
dosyamıza bu iki kurulun kapatıldığına dair resmi yazı geldi.
Karar doğrultusunda ben katibimle birlikte doğrudan Seferberlik Bölge Başkanlığı’ndaki mühürlü odaya gittim. Dijital bütün malzemeyi oradaki askeri personele tutanakla teslim ettim. Ancak Seferberlik Bölge Başkanlığı’na ait harddisk’in ne yapılacağı konusunda Genelkurmay’da tereddüt oluşmuş, bu konu Özel Paşa ile Erdoğan arasında görüşülmüş. Seferberlik Bölge Başkanlığı’nın kapatılması sebebiyle harddisk’in devlet sırrı niteliğini kaybettiği de değerlendirilerek harddisk’in incelenmek üzere Cumhuriyet savcılığına gönderilmesinin uygun olacağı değerlendirilmiş. Bu husus bizzat Adalet Bakanı Sadullah Ergin tarafından bana aktarıldı. Bir yazı ile Genelkurmay’dan harddisk’in istenilmesinin uygun olacağı söylendi. Harddisk’i resmi olarak istedim. Harddisk’i savcılığımıza bizzat teslim ettiler. İmajını aldığım bir harddisk’i bilirkişilere verdim. Bir adet daha imaj alarak onu da ilerde getirilecek bilirkişilere verdiğim harddisk’le karşılaştırabilmek için yedek olarak elimde tuttum.
HARDDİSK’İ İMHA ETTİM
Genelkurmay’ın gönderdiği harddisk’i adli emanete aldım. Ancak
bilirkişilerden inceleme sonucu gelmeden TMK 10 kapatıldı. Dosya da
benden alındı. Kontrol edebilmek için fazladan çıkarttığım
harddisk’i de başka kimsenin eline geçmemesi için imha ettim.
28 ŞUBAT SORUŞTURMASI
28 Şubat soruşturması dosyası ile ilgili soruşturmayı yürüttüğüm
sırada Genelkurmay Başkanlığı’na dosyamızdan yazdığımız resmi talep
yazılarımızla gitmiştim. Genelkurmay 2. Başkanı Hulusi Akar’ı
ziyaret edip niçin ziyarete geldiğimizi anlattım. O da bir subay
çağırdı. Gelen şahıs Muharrem Köse’ydi (Adli Müşavir). Köse,
çok gizli belgeleri de kendisi bizzat getirip bana teslim ediyordu.
Genelkurmay belgelerini zaman zaman gizli olması sebebiyle kurye
aracılığıyla gönderiyordu.”
SOYADI ATAMAN OLAN BİR KORGENERAL
28 Şubat soruşturma dosyasında biz Genelkurmay’dan soyadı Ataman
olan bir korgeneralle ilgili bilgi ve belge istemiştik. Bir hafta
sonu Ataman soyadlı bu korgeneralin ifadesini aldık. Bu şahsın
adliyeye getirilip götürülmesi konusunda da Muharrem Köse (adli
müşavir) aracı oldu. Şahıs, ifadesi alındıktan sonra serbest
bırakıldı. Bu şahsın adı hazırladığım 28 Şubat iddianamesinde de
geçiyordu. Muharrem Köse bu hususu Özel Paşa’ya iletmiş, Özel Paşa
da Başbakan Tayyip Erdoğan ile yeniden görüşmüş. Beni Bakan
Sadullah Ergin yeniden çağırdı. ‘Hükümetle asker arasında sıkıntı
çıkabilir, adının iddianameden çıkarılması bu aşamada uygun olur’
dedi. Bu şahsın adını hazırladığımız iddianameden çıkarttık.
Hakkında hâlâ tahkikat devam etmektedir.