Konya'da başından vurup öldürdü kendini savundu: Elini öpmek istedim, 2 dakika...
Abone olKONYA'da, dini nikahla birlikte yaşadığı, evi terk eden Hatice Özer'in babası İbrahim Özer'i kavgada tüfekle başından vurarak öldüren Turgay Koç'un, 'kasten öldürme' suçundan yargılanmasına başlandı.
Olay, 28 Eylül 2020'de Çumra ilçesine bağlı Okçu Mahallesi'nde
meydana geldi. Turgay Koç ile dini nikahla birlikte yaşadığı 1
çocuğunun annesi Hatice Özer arasında tartışma çıktı. Tartışmanın
ardından evi terk eden Özer, ailesinin yanına yerleşti. Bir süre
sonra Turgay Koç, Hatice Özer ile barışmak için babası İbrahim
Özer'in evine gitti. Özer ise kızının eve dönmesini istemedi. Bunun
üzerine İbrahim Özer ile Turgay Koç arasında tartışma çıktı.
Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Koç, tüfekle Özer'i başından
vurdu. Kanlar içinde yere yığılan Özer, yaşamını yitirdi. Jandarma
tarafından gözaltına alınan Turgay Koç, tutuklandı.
Tutuklu Turgay Koç'un, 'kasten öldürme' suçundan Konya 5'inci Ağır
Ceza Mahkemesi'nce yargılanmasına başlandı. Duruşmaya tutuklu sanık
Koç, cezaevinden SEGBİS yöntemi ile katılırken, taraf
avukatları da hazır bulundu. Koç, duruşmadaki savunmasında,
olaydan önce cezaevinde olduğunu belirterek, ''Maktul İbrahim
Özer kayınpederim olur. Olay tarihinden önce cezaevindeydim. Eşim
ve çocuklarımla aram gayet iyiydi. Sürekli telefonda görüşüyorduk.
Tahliyeme son bir ay kala, eşim ve
çocuklarımla yaptığım telefon görüşmelerinde bir soğukluk
hissettim. Bir görüşme sırasında baldızım Ayşe’nin bir hafta kadar
bizim evde kaldığını bu durumdan ağabeyim ve çocuklarının
rahatsızlık duyduğunu, hatta evimizin bulunduğu yere kamera
taktırdıklarını öğrendim. Tahliye olduğum günün akşamı nedenini
anlayamadığım şekilde eşim bana soğuk davrandı.'' dedi.
"Hatice eşyalarını alıp baba evine gitmiş"
Baldızı nedeniyle Hatice Özer ile aralarında tartışma çıktığını
belirten Koç ifadesinde, "Üvey kızım Melike'ye 'Eşyaları topla
gidiyoruz' dedi. Bu konuda aramızda küçük tartışma yaşandı.
Ben doğrudan eşimi suçlamadım. Sadece 'şu an kimseye inanmıyorum,
sonra konuşuruz' gibi laflar söyledim. Hatice bir ara dışarı çıktı.
Bu sırada polisi aramış. Polisler eve geldi. Eşim Hatice’nin
hakkımda şikayette bulunduğunu anladım. Karakola gittik ben
karakoldayken Hatice eşyalarını alıp baba evine gitmiş" ifadelerini
kullandı.
"Namlunun ucundan tutup havaya kaldırdım"
Olay gününü anlatan Koç, kayınpederi ile yolda karşılaştığını
belirterek "18.30 gibi çarşıdaki işlerimi hallettim. Baldızın evine
gitmeye karar verdim. Kayınpederle, baldızın evi arası yaklaşık 150
metre. Sokağa girince kayınpederimin arabasını gördüm. Görünce
birlikte konuşuruz diye sevindim Hatice’yi evine dönmek için ikna
ederiz diye. Ben arabadan inerken kayınpeder kapısını açtı. O
da indi. Yanına yürüdüm, selam verdim. Selamımı almadı. Elini öpmek
istedim, elini vermedi. Hal hatır sordum, cevap vermedi. 1-2 dakika
böyle durdu. Bana küfredip, yüzüme tükürdü. 'Baba ayıp oluyor. Ben
sana hal hatır soruyorum, saygı duyuyorum' dedim. Tekrar küfretti.
Bana yumruk salladı. Yumruk yüzümü sıyırdı geçti. Ben de ellerini
tuttum, ayak kısmına tekme attım. O da bana tekme attı. Sonra biraz
geri çekilip arabasından tüfek aldı, bana doğrulttu. Namlunun
ucundan tutup havaya kaldırdım. Tüfeği elinden alamadım boğuşurken
tüfek bir anda ateş aldı. İbrahim’in vurulduğunun hiç farkına
varmadım. Tüfek bana değil, ona ait. 1,5- 2 dakika falan
ayakta durdu. O yere yıkılınca ben şaşırdım. Sonra o şaşkınlıkla
tüfeği aldım. Kayınpederimin evine gittim." diye konuştu.
"Aç kapıyı' diye uyardım"
Olayın ardından eşi, oğlu ile üvey kızını eve götürmek istediğini
belirten Koç, ''Eşimi ve çocuklarımı alıp eve götürmek istedim.
Zile bastım. Kapıya vurdum, açan olmadı. Lambası yanan odaya
baktım, perdeler açıktı. Eşimle iki çocuğu gördüm. Kapıyı açan
olmadı. Tüfeğin dipçiğiyle camı kırdım. İçeri girdim. Bağrıştılar
mutfağa kaçtılar. Mutfağın kapısı kilitliydi. 'Aç kapıyı' diye
uyardım. 'Açmıyorum' dedi. 'Aç konuşalım. Evimize gidelim' dedim.
Tekmeyle kapının bir kısmını kırdım. Bir tekmede kırıldı. Mutfağın
penceresinden çocuklar çıkmış içeri girdiğimde sadece Hatice vardı.
Hadi evinize gidelim, dedim. 'Tamam, söz eve gideceğiz' dedi.
Mutfağın penceresinden atladı. Ben ona ateş etmek istemedim. Hatice
camdan atladıktan sonra ben korkutmak için antrede duvara sıktım.
Oraya gittiğim için çok pişmanım keşke gitmeseydim" diyerek
anlattı. Duruşma dosyadaki eksikliklerin tamamlanması için
ertelendi.