Kızılay’dan 9 yıl sonra gelen özür

Y.O. 9 yaşında. Bugüne kadar kimse onu arayıp sormamış. Tersine Kızılay, ‘Bizden tazminat olarak 30 milyar lira aldınız. Daha ne istiyorsunuz?.. Bu paraya HIV virüsünü gönüllü olarak taşıyacak yığınla insan var!’ diyebilecek kadar acımasızlaşmış. ŞAŞIRAN sadece Y.O. mu?.. Annesi Neşe ve babası Nazif O. da bir hayli şaşkın vaziyetteler. Nasıl şaşırmasınlar ki!.. Mayıs ayında 9 yaşına basacak olan talihsiz çocuklarını bugüne kadar hiçbir Kızılay yetkilisi arayıp sormamış. Aradan geçen upuzun, sanki hiç bitmeyecekmiş gibi gelen yıllarda, özellikle bayram günleri, kulakları hep telefondaymış. Kızılay’dan bir ‘özür dileme ve hal hatır sorma’ telefonu beklenmiş bayramlar boyu... Ama boşuna!.. Bayramlar gelmiş geçmiş, mevsimler değişmiş, yıllar yılları kovalamış... Beklenen telefon bir türlü gelmemiş... Kızılaycılar, bu insani davranışı esirgedikleri yetmiyormuş gibi, baba Nazif O’yu her platformda suçlamaktan geri kalmamışlar. Sanki bir suçluymuş gibi, ezik yaşamaya mahkum edilmek istenen Nazif O. gazete sayfalarında, TV ekranlarında Kızılay yöneticileriyle tartışmak zorunda bırakılmış. Hatta bir TV canlı yayınında geçmişin Kızılay yöneticilerinden biri ‘Bizden tazminat olarak 30 milyar lira (30 bin YTL) aldınız. Daha ne istiyorsunuz? Bu paraya HIV virüsünü gönüllü olarak taşıyacak yığınla insan var!’ diyebilecek kadar acımasızlaşmış! ZİHNİYET DEVRİMİ İşte o Kızılay bugün kalkmış, küçük Y.O.’ya hediye yağdırıyor. Siz olsanız şaşırmaz mısınız? Durun daha bitmedi!.. Küçük Y.O.’nun tarifsiz sevinçler yaşadığı gün, ben de Yeşilyurt semtindeki bu mütevazı ailenin konukları arasındaydım. Diğer konuklardan biri de, Kızılay’a eski saygınlığını kazandırmak için geceli gündüzlü bir çalışma sergileyen yeni yöneticilerden Genel Başkan Vekili Sirel Atay’dı... Kısa bir sessizliğin ardından Sirel Atay, ‘Size Kızılay adına gecikmiş bir özür ziyareti yapmak istedik!’ diyerek başladı. Titrek ses tonundan, çok heyecanlı ve çok üzgün olduğu anlaşılıyordu. Konuşmasını Kızılay’daki zihniyet devrimini yansıtan şu sözlerle sürdürdü: ‘Dün gece hiç uyumadım ve hep sizi düşündüm. Benim de evladınız Y. gibi, ondan bir yaş büyük bir kızım var. Eğer sizin yaşadığınız acıları, bir anne olarak ben çekmek zorunda kalsaydım, inanın bugün Kızılaycıları kapı dışarı ederdim!..’ Neşe-Nazif O. çiftinin gözleri dolu dolu olmuştu. Her ikisi de sanki sözleşmiş gibi ‘Teşekkür ederiz. İşte 9 yıl önce yapılması gereken davranış, bugün gerçekleşiyor. Zaten bizim beklediğimiz de buydu... Bunun için mücadele ettik, bu nedenle suçlamaların hedefi olduk’ dediler. Haber: Uğur Dündar Kaynak: Hürriyet