Kılıçdaroğlu'ndan Ergenekon'a selam!
Abone olRize'de halka seslenen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'ibadetini yapması engellenen kişi bana gelsin' dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'Kim ben ibadetimi
yapmakta engelleniyorum derse gelsin beni bulsun' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: İnsanlarımızın etnik kimliğine
saygılıyız. Herkesin inancı başımızın üstünde. Kim ben ibadetimi
yapmakta engelleniyorum diyorsa gelecek Kemal Kılıçdaroğlu'nu
bulacak. Ben onun sorunu çözceğim.
HABERAL'A SELAM GÖNDERDİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ergenekon
davasında tutuklanan ancak hastanede yatan Mehmet Haberal'a
memleketi Rize'den selam gönderdi.
Kılıçdaroğlu, partisince Rize'de düzenlenen mitingde yaptığı
konuşmada, siyasetin inançlarla ve etnik kimlikle uğraşmadığını
söyledi. Hükümeti, milleti ayrıştırmakla suçlayan Kılıçdaroğlu,
"8 yıldır ülkeyi yönetiyorlar ne yaptılar? Yapmayın milleti
ayrıştırmayın dedik. Açılım politikası dediler. Biz halkımıza söz
veriyoruz ve iktidarımızda terörü bitireceğiz diyoruz. Bizim en
büyük gücümüz halktır. Siyasette zenginleşme olamaz dedik.
Siyasette insanların kimliğine saygı duyulur dedik. Ama bizi
suçluyorlar. Bunları söyleyemeyecek miyiz? Hiçbir zaman hiçbir
yerde milletimize yalan söylemeyeceğiz ve siyasette
zenginleşmeyeceğiz dedik. Ben bunları söyledikçe geçmişimi
araştırıyorlar. Rize'den sesleniyorum, 7 sülalemi değil 70 sülalemi
araştırmazsanız namertsiniz. Korkmayacağız yürekli olacağız. Onurlu
Türkiye'yi kuracağız." dedi.
Hükümetin kaçak çayı önlemek için bir şey yapmadığını iddia eden Kılıçdaroğlu, iktidarlarında buna müsaade etmeyeceklerini ve kaçak çayları imha edeceklerini anlattı. "Kaçak çaya izin verirseniz çay üreticisinin alın terini çalarsınız" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Ulusal Çay Konseyi diye bir şey var. Başında da AK Partili bir milletvekili var. Bu milletvekili yurt dışından çay getiriyor, hayali ihracat yapıyor. Çay, bu bölgenin stratejik ürünüdür. Çoluk çocuk bu bölgede çay için çalışıyorlar. Recep beye sesleniyorum, çay üreticisine sahip çık yoksa bu üreticiye CHP sahip çıkacak."
Anayasa değişikliğine yönelik eleştirilerine de devam eden Kılıçdaroğlu, "Bir anayasa değişikliği yapıyorlar. Bu anayasa değişikliği fındık, çay üreticisinin derdini çözüyor mu? O zaman bu anayasa değişikliği niye geliyor. Bu anayasa değişikliğinde dokunulmazlıkların kaldırılması var mı? Yok. Bir milletvekili boğazından haram lokma geçmedikten sonra dokunulmazlığın kaldırılmasından niye korkar? CHP iktidarında bu dokunulmazlık kaldırılacak." ifadelerini kullandı.
Allah ile kul arasına kimsenin girmeye hakkı olmadığını dile
getiren Kılıçdaroğlu, herkesin inancına saygı göstereceklerini
ifade etti. Uzaktan kumandalı hükümet olmayacaklarını anlatan
Kılıçdaroğlu, tek kumandalarının halk olacağını belirti.
Ergenekon davası tutuklularından Mehmet Haberal'dan da söz eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Sizin bir hemşeriniz var, dünya çapında adı duyulmuş, Mehmet Haberal diye. Bu kişi doktorluğunda binlerce kişiyi ameliyat etti. Üniversite kurdu ve binlerce öğrenci okutuyor. Şu an içeride. Bu insana yazık değil mi? Buradan Haberal'a selam gönderiyoruz."
İktidarın anayasa değişikliği ile '12 Eylül 1982 darbesinin hesabını soracağız' dediğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Dedik ki anayasanın 15. maddesini kaldırırsanız 12 Eylül darbecisine hesap soramazsınız. Ve önergeyi verdik ama Adalet ve Kalkınma Partisi'nin milletvekilleri önergemizi kabul etmedi. 27 Nisan'da bir muhtıra verildi. 28 Nisan'da hükümet 'muhtırayı veremezsin' dedi. Ve erken seçim kararı aldılar. 5 Mayıs'ta Dolmabahçe'de 2,5 saat konuştular. Bakanlar Kurulu kararı ile dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'a üstün hizmet madalyası verdiler. Gece yarısı muhtıra vereceksiniz, sonra muhtıra veren paşanın altına zırhlı araba verecek, madalya vereceksiniz. Bu anayasayı değiştireceğiz. Göreceksiniz halkIn iktidarında yapılan anayasaya başbakan da evet oyu verecektir."