Kaynanaya hakaret kusur olmaktan çıktı
Abone olYargıtay 2. Hukuk Dairesi, boşanma davasında emsal bir karara imza attı. Buna göre eşi tarafından şiddet ve hakarete maruz kalan kadının, kaynanasına ve diğer akrabalarına saygısızlık etmesi kusur olmaktan çıktı.
Şiddetli geçimsizlik yaşadığını iddia eden koca, 1. Aile
Mahkemesi'ne müracaat ederek eşinden boşanacağını beyan etti.
Davacı adam, eşinin ailesini istemediğini, ailesine hakaret
ettiğini, kendisine ve ailesine saygısızlık ettiğini öne sürdü.
Mahkemede ifade veren davalı kadın ise, "Kocam beni, ailesine karşı korumadı, ailesinin şiddet ve hakaretlerini engellemedi. Ailesi beni istemedi" dedi.
Tarafları dinleyen mahkeme, çift arasında şiddetli geçimsizlik bulunduğu, evliliklerinin temelinden sarsıldığı, evliliklerinin korunmasında bir yarar kalmadığı gerekçesiyle, erkeğin davasının kabulüyle boşanmaya karar verdi. Kararı davalı kadın temyiz edince devreye Yargıtay 2. Hukuk Dairesi girdi.
Hakeret değil tepkisel davranış
Emsal bir
karara imza atan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, vak'anın davalı kadına
kusur olarak yüklenemeyeceğine hükmetti. Emsal kararda şu ifadelere
yer verildi: "Kadının erkeğe ve ailesine saygısızlık etmesine
yönelik eyleminin ise davacı erkeğin ailesinin, kendisine yönelik
şiddet hareketleri ve hakaretlerine tepkisel nitelikte olduğu ve bu
vâkıaların da kusur olarak yüklenemeyeceği anlaşılmaktadır.
Kusur adamdan kaynaklı
Mahkemece kabul
edilen ve gerçekleşen davacı erkeğin kusurlu tutum ve
davranışlarına göre evlilik birliğinin devamı eşlerden
beklenmeyecek derecede, temelinden sarsıldığı kuşkusuzdur. Ne var
ki, bu sonuca ulaşılması tamamen davacının tutum ve
davranışlarından kaynaklanmış olup, davalıya atfı mümkün hiçbir
kusur gerçekleşmemiştir.
Bu durumda açıklanan nedenle davanın reddi gerekirken, yasa hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. Temyiz edilen hükmün anlatılan sebeplerle bozulmasına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi"