Kandilli deprem icat etti
Abone olKandilli Rasathanesi'nin dünyaya deprem diye duyurduğu sarsıntı dinamitten kaynaklanmış.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma
Enstitüsü'nün dünyaya deprem diye duyurduğu ve uluslararası alanda
yerbilimcileri harekete geçiren sarsıntıların dinamit
patlamalarının yol açtığı sismik hareketler olduğu ortaya
çıktı.
Bu durum bir şüphe üzerine aydınlandı. Araştırmayı yapan Ulusal
Deprem Konseyi Başkanı ve İTÜ Maden Fakültesi Jeofizik Mühendisliği
Bölümü Yer Fiziği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Haluk Eyidoğan,
Kandilli'nin yayımladığı depremsellik haritasına bakıldığında,
İstanbul'da küçük deprem etkinliğinin 1973'ten sonra kendini
göstermeye başladığını belirledi.
'Diri fay olabilir' denmişti
Bu etkinliğin Büyükçekmece-Çatalca doğrultusunda, Küçükçekmece,
Gaziosmanpaşa kuzeyinde, Kilyos-Sarıyer çevresinde ve Ömerli
Havzası batısında Tuzla-Riva hattı boyunca yer aldığını kaydeden
Prof. Dr. Eyidoğan şunları söyledi:
"Haritalara bakıldığında bu bölgelerde sismik kümeler görülüyor. Bu
görüntüye dayanılarak bazı diri fayların varlığı tartışılmıştı.
İstanbul'da aktif fay olarak yorumlanabilecek bu sismik
kümelenmenin nedenini araştırdık."
'Molalarda azalıyordu'
Kandilli tarafından deprem olarak yorumlanan birçok patlatmanın
ulusal veri merkezlerinin kataloglarına ve uluslararası deprem veri
merkezlerine "deprem" olarak tescil edildiğini ve bu etkinliklerin
uluslararası kataloglarda da beyan edildiğini belirten Eyidoğan,
şöyle devam etti:
"İncelemede saat 07.00'den sonra artan, 16.00'dan sonra azalan bu
sismik yoğunluğun bölgedeki taşocağı patlatmalarıyla ilgili olduğu
anlaşıldı. Hareketin öğle saatlerindeki azalması da taşocaklarında
çalışanların öğle yemeği paydosu olarak açıklanabiliyordu."
Büyüklüğü 3'ten küçük
Bu sismik hareketlerin büyüklüğünün 3'ten küçük olduğunu belirten
Eyidoğan, "Kayıt alan kurumlar, sismik sismogram analizi ve faz
okumalarında daha titiz olmalı" dedi.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma
Enstitüsü'nün kataloğunda, İstanbul'da ve civarındaki deprem
etkinlikleri yer alıyor. Patlatmaların deprem olarak Kandilli
kayıtlarında da görüldüğünü ifade eden Eyidoğan, Kandilli'deki
uzmanların dinamit patlatmalarını depremlerden mutlaka ayırmasının,
kataloglara "patlatma" ibaresinin konulmasının gerekli olduğunu
ifade ediyor.