Kadir suresi meali ve tefsiri Kadir Gecesi Diyanet Türkçe okunuşu
Abone olMüslümanlar tarafından Kandil ve Kadir Gecelerinde okunan Kadir Suresi Müslümanların ibadetlerinde yer alıyor. Bugün Kadir gecesinde okunacak surelerden olan Kadir Suresi Türkçe okunuşu, meali haberimizde. Kadir Suresi'nin birinci ayetinde de Kuranı Kerim'in bu gecede indirildiğinden bahsetmektedir. Peki Kadir Suresi nasıl okunur, Türkçe-Arapça okunuşu ve anlamı
Kadir Gecesi 2023 yılında 17 Nisan tarihinde yani bu gece idrak
edilecek. Kadir Suresi bu gecede en çok okunan sureler arasında yer
alıyor. Kadir Suresi içerisinde Kadir gecesinden bahsedildiği için
bu adı almıştır. “İnnâ enzelnâ” adıyla da anılmaktadır. Kadir
Gecesi'nde Kadir Suresi önem arz ediyor. Kadir suresini detaylı
olarak anlamına bakmak gerekirse bizlere bu gecenin ne kadar çok
hayırlar ile dolu olduğunu gösterir. İşte, Kadir Suresi
Okunuşu Türkçe Meali, Arapça Yazılışı ve Fazileti ile Kadir
Suresi'nin anlamı hakkında bilgiler.
Kadir suresi ne zaman okunmalı?
Kadir Suresi okumak için en faziletli vakitler, cenaze defni ile sabah ve akşam namazlarının sonrasıdır. Bu bağlamda, ölüyü defnederken Kadir Suresi okumak müstehaptır. Yani okunduğunda sevabı ve hayrı olan bir iştir. Sure sabah ve akşam namazlarının ardından okunduğunda ise kişi Allah’ın izniyle tüm sıkıntılarından kurtulur ve şeytanın şerrinden de emin olur.
Kadir Suresi Kur'an-ı Kerim'in 598. sayfadır ve 30. cüzde yer almaktadır. 5 ayetten oluşur. Kadir Suresi, Mekke'de Abese Suresi'nden sonra indirildiğine inanılmaktadır. Kur'an'ın indirildiğine inanılan Kadir Gecesi'nden bahsedildiği için sureye bu isim verilmiştir
Kadir suresi Türkçe meali (Diyanet)
Şüphesiz, biz onu (Kur'an'ı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen ne bileceksin! Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve Ruh (Cebrail) o gecede, Rablerinin izniyle her türlü iş için iner de iner. O gece, tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir.
Kadir Suresi Tefsiri (Diyanet)
Kadr kelimesi sözlükte “güç, hüküm, değer, şeref” gibi anlamlara gelir. Özellikle Kur’an’ın bu gecede indirilmesinin geceyi şereflendirdiğini ve kadrini yücelttiğini ifade etmek üzere ona bu isim verilmiştir. Bu sûre inmeden önce gecenin böyle bir ismi yoktu. Duhân sûresinde, “Biz onu mübarek bir gecede indirdik” (44/3) buyurularak bu gecenin bereketli, hayırlı, uğurlu, önemli ve kutsal bir gece olduğu açıkça ifade edilmiştir. Sûrenin ilk âyetinde Kur’an’ın bu gecede, Bakara sûresinde de (2/185) ramazan ayında indirildiği belirtilmiştir. Buna göre Kadir gecesinin ramazan ayı içerisinde olduğu açıktır; ramazanın hangi gecesine denk geldiği konusunda farklı görüşler vardır. Bununla birlikte, Buhârî ve Müslim’in kaydettiği, Hz. Âişe’ye isnad edilen ve Alak sûresinde naklettimiz bir hadiste Hz. Peygamber’e ilk vahyin Ramazan’ın 27. gecesinde geldiği bildirilmiş; bu sebeple Kadir gecesinin Ramazan’ın 27. gecesi olduğu yönünde genel bir kanaat oluşmuştur. Bazı rivayetlere göre Kur’an bu ayın son on günü içinde inmeye başlamıştır (Kurtubî, XVI, 124). Kadir gecesinin kesin olarak bildirilmemesi, insanların o gecede kazanacakları sevaplara güvenip diğer zamanlarda kulluk görevlerini ihmal etmelerini önlemek gibi bazı sebep ve hikmetlerle açıklanmıştır.
Müfessirler, “Biz onu Kadir gecesinde indirdik” diye
çevirdiğimiz 1. âyetteki “o” zamiriyle Kur’an’ın kastedildiği
konusunda ittifak etmişlerdir (bk. Taberî, XXX, 166; Râzî, XXXII,
27; Şevkânî, V, 554). Kur’an’ın, zamirle anlaşılacak derecede
apaçık bilinen, tanınan, şanı yüce bir kitap olduğunu göstermek
için adının açıkça anılmadığı belirtilir. “Biz onu indirdik”
ifadesinden, “tamamını indirdik” veya “indirmeye başladık” mânaları
anlaşılabilir. Âlimlerin çoğu, âyette “peyderpey indirdik”
anlamındaki nezzelnâ yerine “indirdik” anlamındaki enzelnâ fiilinin
kullanılmasını gerekçe göstererek burada Kur’an’ın tamamının
ulûhiyyet makamından dünya semasına indirilmesinin söz konusu
edildiğini ileri sürmüşlerdir. Bazı âlimler ise bu âyetle doğrudan
Hz. Peygamber’e gelen Alak sûresinin ilk âyetlerinin kastedildiği
kanaatindedirler. Her iki yoruma göre de söz konusu zaman diliminin
Kur’ân-ı Kerîm’in indirilişine sahne olduğu ve bu olayla büyük bir
değer kazandığı için bu sûrede ona “leyletü’l-Kadr” denilmiştir (M.
Sait Özervarlı, “Kadr Sûresi”, DİA, XXIV, 140-141).
“Bilir misin nedir Kadir gecesi?” meâlindeki 2. âyete cevap veren sonraki âyetlerde onun tarihinin açıklanması yerine bu gecenin önemi, insanlar için hayır ve bereketi üzerinde durulmuştur. Duhân sûresinde de Kur’an’ın “mübarek bir gecede” indirildiği belirtilerek hüküm ve hikmet içeren bütün işlerin bu gecede ayrıldığı, belirlendiği ifade edilir (Duhân44/3-4).
Müfessirlerin bir kısmı, Kadir gecesinin bin aydan hayırlı olduğunu bildiren 3. âyeti hakiki mânasında anlayarak bu gecede yapılan ibadet ve hayırların, içinde Kadir gecesinin bulunmadığı tam bin ayda yapılanlardan daha çok sevap getireceğini belirtirler. Başka bir yoruma göre buradaki bin sayısı çokluktan kinayedir. Nitekim birçok dilde olduğu gibi Arapça’da da bin rakamı büyük bir sayı söyleyerek çokluğu anlatmak için kullanılmaktadır. Şu halde bu âyette Kadir gecesinde yapılan ibadet ve iyiliklerin diğer bütün zamanlarda yapılanlardan daha çok sevap getireceği ifade edilmiş olmaktadır (Şevkânî, V, 555; İbn Âşûr, XXX, 459).
Kur’an’ın Kadir gecesinde indirildiği bildirilmekte ve bu gecenin önemi anlatılmaktadır. Mekke döneminde inmiştir. 5 âyettir. Sûre, Kadir gecesini anlattığı için bu adıalmıştır. Kadr, azamet ve şeref demektir. Kadr kelimesi sözlükte “güç, hüküm, değer, şeref” gibi anlamlara gelir. Özellikle Kur’an’ın bu gecede indirilmesinin geceyi şereflendirdiğini ve kadrini yücelttiğini ifade etmek üzere ona bu isim verilmiştir. Bu sûre inmeden önce gecenin böyle bir ismi yoktu. Duhân sûresinde, “Biz onu mübarek bir gecede indirdik” (44/3) buyurularak bu gecenin bereketli, hayırlı, uğurlu, önemli ve kutsal bir gece olduğu açıkça ifade edilmiştir. Sûrenin ilk âyetinde Kur’an’ın bu gecede, Bakara sûresinde de (2/185) ramazan ayında indirildiği belirtilmiştir. Buna göre Kadir gecesinin ramazan ayı içerisinde olduğu açıktır; ramazanın hangi gecesine denk geldiği konusunda farklı görüşler vardır. Bununla birlikte, Buhârî ve Müslim’in kaydettiği, Hz. Âişe’ye isnad edilen, Alak sûresinde naklettimiz bir hadiste Hz. Peygamber’e ilk vahyin Ramazan’ın 27. gecesinde geldiği bildirilmiş; bu sebeple Kadir gecesinin Ramazan’ın 27. gecesi olduğu yönünde genel bir kanaat oluşmuştur. Bazı rivayetlere göre Kur’an bu ayın son on günü içinde inmeye başlamıştır (Kurtubî, XVI, 124). Kadir gecesinin kesin olarak bildirilmemesi, insanların o gecede kazanacakları sevaplara güvenip diğer zamanlarda kulluk görevlerini ihmal etmelerini önlemek gibi bazı sebep ve hikmetlerle açıklanmıştır.Kur’an’ın Kadir gecesinde indirildiği bildirilmekte ve bu gecenin önemi anlatılmaktadır. Mekke döneminde inmiştir. 5 âyettir. Sûre, Kadir gecesini anlattığı için bu adıalmıştır. Kadr, azamet ve şeref demektir. Kadr kelimesi sözlükte “güç, hüküm, değer, şeref” gibi anlamlara gelir.
Özellikle Kur’an’ın bu gecede indirilmesinin geceyi şereflendirdiğini ve kadrini yücelttiğini ifade etmek üzere ona bu isim verilmiştir. Bu sûre inmeden önce gecenin böyle bir ismi yoktu. Duhân sûresinde, “Biz onu mübarek bir gecede indirdik” (44/3) buyurularak bu gecenin bereketli, hayırlı, uğurlu, önemli ve kutsal bir gece olduğu açıkça ifade edilmiştir. Sûrenin ilk âyetinde Kur’an’ın bu gecede, Bakara sûresinde de (2/185) ramazan ayında indirildiği belirtilmiştir. Buna göre Kadir gecesinin ramazan ayı içerisinde olduğu açıktır; ramazanın hangi gecesine denk geldiği konusunda farklı görüşler vardır. Bununla birlikte, Buhârî ve Müslim’in kaydettiği, Hz. Âişe’ye isnad edilen, Alak sûresinde naklettimiz bir hadiste Hz. Peygamber’e ilk vahyin Ramazan’ın 27. gecesinde geldiği bildirilmiş; bu sebeple Kadir gecesinin Ramazan’ın 27. gecesi olduğu yönünde genel bir kanaat oluşmuştur. Bazı rivayetlere göre Kur’an bu ayın son on günü içinde inmeye başlamıştır (Kurtubî, XVI, 124). Kadir gecesinin kesin olarak bildirilmemesi, insanların o gecede kazanacakları sevaplara güvenip diğer zamanlarda kulluk görevlerini ihmal etmelerini önlemek gibi bazı sebep ve hikmetlerle açıklanmıştır.