JÖH tim komutanlığından inek çobanlığına
Galerinin tamamı için tıklayınız“Sistem kurulmuştu” Sistemli bir baskıya maruz kaldığını öne süren Erol, “Selam verdiğim halde selam vermedim diye cezalar aldım. Selam verdiğimin belgelemek için tanık gösterdiğim askerin tanıklığını kabul etmediler. Sistem öyle oturmuştu. Mahkemeye gidiyorsunuz, itiraz ediyorsunuz sizi konuşma hakkı vermiyorlar. Hakimin bir tanesi bana şöyle bir şey söyledi: “Ertan senin bundan önceki birliğinde neler yaptığını ben çok iyi biliyorum. Çeneni kapat otur oturduğun yerde” dedi. Komutanım bundan önceki birliğimde olayların hiçbirinde tutanak tutulmadı, evrak yapılmadı, mahkemeye verilmedim, siz bunları nereden biliyorsunuz dediğimde. Sessizce yerine otur dedi bana. Askeri savcılıklar emirle yürüyor. O dönemde öyleydi. Olayla ilgili davaya bakan savcının, olaya müdahil olan bir bölük komutanının evinde çay içmesi, ordu evinde yemek yemesi bunlar normal değil. TSK’da Askeri Ceza Mahkemelerinin adalet dağıtıcılarının bir çoğu FETÖ’cü örgüt üyesi. Zaten bir çoğu da şimdi atıldı” dedi.