Joe Biden döneminde ABD ile Türkiye ilişkileri nasıl olacak? Fuat Oktay yanıtladı
Abone olCumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Biden'ın seçilmesinin olası Türkiye-ABD ilişkilerine etkisini değerlendirdi. Oktay, 'köklü temellere ve karşılıklı çıkarlara dayanan ilişkilerimiz esasen partiler ve siyaset üstü bir nitelik taşımakta olup, Türkiye-ABD işbirliği uzun yıllar boyunca gelişmeye devam etmiştir. Bu ortaklık, dönem dönem iniş çıkışlar göstermekle birlikte, bugün de bölgesel ve küresel güven ve istikrarın güvencelerindendir' dedi.
Amerika Birleşik Devletleri'nde 3 Kasım'da yapılan seçimleri 290
delege sayısına ulaşan Joe Biden kazandı. Biden, henüz resmi olarak
olmasa da ABD'nin 46. başkanı oldu. Biden'ın yakın zamanda
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın aleyhine demeçleri oldu. Biden, başkan
seçildiği takdirde açık açık 'Erdoğan'ın devirmek için muhalefete
destek vereceğim' demişti. Ankara'nın Biden'ın küstah sözlerine
tepkisi sert olmuştu. Gelinen noktada, Türkiye'nin Biden'lı ABD
yönetimi ile yeni dönemde ilişkileri nasıl olacağı merak
konusu...
Oktay: Türkiye-ABD ilişkileri partiler üstüdür
Oktay, Biden’ın ABD başkanı seçilmesinin Türkiye-ABD ilişkilerini olumsuz etkileyeceği yorumlarını, "Biz müteaddid defalar seçimleri kim kazanırsa kazansın diğer ülkelerle olduğu gibi ABD yönetimleriyle de ortak menfaatlerimiz doğrultusunda yakın bir çalışma ilişkisi içinde oluruz. Bu çizgimizde bugün de bir değişiklik yok. Bir başka deyişle, köklü temellere ve karşılıklı çıkarlara dayanan ilişkilerimiz esasen partiler ve siyaset üstü bir nitelik taşımakta olup, Türkiye-ABD işbirliği uzun yıllar boyunca gelişmeye devam etmiştir. Bu ortaklık, dönem dönem iniş çıkışlar göstermekle birlikte, bugün de bölgesel ve küresel güven ve istikrarın güvencelerindendir" şeklinde değerlendirdi.
'ABD-Türkiye ilişkileri bölgesel ve küresel güven ve istikrarın güvencelerindendir'
Biz müteaddid defalar seçimleri kim kazanırsa kazansın diğer
ülkelerle olduğu gibi ABD yönetimleriyle de ortak menfaatlerimiz
doğrultusunda, yakın bir çalışma ilişkisi içinde oluruz. Bu
çizgimizde bugün de bir değişiklik yok. Bir başka deyişle, köklü
temellere ve karşılıklı çıkarlara dayanan ilişkilerimiz esasen
partiler ve siyaset üstü bir nitelik taşımakta olup, Türkiye-ABD
işbirliği uzun yıllar boyunca gelişmeye devam etmiştir. Bu
ortaklık, dönem dönem iniş çıkışlar göstermekle birlikte, bugün de
bölgesel ve küresel güven ve istikrarın güvencelerindendir.
Kovid salgınının etkisiyle daha da artan belirsizliklere karşı Türkiye-ABD işbirliğinin bölgesel ve küresel önemi daha da artmıştır. Diğer taraftan, ABD ile aramızda bazı konularda görüş ayrılığı bulunduğu da ortadadır. ABD tarafından PKK/YPG’ye verilen açık destek, ABD’nin FETÖ konusunda gerçekleri görmezden gelişi, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’ta verdiğimiz hakkaniyet mücadelesine karşı takınılan tutum gibi konular ABD’nin bölgede izlediği politikalarda müttefiklik ruhuna uymayan birkaç husus olarak önümüzde duruyor.
Türkiye’nin F-35 programından çıkarılması
Türkiye’nin F-35 programından çıkarılma çabaları ve Kongre’de
verilen yaptırım önergeleri de 70 yıllık Türkiye-ABD işbirliğine ne
yazık ki gölge düşürüyor. Bölgemizde yaşanan çatışmalara karşı
izlediğimiz politikalarla Türkiye’yi dışarda bırakarak atılmaya
çalışılan adımların, yazılan senaryoların hayata geçmesinin mümkün
olmadığını tüm dünya görmektedir. İki ülke arasında ekonomik ve
bölgesel sorunların çözümüne yönelik birlikte hareket edilebilecek
çok ciddi fırsatlar mevcuttur.
Hem fırsatların değerlendirilmesi hem de sorunların çözülmesine
ilişkin yeni dönemde de birlikte çalışılacaktır.