İzmir'de 'çığlık sesleriyle uyandım' deyip vahşeti anlattı: İki kişi gelip kızımı...
Abone olİZMİR'de 4 yaşındaki kızını, yüzüne başörtüsü ve yastıkla bastırarak öldürdüğü suçlamasıyla hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açılan Betül F.'nin, eski eşinin akrabası olan komşusuna; kapısına iki kişinin geldiğini, kendisini darp ederek boş bir araziye götürdüklerini, daha sonra evine getirdiklerini, kendisini salona kilitleyerek kızını başörtüsü ile öldürdüklerini anlattığı ortaya çıktı.
İzmir’de 11 Haziran 2020’de hastaneye kaldırılan 4 yaşındaki
Bahar E.’nin öldüğünün belirlenmesi üzerine anne Betül F. gözaltına
alınarak tutuklandı. Hakkında “kendini savunamayacak yakın akrabayı
öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle
dava açılan Betül F.’nin yargılanmasına devam edildi.
İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesinde duruşmaya tutuklu sanık Betül F.,
Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesine sevk edildiği için
katılmadı. Sanığın eski eşi M.E., iki oğlu, maktulün dedesi K.E.,
taraf avukatları mahkeme salonunda hazır bulundu. Mahkeme başkanı
tarafından söz verilen M.E., "En ağır cezayı almasını istiyorum. Bu
canilerin topluma dönmesini istemiyorum" dedi.
"Uyuyor, uyanmıyor"
Dede K.E. de torununu bulduğunda hareketsiz yattığını, hemen
kucaklayarak hastaneye götürdüğünü belirterek, "Oğlum ve Betül F.
aynı yerde çalışıyordu. Kendisi perşembe günü işe gitmemiş. Çaycı
oğlumu arayıp işe gelmediğini söylemiş. Oğlum bana evlerine gidip
bakmamı söyledi. Eve gittim kapıyı küçük oğlu açtı. ‘Bahar nerede’
diye sordum. ‘Uyuyor, uyanmıyor’ dedi. Annesinin yatağında sırt
üstü yatıyordu. Kaldırdım, ağzından kan geldi. Hemen komşumuzla
birlikte Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesine götürdük.
Doktorlar müdahale etti ama kurtaramadılar. Doktorlar gece 2-3 gibi
ölmüş olabileceğini söylediler. Ben torunum için her şeyi yapardım.
Davacıyız, en ağır şekilde ceza almasını istiyoruz” diye
konuştu.
"Çığlık sesleriyle uyandım"
Sanığın büyük oğlu E.A. ise annesinin olaydan önce bir süredir
ağlama krizleri yaşadığını kaydederek, “Olay akşamı M.E. bize
gelmişti. Balkonda oturduk dondurma yedik. Sonra M.E. evine gitti.
Ben odama geçtim. Annem kardeşimle yatak odasına gitti. Saat
05.00’e kadar oyun oynadım. Sonra salona gidip uyudum. Annemi hiç
görmedim. Sabah annemin işe gittiğini düşündüm. Dedesi her gün
olduğu gibi kardeşimi almaya gelmişti. Çığlık sesleriyle uyandım.
Ne olduğunu anlamadım. Annemi balkonda buldum. Balkondan aşağı
sarkmıştı. Annemin yüzünü çok kötü görmüştüm. Çok fazla şişti.
Kardeşime ne olduğunu sordum, bilmediğini söyledi” diye
konuştu.
"Bunlar inandırıcı gelmedi"
M.E.’nin akrabası H.E. de Betül ve M.E.’nin boşanmış olmalarına
rağmen çocukları nedeniyle görüştüklerini söyleyerek, “Binadan
ağlama sesleri duydum, Betül’ün bulunduğu kata çıktım. Kapıyı
çaldım, Betül açtı. Ne olduğunu sordum. 01.30 sıralarında kapısına
iki kişinin geldiğini, kendisini darp ederek boş bir araziye
götürdüklerini, daha sonra evine getirdiklerini, kendisini salona
kilitleyerek kızını başörtüsü ile öldürdüklerini anlattı. Bunlar
inandırıcı gelmedi. Ben de çocuğun bulunduğu odayı kimse ellemesin
diye kilitleyerek evden çıktım ve polisi arayarak durumu bildirdim”
dedi. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar
vererek, duruşmayı erteledi.