İşte Türkiye'nin kayıp kadın haritası
Abone olEmniyet, Türkiye'deki kayıp kadınların haritasını çıkardı. Listeye göre en çok kayıp, sırasıyla İstanbul, İzmir ve Adana'da bulunuyor.
Emniyet, Türkiye'deki kayıp kadınların haritasını
çıkardı. Listeye göre en çok kayıp, sırasıyla İstanbul, İzmir ve
Adana'da bulunuyor. Ardahan ve Artvin'de ise hiç kayıp
yok
Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanlığı'nın 28 Haziran 2011 tarihli verilerine göre Türkiye'de bin 500 kadın için kayıp müracaatı yapıldı. En çok kayıp ise 369 kadınla İstanbul'da bulunuyor. İstanbul'u 75 kadınla İzmir, 71 kadınla da Adana izliyor. Bu illeri sırasıyla Ankara, Bursa, Mersin, Diyarbakır, Manisa ve Şanlıurfa takip ediyor. Kayıp kadınların bölgelere göre dağılımında ise Marmara Bölgesi 522 ile başı çekiyor.
'AYRICALIK TANINMALI'
Ege Bölgesi'nde 233, Akdeniz Bölgesi'nde 222, Güneydoğu Anadolu
Bölgesi'nde 159, İç Anadolu Bölgesi'nde 153, Karadeniz Bölgesi'nde,
Doğu Anadolu Bölgesi'nde ise 78 kadın kayıp. Polise yapılan
başvurularda, ABD ve İngiltere'de kaybolan 2 Türk kadın da var.
Bartın, Bayburt, Bilecik, Burdur, Erzincan, Erzurum, Gümüşhane,
Kırıkkale, Tunceli, Yozgat ve Çankırı'da ise sadece birer kayıp
kadın bulunuyor. Ardahan ve Artvin'de ise hiç kayıp yok. Denizli
Baro Başkanı Müjdat İlhan, kayıp olarak aranan kadınların büyük
bölümünün eşlerinden ve yakınlarından şiddet görenler olduğunu
söyledi. Şiddetin sadece fiziksel olarak değil cinsel ve psikolojik
olarak da uygulandığını belirten İlhan, "Şiddet gördüğü
için evlerini terk eden kadınların çoğu, eşlerinden boşanmak
istemelerine rağmen, adreslerinin bulunacağı endişesiyle mahkemeye
bile gidemiyor. Çünkü mahkemeye başvurduğunda adres de bildirmek
zorunda ve eşinin bu yolla kendisini bulmasından korkuyor"
dedi. İlhan sözlerini şöyle sürdürdü: "Boşanma davasında
adli yardım almak için bize başvuran birçok kadın, adreslerinin
mahkeme dosyasına gireceğini öğrenince dava açmaktan bile
vazgeçiyor. Kadın zaten şiddet gördüğü için eşinden kaçıyor ama
sığınma evinde dahi kalsa mahkemeye gitme durumunda adres göstermek
zorunda kalıyor. Bu durumda da boşanmaya karşı olan eşleri
tarafından bulunup yine şiddet görüyor. Bu hukuki gereklilik,
şiddet gören kadınlara bir ayrıcalık tanınarak
aşılmalı."
TÜM DÜNYADA YAYGIN
Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim
Üyesi Doç. Dr. Cem Şengül ise kadına yönelik şiddetin coğrafi
sınır, ekonomik gelişmişlik ve eğitim düzeyine bakılmaksızın tüm
dünyada ve kültürlerde yaygın olarak görüldüğünü söyledi. Gelişmiş
ülkelerdeki araştırmalarda da görüşülen kadınların üçte biri ile
üçte ikisinin eşi tarafından dövüldüğünün belirlendiğini anlatan
Doç. Dr. Şengül, konu hakkında şöyle konuştu:
'KADINLAR GİZLİYOR'
"Bir süre önce fiziksel şiddet gördükten sonra hastanenin acil
servisine başvuran kadınlar üzerinde yaptığımız araştırmada, yaralı
olarak gelen 182 kadından 60'ının eşi tarafından darp edildiğini
belirledik. En sık görülen yaralanma tipi, künt travma sonucu
oluşan yaralanmalardı. Bu kadınlardan 19'unda travma sonrası kırk,
47'sinde kesici-delici tip yaralanma, 4'ünde ateşli silah
yaralanması, 2'sinde sıcak su ile oluşmuş yanık görüldü. Bu
kadınların yüzde 33'ü eşleri, yüzde 18'si yabancı kişiler, yüzde
11'i ağabey, baba veya çocukları, yüzde 9'u erkek arkadaşları
tarafından dövülmüştü. Kadınlara yönelik şiddet sık görülmesine
rağmen, acil servislere başvuruları daha düşük. Çünkü aile içi
şiddet kadınlar tarafından büyük oranda
gizleniyor."