İşte TEKEL işçilerinin son kararı!

Abone ol

Tekel İşçileri'nin yol haritası belli oldu. Mustafa Türkel bundan sonra yapılacakları açıkladı. Hükümeti tehdit etti.

TEKEL işçilerinin 4C'ye geçmesi için 2 Şubat'ta (bugün) biten sürenin Danıştay tarafından iptal edilmesinin ardından TEKEL işçileri çadır eylemine son verdi.

İşçiler bugün saat 13 itibariyle Ankara'da 80 gündür kaldıkları çadırları kendileri sökecek ve eylem son bulacak. Ancak sadece 1 Nisan'a kadar... 

Bu kararı Tek Gıda İş Sendikası Başkanı Mustafa Türkel açıkladı. Türkel basın açıklamasına Ankaralılar'a, Sakarya esnafına, Çankaya Belediyesi'ne ve AKP hariç mücadeleyi sahiplenen tüm siyasi partilere, sivil toplum örgütlerine teşekkür ederek başladı. Türkel gençlere özellikle teşekkür etti, "onlar bizim kardeşlerimiz, onları hiçbir zaman unutmayacağız" dedi. KESK, DİSK ve KAMU-SEN'e de teşekkür etti.

Türkel şöyle konuştu:

BUNDAN SONRA NE OLACAK?

"Saat 13'te çadırları kaldıracağız. Saat 15 itirabiyle eyleme 20 gün ara vereceğiz. 1 Nisan'da 1000 TEKEL işçisi arkadaşımızla burada olacağız ve 1 gece burada kalacağız. Ertesi gün de Türkiye'nin her yerinde her türlü eylemi serbest bırakacağız.

HÜKÜMETİN HİÇBİR ÜYESİNİ RAHAT BIRAKMAYACAĞIZ

Hükümet bu süreyi iyi kullansın. Çünkü hiçbir hükümet üyesinin sokakta rahat gezmesine izin vermeyeceğiz. Adam gibi demokrasi mücadelesi veriyoruz. 26 Mayıs'taki genel grev de dahil her türlü mücadele kullanılacaktır.

HÜKÜMET FIRSATI İYİ KULLANSIN

Hükümete diyoruz ki fırsatı iyi kullanın. Danıştaya yargıya, hakimlere bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Anlaşılan o ki hükümet yargıya o yüzden kızıyor.

ÖZELLEŞTİRME BİR YALANDIR, TALANDIR

Özelleştirmeler Türkiye'de Özalizm'le başladı. Halkımız aldatıldı, gün geldi gördük ki özelleştirmeler bir yağmaya dönüştü. O dönemden bu zamana ben daha fazla özelleştirme yapacağım diyen tüm siyasi partilerin bu talanda payı vardı. Özelleştirme bir yalandır, bir talandır bu ortaya çıkmıştır.

BAŞBAKAN BİZE BAŞKA KONUŞMUŞTU
Sayın Başbakan ilk kez ve son kez bu çatı altına geldiğinde "sigara fabrikaları bitecek" demiştik. Başbakan "olur mu, biz o zaman önlemlerini alırız. Biz önlem alırsak siz özelleştirmeye karşı çıkar mısınız?" demişti. "Önlem alın ozaman sorun" demiştik. Başbakan daha sonra basın karşısına çıkıp "Türk-iş de benim gibi düşünüyor" deyip olayı saptırmıştı.

BİZE 40 KATIR MI 40 SATIR MI DEDİLER
Şu anda fabrikalar kapandı, yok... Ve bize 4-C bize dayatıldı. Bizi sokaktaki işsizlerle terbiye etmeye çalıştılar. Bize 40 katır mı, 40 satır mı? dediler.
 
AKP'Yİ ZİYARETE GİTTİK BİZİ PANZERLERLE KARŞILADILAR
Biz yola çıktığımızda dönüş biletimizi almamıştık. Çözmeden gelmeyeceğiz demiştik. İlk kez bir siyasi partiyi ziyarete gittiğimizde tanklarla, çevik kuvvetle karşılaştık. Sanki düşman gelmiş gibi olağanüstü güvenlik önlemleri alınmıştı. Bu tarihte ilk kez oldu. Bizden 50 kişiyle görüşüp bizi memleketimize geri gönderebilirlerdi ama yapmadılar bizi orada sabahlamak zorunda bıraktılar.
 
ÖNCE BİZİ ABDİ İPEKÇİ'YE YERLEŞTİRİP SONRA BİBER GAZI SIKTILAR
Bizi Abdi İpekçi'ye yerleştirdiler. Sonra bizi oradan çıkarmak için gazı, suyu sıkan da devlet oldu. Bunu tarih unutmayacak.
TÜRK-İŞ İŞÇİNİN TAPULU MALIDIR
Sonra Konfederasyonumuzun önüne geldik. Türk iş işçilerin evidir, tapulu malıdır. Her başı sıkışan da buraya gelmelidir. Ve TEKEL işsiçi deburaya geldi. Geldi ama bazı sendikalar niye geldi? dedi. Bunu unutmayacağız.
EYLEMİMİZ GANDİ MODELİYDİ
Biz eylemlerimize "Gandi modeli" dedik. Kırmayacağız, dökmeyeceğiz, bir çiçeğin sapına zarar gelmesine izin vermeyeceğiz. Kendi canımıza kast edercesine bu mücadeleyi onurlu bir şekilde vereceğiz dedik. Türkiyenin her yerinden, Lazı, çerkezi, kürdü, süryanisi, arabı, kolkola mücadele verdik. Bizden önce Türkiye açılımı konuşuyordu. Ama o ayrışacak denen insanın burada 80 gün boyunca nasıl birbirini incitmeden mücadele ettiklerini gördüler. Biz bu kardeşliği Türkiye'ye armağan ediyoruz.

SİZE O FABRİKALARI YOK PAHASINA SATTIRIRLAR MIYDI?
 
NEDEN İSTİFA ETTİ?

DİSK Genel Sekreterliği'nden istifasına da şöyle açıklık getirdi: "Biliyorsunuz, konfederasyonumun genel sekreterliğinden istifa ettim. Bunun nedenini bugün açıklayacağımı söyledim. Bu mücadele içinde zaman zaman yalnız kaldık, görmezden gelindik. Eğer bize destek veren Ankara halkı ve gençler olmasaydı, herhalde TEK Gıda iş sendikası ve TEKEL işçisi olarak bu mücadeleyi veremezdik" dedi...

Hükümet, 31 Ocak itibariyle sözleşmemizi feshederek bize haydi güle güle dedi. Kamuoyuna sordu siz o şirketin sahibi olsaydınız bu paraları verir miydiniz? Başbakana sorarlar size o fabrikaları yok pahasına sattırırlar mıydı?

SENDİKA YÖNETİCİLERİ SINIFTA KALDI
Anayasaya göre grev suç değildir. Biz de 6 konfederasyonun aldığı karar sonucunda 4 şubatta eylem yapmaya karar verdik. Ve daha imza kurumadan vazgeçenleri gördük.
 
Konfederasyonumuza bağlı birkaç sendika hariç, bu mücadelede sendika yöneticileri sınıfta kalmıştır. Bu mücadelenin başarısızlığa uğraması için şubelerine talimat veren sendikalar biliyoruz.
125 BİN İŞÇİ DAHA 4C'Lİ YAPILACAK
Biz biliyoruz ki TEKEL işçisi bu mücadeleyi kaybederse tam 125 bin işçiyi daha 4C'ye mahkum olacaklar. O sendika yöneticilerine de çağrı yapıyoruz. Kendilerine çeki düzen versinler, işçilerine sahip çıksınlar.
Günün Önemli Haberleri