İşte tehlikeyi gösteren sözler:
Abone olTrabzon'da Rahip Santoro’yu öldürdüğü suçlamasıyla yakalanan O.A.’nın bir okul arkadaşının söylediği o korkunç sözler Türkiye'nin içindeki tehlikeyi anlatıyor!
Rahip Santoro’yu öldürdüğü suçlamasıyla yakalanan O.A.’nın
Karadeniz’i yüksek tepelerden gören köyü, sessizliğe gömülmüş. Kış
aylarında çok az insan yaşıyor Düzlük Köyü’nde. İlk karşılaştığımız
kişi de O.A.’nın akrabalarından biri olan 70’li yaşlardaki Mehmet
Akdin. Kötü haberi televizyonlardan duymuş, hálá şaşkındı. İlk
sözü, kendine özgü şivesiyle, "Papazla ne işi var onun? Niye vurdu
onu?" diye sormak oldu. Başını sallayıp kendi kendine söylendi
durdu. "Nasıl yaptı yaaa? Yapan cezasını çeker."
Mehmet Akdin’in mantığı almıyordu cinayeti. O.A’nın yakalandığı ilk
anda polislere "Danimarka’daki karikatürlere kızdığım için yaptım.
Dinimize saldırıyorlar. Onun için bireysel tepkimi gösterdim"
dediğinden habersizdi. O.A. böyle açıklamıştı cinayetin
nedenini.
Mehmet Akdin biraz rahatladıktan sonra konuşmaya başlayabildik.
"Amcaoğullarındanım" diye tanıttı kendini. "Şıhoğulları"
sülalesinden geldiğini söyledi, O.A’nın iki amcasının evlerini
gösterdi; dedesi Hüseyin Akdin’in mezarının da köyde olduğunu
anlattı. Mehmet Akdin, O.A’yı pek görmemişti:
BABASI İKİ EŞLİ
"O.’nun babası üç kardeşin en büyüğü. Diş teknisyenliği yapar.
Diplomasız, kaçak çalışır. Onun için oradan oraya göçer Çingenler
gibi. İki kere evlendi, birinci karısı Vezirköprü’den, ikinci
karısı da Beşikdüzü’nden. Büyük oğlu bir Rus kadınla evlendi.
Beşikdüzü’nde dururlar, orada evleri vardı. Onu kiraya verdiler.
Şimdi Trabzondalar. İki kardeşi Ali ve Yusuf da Trabzon’da,
kuyumculuk yapıyorlar. Onların burada evleri var, onlar gelir
gider. Ama Muharrem pek gelmez, O.’yu da görmedim."
Akrabaları Mehmet Akdin O.’yu köyde görmediğini söylüyordu. Ancak
köy muhtarı Hasan Eyüboğlu ise nadir de olsa küçükken babasıyla
birlikte köye geldiğini söylüyordu. "Muharrem, yazları fındık
zamanı gelir. İki eşlidir" dedi. 60 yaşlarında olan Muharrem A. iki
eşli ve haftanın günlerini iki eşi arasında paylaştırıyor. İlk eşi
Necmiye’den üç kız, üç de erkek çocuğu olmuş. O.A. da bu
çocuklardan biri. İkinci eşinin adı ise Tülin. Bu eşinden de iki
çocuğu olmuş. İki eşi de ev hanımı. Necmiye hanımın bir özelliği de
AKP kadın kollarında çalışması.
KADİRİ DERGAHI
Yaz aylarında nüfusu 300’e yaklaşan ve tek geçim kaynağı fındık
olan Vakfıkebir İlçesi’nin bu minik köyünün 167 seçmeni var. Son
seçimlerde en çok oy AKP’ye çıkmış. İkinci durumdaki parti DYP.
Diğer oylar bütün partilere dağılmış. Köyün civarda tanınmasına
neden olan en önemli özelliği bir dergahın bulunması. Özel günlerde
çevre ilçeler ve köylerden de gelenlerle birlikte 200-300 kişinin
katıldığı ayinler yapılan dergahın kapısındaki tabelada "Kadiri
şeyhi Hacı Hafız Osman Nuri Yıldız Baba Dergahı Kabadağ Camii"
yazıyor. Tabelanın alt satırı ise bir uyarı içeriyor; "Varlığını
bırak da gel."
SAKINCALI DÜŞÜNCE
O.A’nın birinci sınıfa kayıtlı olduğu fakat pek devam etmediği
Trabzon’daki Fatih Lisesi’nde konuştuğum öğrencileri duyunca
üzüldüm. Bir erkek öğrenci bu kadar çok gazeteci, televizyoncu
görmekten şaşkındı, önce "Böyle ilgi göreceğimi bilsem ben
öldürürdüm papazı" dedi. Maalesef gencecik çocuklar böyle
düşünüyorlar burada.
Haber-yorum : Faruk BİLDİRİCİ
Kaynak :
www.hurriyet.com.tr