İşte Meryem Uzerli'nin bomba itirafları
Abone ol3 aylık hamile olan Muhteşem Yüzyıl'ın Hürrem'i Türkiye'den neden ve nasıl kaçtığını anlattı.
İNTERNETHABER -
Muhteşem Yüzyıl'daki Hürrem
karateriyle tanınan Meryem Uzerli Berlin'de
Hürriyet yazarı Ayşe Arman'la
biraraya
Diziden ayrılışı, tükenmişlik sendromu, hamileliği üzerine
birbirinden çarpıcı açıklamalar yapan Uzerli hem okurları hem de
Ayşe Arman'ı şaşırttı.
BEN SALAK AMA İYİ KALPLİYİM! BUNU BAŞLIK YAPAR
MISIN?
Uzerli'nin sadeliği ve doğallığı üzerine uzun bir giriş yapan Ayşe
Arman ilginç anektorlar paylaştı. Arman, Uzerli'nin “Ben
salağım ama iyi kalpliyim! Gerçek bu... Bunu başlık yapar
mısın?” sorusunu “Yapmam, ama sen çok
tatlısın!” diye yanıtladığını yazarken çarpıcı bir
gözlemde bulundu:
...Kimse alınmasın, bak kendimi de dahil ediyorum, bizim
kadar “çakal” değil. Daha saf. Daha açık sözlü. Daha
hesapsız. Gerçekten öyle.
UZERLİ DİZİDEN VE TÜRKİYE'DEN NEDEN KAÇTI?
Ayşe Arman röportajın Pazar günü devam edeceğini belirtirken
Uzerli'nin Muhteşem Yüzyıl'dan apar topar kaçışına dair çarpıcı
açıklamalar almayı başardı. İşte Meryem Uzerli'nin Muhteşem
Yüzyıl macerasına dair anlattıkları:
MUHTEŞEM YÜZYIL HAYATIMI DEĞİŞTİRDİ
Bu dizi benim hayatımı değiştirdi. Muhteşem Yüzyıl için bana inanan
Timur Savcı ve Meral Okay’a hep teşekkür ettim. Meral öldükten
sonra onu rüyalarımda gördüm ve hep “Keşke burada olsan” dedim.
BANA İNANDILAR
Bir arkadaşım “Bir dizi için birini arıyorlar” dedi, bir ‘showreel’
yaptım gönderdim, beni çağırdılar, Timur ve Meral’le görüştüm.
Onlar bu rolün üstesinden gelebileceğime inandılar. Bana
güvendiler. Ve her şey böyle başladı.
BİR MAKİNE GİBİ SETE GİTTİM GELDİM
Ama her şey çok çabuk oldu. Türkiye’ye ara ara gelip gidiyordum ama
sürekli orada yaşamak... Uffff... Korktum. Ama geldim. Bir makine
gibi sete gittim, geldim. Otel-iş, otel-iş, arkadaşım da yoktu
fazla.
ANCAK ÜÇ YIL DİRENEBİLDİM
Aslında şartlarım çok iyiydi. İyi bir otelde kalıyordum, arabayla
alınıp bırakılıyordum, asistanım vardı, diyalekt koçum ve
tercümanım da. Ama zordu Türkçe oynamak. Osmanlıca bazı kelimeleri
ezber yapmak daha da zordu. Daha bir sürü zorluk yaşadım,
anlatacağım. Üç yıl direnebildim. Ne var ki, ben bu kadar
sevildiğimi, bu kadar çok özleneceğimi hiç bilmiyordum.
NE EKİP NE ÇOK ÇALIŞMAK NE DE PARAYLA İLGİLİ BİR
MESELE
Evet, zorluklar hep vardı ama temelde bu ne ekip ne çok çalışmak ne
de para ile ilgili bir meseleydi. Ben Türkiye’deki en iyi, en
konforlu dizi setlerinden birinde çalıştım. Bütün tanıştığım
insanlar bana bunu söyledi, bence de doğru. Gerçi benim daha önce
böyle uzun bir set tecrübem olmamıştı. Evimin dışında,
arkadaşlarımdan ve güvendiğim insanlardan uzakta yaşamanın bu kadar
zor olacağını bilmiyordum.
HER ŞEY DAYANILMAZ HALE GELDİ VE BEN KAÇTIM
En sonunda, bir dolu başka sebeplerden dolayı -bütün detaylarıyla
anlatacağım sonra dayanılmaz hale geldi ve kaçtım. Acayip bir
zamandı, tam nerede, hata nasıl oldu artık daha iyi görebiliyorum.
Bunları da anlatacağım. Benim de hatalı olduğum şeyler var.
Demiyorum ki ben suçsuzum. Ama o sürecin içindeyken göremedim.
Şimdi bir kuş gibi üzerinde uçuyorum ve görebiliyorum.
HEPİNİZDEN TEK TEK ÖZÜR DİLİYORUM
Şimdi, en başta Timur Savcı olmak üzere, Muhteşem Yüzyıl’daki tüm
oyuncu ve ekip arkadaşlarımdan tek tek özür dilemek istiyorum ve
onlara sevgimi gönderiyorum. Ve tabii ki bütün Muhteşem Yüzyıl
seyircisine. Bu deneyim için hepinize teşekkür ediyorum.
TİMUR SAVCI YA DA EKİP BANA KÖTÜLÜK YAPMADI
Kaçışımdan sonraki haberleri okumamaya çalıştım. Almanya’daki
doktorum yasakladı ama biliyorum ki hiçbir taraf konuşmadı ve
açıklama yapmadı, beni herkes korudu. Çıkan haberlerin hiçbiri
doğru değildi. Benim adıma yapılan açıklama da. Timur Savcı ya da
ekip bana kötülük yapmadı. Haksızlık da yapmadı. Biz, her ne kadar
çok yoğun çalışıyor olsak da, bir aile gibiydik. Ve güzel bir dizi
yaptık.
HAYATIMI KURTARMAK İÇİN KAÇMAK ZORUNDA KALDIM
Vahide’yi çok seviyorum. Benim Hürrem’in olgun yaşlarını
oynamayacağımı ta en başından Meral söylemişti zaten. Ben çok az
oynayıp devredecektim Hürrem’i yeni sezonda. Ama işte dayanamadım
kaçtım. Sonuçta Muhteşem’i bırakamazdım. Ama her şey üst üste geldi
ki, kendimi kurtarmam lazımdı. Çok çok derin bir uçuruma
yuvarlandım. Kendimi, hayatımı kurtarmak için kaçmak zorunda
kaldım...
Röportajın tamamı için