İstanbul'da Yaşar Kemal sempozyumu başladı

Abone ol

Yaşar Kemal'in ölümünün 1'inci yılında Galatasaray Üniversitesi, Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık, Fransız Kültür Merkezi ve Fransız Büyükelçiliği iş birliğiyle düzenlenen “Yaşar Kemal: İnsanı, Toplumu, Dünyayı Kucaklamak” sempozyumu başladı.

Galatasaray Üniversitesi'nde gerçekleşen sempozyum açılışında konuşan Galatasaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ertuğrul Karsak, Türk edebiyatının dünya çapında ustalarından Yaşar Kemal’i, "Yaşar Kemal: İnsanı, Toplumu, Dünyayı Kucaklamak" sempozyumunda, Türk ve Fransız dostlarıyla anmak için üniversitede bir araya toplandıklarını söyledi.

Karsak, Yaşar Kemal’in romancılığı kadar gazeteciliğinin ve röportajlarının da önemli olduğuna dikkati çekerek, Anadolu’nun her yöresine giderek yaptığı röportajlarında insanı ve doğayı daha yakından tanıttığını dile getirdi.

Yapıtlarının bir çok dile çevirisi yapılan Yaşar Kemal'in, ulusal ve uluslararası bir çok ödülünde sahip olduğunu vurgulayan Karsak, şunları anlattı:

"Fransa Yaşar Kemal’i ilk keşfeden ülkelerden biridir. Romanlarının çoğu Fransızcaya çevrilmiştir. Bu sempozyum kapsamında Yaşar Kemal’in Fransızcaya çevrilen eserlerinin kapaklarından oluşan bir sergi Espace Francophone'da 4 Mart’a kadar sergilenecektir. Yazarımızın Fransa’ya yakınlığı ve üniversitemizin Fransa ile olan işbirliğinden ötürü aramızdan ayrılışının birinci yılında Türk ve Fransız dostlarıyla birlikte anmak istedik."

"BEN BEŞ YAŞINDAYKEN DARBE OLDU"

Sempozyumda düzenlenen "Toplumsal Sorumluluk ve Edebiyat" başlıklı panelde konuşan şair, yazar Murathan Mungan da, konuşmasını oturum başlığının çağrıştırdığı şeyler üzerinden bir çerçeve çizerek yapacağını ve temel kavramının toplumsal sorumluluk olacağını ifade etti.

Mungan, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:

"Ben beş yaşındayken 27 Mayıs 1960 askeri darbesi oldu, ben 15 yaşımdayken 12 Mart 1971 askeri darbesi oldu, ben 25 yaşımdayken 12 Eylül 1980 askeri darbesi oldu. Gençliği, toyluğu, yeni yetmeliği askeri darbelerle, kitap yasaklarıyla, kitap toplatmalarıyla, düşünce özgürlüğüne getirilen her tür kısıtlamayla geçmiş bir kuşağın temsilcisi olarak, demokrat, sosyalist, kominist, anarşist olmaya çalıştım."

"UCUZ SİYASİ HEREKETLERİ TATMİN EDECEK BİR YAZAR OLMADIĞI İÇİN NOBEL ALAMADI"

Sempozyuma dinleyici olarak katılan tarihçi yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı ise, AA muhabirine yaptığı açıklamada Fransız kültürü açısından bakıldığında sempozyumun gerekli olduğunu ifade ederek, şu yorumu yaptı:

"Fransa Yaşar Kemal'le ilgileniyor. Yaşar Kemal artık Türkiye'de bulunmayan bir yazar tipi. Gözlemi çok önemlidir, onun 1940'lı yılları anlattığı "Bu Diyar Baştan Başa" kitabı az okunuyor, nefis bir kitaptır, yeni bir baskısını bile görmüyorum. Türkler de okumayı bilmiyor Yaşar Kemal'i. İlginç bir şey, tercümelerinde de maalesef eşi Tilda Gökçeli ve Münevver Andaç'ın dışında eserlerinin iyi çevrildiği kanısında değilim. Çok da zor zaten. Metinleri ve çalışmaları görüyorum. Yaşar Kemal edebiyat, kültür yapıyor, bugünkü medyanın ve ucuz siyasi hareketleri tatmin edecek bir yazar değil, onlar için önceliği yok ve bu yüzden de Nobel alamadı, çok açık."

Gün boyu "Gazetecilik ve Edebiyat", "Doğa, Kadın ve Kültürel Haklar" ve "Yaşar Kemal'in Dostları: İzler, İzlenimler, Anılar" adlı üç oturum gerçekleştirilecek.

Sempozyum kapsamında düzenlenen "Ara Güler'in Yaşar Kemal Fotoğrafları" sergisi Beşiktaş Belediyesi Fulya Kültür Merkezi'nde, "Bu Diyar Baştan Başa" sergisi Kampüs Tüneli'nde ve "Yaşar Kemal’in Fransa’da Yayımlanan Eserlerinin Kapakları" sergisi Yiğit Okur Kampüsü’nde yer alan Espace Francophone’da 4 Mart'a kadar görülebilecek.

Günün Önemli Haberleri