İstanbul dünya kenti olma yolunda
Abone olDevlet Bakanı Hayati Yazıcı, İstanbul'a dünya kenti olarak konumlandırmak istediklerini söyledi.
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, ''Hükümet olarak hedefimiz,
İstanbul'u güçlü bir kültürel endüstrileşmeyle kuşatarak, dünya
kentleri arasında yeniden konumlandırmaktır'' dedi.
Yazıcı, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti
etkinlikleri kapsamında düzenlenen ''Kültür Yönetişiminde
Yeni Yaklaşımlar Sempozyumu''nun kapanış oturumunda
yaptığı konuşmada, İstanbul'un Avrupa Kültür Başkenti olması
sürecinin, kültür konusunda daha derinlikli daha titiz çalışmalar
sürdürmelerine fırsat sağladığını, bu süreçte hem Avrupa Birliği
geneli hem de Türkiye'deki kültür politikalarını gözden geçirme
fırsatı bulduklarını söyledi.
''YENİ DÜNYAYI ANLAMAK İÇİN...''
Bakan Yazıcı, dünya hızla değişirken eski kavramların ve
yaklaşımların, niteliklerini ve işlevlerini yitirdiklerini
belirterek, ''Karşı karşıya olduğumuz yeni dünyayı anlamak için
yeni kavramlarla düşünmemiz kaçınılmaz olmuştur. Eskiden tarım,
sanayi ve bilgi toplumundan söz ediyorduk. Bugün ise 21. yüzyılın
küreselleşen dünyasında, yaratıcılık kavramı öne çıkıyor.
Yaşadığımız şehri ve bütün dünyayı farklı kılacak olan özelliğin
yaratıcılık olduğunu görüyor ve anlamış bulunuyoruz. İçinde
bulunduğumuz çağı yakalamak için yaratıcı endüstrilerden, yaratıcı
kentlerden ve yaratıcı ekonomilerden söz ediyoruz. Bu şekilde
kültür ve sanat, toplumların hayatında daha büyük önem kazanıyor''
dedi.
Eskiden sadece toplumun seçkin kesimlerinin ilgi alanına girdiği
düşünülen sanatın, bugün toplumu kaynaştıran, birleştiren bir unsur
olduğunu söyleyen Yazıcı, sözlerine şöyle devam etti:
''Kültür ve sanatın artan bu önemini istatistiklerde de açık bir
şekilde gözlemliyoruz. İstatistikler sıradan bir turistin 1
dolarlık getirisine karşılık, kültür turistinin 13 dolarlık
getirisi olduğunu söylüyor. Son 5 yılda AB ülkelerindeki toplam
istihdamın yüzde 8'inin yaratıcı endüstriler alanında oluğunu
görüyoruz. Böyle olunca kültür ve sanat alt yapımızı, kültür
politikalarımızı sürekli olarak yeniden gözden geçirmek zorundayız.
Hele ki Avrupa'nın en genç ve dinamik nüfusuna sahip olan
ülkemizdeki yaratıcı enerjiyi çıkaracak ortamı hazırlamak daha da
büyük önem taşıyor ve İstanbul'un 2010 yılında AB Kültür Başkenti
olması, bu konulara daha da özenle eğilmemizi kaçınılmaz
kılıyor.''
İstanbul'un, AB'ye aday bir ülkenin kenti olarak 2010 yılında
Avrupa Kültür Başkenti sıfatını kazandığını belirten Yazıcı, ''Bu
sıfatla beraber bizler elde edilen bu fırsatı, İstanbul'u yeni bir
kentsel kalkınma stratejisiyle geliştirmek ve dünyada önde gelen
şehirler arasında hak ettiği yere ulaşmasına katkı sağlamak olarak
gördük'' dedi.
Bakan Yazıcı, ''Hükümet olarak hedefimiz, İstanbul'u güçlü bir
kültürel endüstrileşmeyle kuşatarak, dünya kentleri arasında
yeniden konumlandırmaktır. İstanbul'da gerçekleştirilmek istenen
yaratıcı kültür çalışmalarını bundan böyle daha planlı, ince ve
doğru stratejilerle, global bir tasarıma uygun şekilde tanımlama
gereğini duyuyoruz'' diye konuştu.