Allah akıl versin, izan versin diye dua ediyorum da
imandan yoksun bir kimsede bu özellikleri aramak da akıl işi
değildir.
PKK sözüm ona Kürdistan İşçi Partisiydi gel gör ki
defalarca işçileri öldürmüş son günlerde aynı suçu işlemeye devam
ediyor.
Herhalde dünyada el emeği, alın teri kadar başka
önemli bir şey yoktur ki Peygamberimiz aleyhisselam “işçinin alın
teri kurumadan ücretini ödeyiniz” buyurmaktadır.
Bir işçi çoluk çocuğunun rızkı için çalışıyor,
herkesin işini kolaylaştırması lazımken hak hukuktan bahseden bir
örgüt onlara ateş ediyor, onları öldürüyor.
Aslında bu örgütü sorgulamaya gerek yok, çünkü ismi
semboliktir ve uluslararası emperyalist emellere hizmet eden bir
örgüttür. Benim sitemim bu tür saldırıların arkasında duran zavallı
kimseleredir.
Devlet saldırınca eleman ediyorlar,
PKK saldırınca sus-pus kalıyorlar.
Bazı yetersiz kimseler de bunlar T.C.’nin, AKP’nin
ajanları diye bu saldırılara kılıf uyduruyorlar, dilleri kurusun
insanda zerre kadar vicdan olsa böyle bir gerekçe söyler mi?
İnsanlık bu mudur?
Ülkemizde bölgemizde bin bir sıkıntı oluşturan bu
örgüt, 20-30 yıl önceki taktiğine döndü.
Bölge insanı artık bu tür korkuları üzerinden atmış.
Eğer örgütün derdi halk üzerinde korku havasını oluşturmak ise
sakın kendini aldatmasın artık kimse bu tür saldırılardan
korkmaz.
Halk her geçen gün örgütten daha da uzaklaşıyor ve
tarihin sayfalarında örgütün dosyası kabarıyor.
Dünya projesinin hamalları ve taraftarlı durumunda
olan sinsi ve açık herifler hariç, kimsenin bu örgüte “aferin”
diyeceği yok, bilmekte fayda var.
Bazıları da PKK yapılan eleştirileri HDP’ye oradan da
dolaylı olarak Kürtlere yapılmış gibi değerlendiriyor, bu da başka
bir handikap. HDP’ye “bir umut” mantığıyla Anadolu insanı destek
verdi, adamlar Meclise, hoş gidip boş döndüler, halk ne yapsın?
Milyonlarca vatandaş verdiği desteği geri çekti. Her geçen gün
oyları düşüyor, siyaset böyle bir şey; “İnandırıcı düzeyde bir umut
uyandırırsanız halk size neden oy vermesin, işe gidip iş
yapmazsanız size niye oy versin?” Değil mi?
Ayak üstü üretilmiş yalanlarla avunan ve avutan
kimseler hariç Kürtler biliyor ki çözüm sürecinde devlet imkan
verdi, fırsat verdi, sağduyulu anne babalarının hatırı için PKK
militanlarından suç işlememiş kimseleri hayata kazandırmak dahi
istedi.
Bunun iki şartı vardı ülke dışına çıkacaktılar ve
silahsızlanma kararı alacaklardı. Bunu yapmadılar ve taraf olarak
hem Devlete hem İmralı’ya yanlış yaptılar.
Bu durum örgütün güvenirliğini zedeledi, artık bu
oluşumla masaya oturulamazdı ve devlet silahlı mücadele tarzında
savunma modundan çıktı saldırı moduna girdi.
Bizim gibi insan hakları aktivistlerinin de
söyleyeceği bir söz artık kalmadı. Çünkü devlet bizim dediğimiz
hizaya geldi, ama karşı taraf bizi mahcup Özellikle savaşma
taktiğini Hendek/barikat mücadelesine çevirerek savaşı şehirlere
taşıdıktan sonra işler çok değişti barışçıl insanların umudu ters
yüz oldu.
Ortada kalan örgüt isim olarak Kürdistan İşçi Partisi
adını aldığı halde işçileri öldürmeye başladı.
Valla bunlar hava cıva artıp artık bölge halkını
yanına taşıyamazlar herkes bilsin!
Benden söylemesi…