İrtica yok ama GÜLEN VAR!

İrtica tartışmalarının yoğunlaştığı bir dönemde ortaya çıkan Cübbeli Ahmet Hoca'nın görüntüleri, tarikatları bir kez daha gündeme taşıdı. İsmailağa cemaatinin yanı sıra, diğer tarikat grupları da mercek altında.

"İsmailağa cemaati" gibi "eksantrik" gruplar irticayı yaymak açısından tehlikeli değil. Asıl tehlike iyi örgütlenen ve yönetimi hedefleyen tarikatlar... Bu tespitleri yapan Sabah'ın Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı. Altaylı'ya göre Türkiye'de . 

Türkiye'de bin yıldır irtica tehdidinin var olmadığını savunan Altaylı, şu noktaya dikkat çekiyor; "Ortalıkta bir irtica tehlikesi yok fakat "din eksenli" bazı grupların Türkiye'de "fazlaca" etkin olma tehlikesi var.
Kastettiğim, "İsmailağa cemaati" gibi "eksantrik" gruplar değil.
Çok daha "sofistike", çok daha "iyi örgütlü" ve maddi açıdan çok daha "güçlü" gruplar. Bunların arasında ilk sırada yer alan ise Fethullah Gülen Cemaati. Bu cemaatin faaliyetleri oldukça kafa karıştırıcı.
Kendi dinini yaşamak, kendi meşrebince varolmak isteyen bir grup gibi davranmıyorlar. Sürekli ve güçlü bir etkinlik peşindeler."

AMAÇLARI "MASUMANE" DEĞİL

Gülen cemaatinin Türkiye'nin temel kurumlarına girmeyi hedeflediğini savunan Fatih Altaylı, polis teşkilatında bu emellerine ulaştıklarına dikkat çekiyor. Altaylı'nın tehlikeyle ilgili tespiti de şöyle; "Sıkı bir biçimde kök salıyorlar.
Orduya sızma girişimleri herkesin bildiği bir gerçek. Her yıl askeri okullardan ve ordu kademelerinden "Şura" kararlarıyla atılanların büyük bölümünü bu cemaatin adamları oluşturuyor. Ben bu faaliyetlerin anlamını ve amacını "masumane" bulamıyorum. Bu nedenle Türkiye'de irtica tehlikesi görmüyorum. Ama "Gülen tehlikesi" görüyorum. "