İlaçta 16 yıllık derin vurgun
Abone olİthal ilaçlarda büyük vurgun ortaya çıktı. Sağlık Bakanlığı'nın fiyat belirlemedeki usûlsüzlükleri nedeniyle devletin katrilyonlarca lira zarara uğratıldığı ortaya çıktı.
Başbakanlık Teftiş Kurulu, Roche firmasının "Neocecormon" kanser
ilacı için başlattığı soruşturmayı sürdürürken, ithal ilaçlarda
yıllardır devam eden büyük vurgunu ortaya çıkardı. Müfettişler,
1985-2001 yılları arasında Sağlık Bakanlığı'nın fiyat belirlemedeki
usulsuzlükleri nedeniyle devletin sürekli zarar ettirildiğini,
devletin 16 yılda ithal ilaçlardaki zararının 16 katrilyon lirayı
bulabileceğini belirttiler.
Raporda, ilaç vurgunun "yüksek fiyatlandırma, referans ülke tespit
eksikliği, döviz kuru ve firmaların beyanı esas alınarak fiyat
verilmesi" gibi 4 konudaki usulsüzlük yoluyla gerçekleştirildiğine
dikkat çekildi. Raporda ayrıca, Roche'un piyasada tekel oluşturmak
ve ihalelere fesat karıştırmak için birçok özel ve resmi kurum için
harcama yaptığı belirtildi. Neocormon kanser ilacında 8 trilyon 311
milyar 190 milyon lira haksız kazanç sağlandığı tespit edilirken,
bu ilaç fiyatının belirlenmesinde referans ülke kriteninin eksik
olarak verilmesinin zarara yolaçtığı kaydedildi.
63 sayfalık tarihî rapor
Roche firmasının Neorecormon kanser ilacının yüksek fiyatla
piyasaya sürülmesi ile ilgili olarak BTK'nın yaptığı inceleme
sonunda hazırlanan raporda ilginç tespitlere yer verildi.
Başbakanlık Başmüfettişi Mehmet Kılınçer'in başkanlığında 6 kişilik
heyetin hazırladığı 63 sayfalık raporda, 1985- 2001 yılları
arasında "mevzuata aykırı yapılan uygulamalar" yoluyla ithal ilaç
alımlarındaki vurguna dikkat çekildi. Raporda, Sağlık Bakanlığı'nın
fiyat belirlemelerde hatalar yaptığı, 16-17 yıllık süre içinde
devletin ilaç firmalarına bu nedenle haksız ödemeler yaptığı
belirtildi.
Zarar 16 katrilyon lira
Bu dönemle ilgili yeterli kayıt ve veri olmadığı için kamu
zararının kesin olarak hesaplanamadığı belirtilirken, müfettişler,
devletin 16 yıldaki zararının 16 katrilyon liranın altında
olmayacağını tahmin ediyor. Raporda, "Bu rakam, bizim yaptığımız
araştırmalar sonucunda devletin kasasından çıkan haksız ödemelerin
tahmini olarak en düşük rakamıdır. Bu rakam 25 katrilyona kadar
çıkabilir. Ancak bu konuda yeterli kanıt yok. Ayrıca 26 Nisan 2001
tarihine kadar da yapılacak cezai işlem maalesef yok" denildi.
Raporda, bu dönemle ilgili cezai işlem yapılamayacağının tespiti de
geçmiş dönemdeki soruşturma ve mahkeme kararlarına
dayandırıldı.
Raporda, ilaç alımlarıyla ilgili soruşturmanın Roche firmasıyla
sınırlı tutulmaması, piyasada bulunan 6 bin yerli ve yabancı ilaç
fiyatlarının tek tek kontrol edilmesi önerildi. Piyasada yıllık
ortalama 7-8 katrilyon liralık ilaç tüketimi olduğuna dikkat
çekilerek, devletin zararının kesin olarak ispat edilmesi istendi.
Tüm ilaç kayıtlarının tam olarak tutulması için "İlaç Bilgi Bankası
ve Ulusal İlaç Bilgi Ağı"nın oluşturulmasının zorunluluğu
vurgulandı. Sağlık Bakanlığı'nın fiyat belirlemede beyan usulunu
esas almasının yanlış olduğu, ayrıca bu konunun Sağlık Bakanlığı
Teftiş Kurulu tarafından derinlemesine incelenmesi gerektiği
kaydedildi.
Roche'un kâr oyunu
Raporda, Roche firması hakkındaki iddialar da ayrıntılı olarak
araştırıldı ve şu tespitlere yer verildi:
Firma, 5 referans ülkeden aynı ilacın fiyatını Sağlık Bakanlığı'na
bildirmekle yükümlüyken, İtalya ve Portekiz'in fiyatlarını
bildirmedi. Teftiş Kurulu, Sağlık Bakanlığı aracılığı ile bu iki
ülkenin de fiyatlarını öğrendi. Portekiz'te bu ilacın daha önce
referans alınan Yunanistan'a göre daha ucuz olduğu tespit
edildi.
Neorecormon 1000'de ilaç başına 8,46 avro, 2000'de 19,77 avro,
5000'de 48,03 avro fazla kazanç elde edildiği tespit edildi. Buna
göre Roche firmasının 8 trilyon 311 milyar, 190 milyon 898 bin 532
lira haksız kazanç elde ettiği belirlendi.
Ayrıca kararnamenin uygulandığı döviz kuru yerine bir gün önceki
günün Merkez Bankası döviz kurunun esas alınması gerektiği, ancak
bunun firma tarafından yapılmadığı tespit edildi. Böylece ilaç
başına 19 bin liralık ek haksız kazanç elde edildiği
belirlendi.
Ayrıca Beşer Ecza Deposu'nun da aynı ilaçları yüzde 22,22'den yüzde
147'ye varan oranlarda fahiş fiyatlarla sattığı belirtildi. Depocu
karı olan yüzde 7'nin çok üstünde satılan bu ilaçlar sayesinde
haksız kazanç sağlandığı belirlenirken, Roche firmasının depoya
gönderilen ilaçlarda yüksek fiyat göstererek haksız kazanca katkısı
olduğu tespiti yapıldı.
Fiyatlar böyle şişirildi
Başbakanlık Teftiş Kurulu, tüm ithal ilaç fiyatlarının mevzuata
aykırı olarak nasıl yükseltildiğini ayrıntılı olarak tespit etti.
Fiyatların belirlenmesinde, mevzuatta olmamasına rağmen "yüzde
20-22 bilumum- genel masraflar, yüzde 14 ithalatçı karı, yüzde 9
depocu karı, yüzde 25 perakendeci karının konulduğu" tespiti
yapıldı. Bu uygulamanının 2002 yılına kadar devam ettiği ortaya
çıktı. Her kalemdeki oranların, 10 Temmuz 2002 tarih ve 3728 sayılı
bakan oluru ortadan kaldırıldığı, böylece ilaç fiyatlarında yüzde
25 oranında bir indirim sağlandığı, ancak bu tarihe kadar devletin
ilaç firmalarına haksız ödeme yapmaya devam ettiği belirtildi.
Müfettişler ayrıca, ithal ilaçtaki fiyat artışının yanısıra yerli
ilaçta da mevzuatta olmamasına rağmen "iskonto" adı altında bazı
firmalara yüzde 10 fazla ödeme yapıldığını tespit ettiler. Aynı
şekilde bu iskontonun da 2002'de kaldırıldığı ifade edildi.
Cezai işlem yapılamıyor!
BTK raporunda, 2001 yılı öncesine ait ithal ilaç alımındaki
usulsüzlük ve yolsuzlukların cezai işleme tabi olamayacağı
belirtilerek, şu ifadeler yer verildi: "Mevzuatta yeri olmayan söz
konusu yüzde 20-22'lik oran ile ilgili olarak Sağlık Bakanlığı
Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından İlaç ve Eczacılık Genel
Müdürlüğü yetkilileri hakkında yerli, ithal ilaç ruhsatlandırma ve
devirlerindeki fiyatlandırmalarda, 84/8845 sayılı kararnameye uygun
hareket etmedikleri, fiyatların belirlenmesinde, oran kriter sistem
getirmeyerek, keyfi davranarak firmalar arasında ayrım yaptığı
konusunda disiplin soruşturması ve 4483 sayılı yasa gereği ön
inceleme yapıldığı, ön inceleme raporu uyarınca ilgililer hakkında
3 Kasım 2000 gün ve 2000/37301 sayılı takipsizlik kararı verildiği,
bu karara yapılan karşı itirazın Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi
tarafından reddedildiği, konuyla ilgili yargı kararı bulunduğundan
yapılacak bir işlemin olmadığı görülmüştür." Bu uygulamanın 26
Nisan 2001 tarihine kadar sürdüğü belirtilen raporda, bu tarihten
sonra yeni bir düzenlemenin getirilerek, ilaç ve tıbbi malzeme
sektöründe yapılacak usulsuzluk ve yolsuzlukların
cezalandırılabileceği kaydedildi.
Roche, doktorların masrafını karşılamış
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Roche ve SSK yöneticileri
hakkında açılan davaya sunulan belgede, Roche'un doktorların gezi
masraflarını ve bazı firmaların ihtiyaçlarını karşıladığı
belirlendi.
İstanbul Cumhuriyet Savcısı H. Nazmi Okumuş, 3 Mart 2005'de
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Roche ve SSK yöneticileri
hakkında açılan davaya sunduğu belgede, Roche'un yaptığı ilginç
harcama kalemlerine yer verildi:
Dr. Semra Deniz'e ait 9.912.000.000 TL.
SSK Göztepe Hastanesi'ne alet alımı ile ilgili 2.902.095.328
TL.
Kayseri Hilton oteli konaklama ve yemek faturası 3.711.386.84
TL.
Tıbbi derneklere yardım 33.049.260.000 TL.
Voyager dergisi reklam bedeli 26.974.166.340 TL.
Dr. Cüneyt Yüksel'e ait Venedik'deki konaklama bedeli olarak
3.125.140.000 TL.
Doktorların Trabzon toplantısı 15.353.659.680 TL.
Prof. Dr. Yusuf Orhan'a ait Çapa Tıp Fakültesi'ndeki odanın boya
badana ve mefruşat gideri 6.490.000.000 TL.
Monte Carlo'da toplantı konaklama bedeli 15.498.487.099 TL.
Şanlıurfa Devlet Hastanesi'ne alınan USG cihazı için 4.410.000.000
TL.
Adana Numune Hastanesi futbol takımına forma bedeli 395.300.000
TL.
Iğdır Devlet Hastanesi Kardiyoloji uzmanı Dr. Hasan Koca'ya
muayenehanesindeki harcama 2.655.000.000 TL.
Doktorlara alınan kar lastiği, pasta, yemek bedeli, hediye saat
için 1.115.000.000 TL.
SSK Bursa Hastanesi doktoru Halil Tezcan'a alınan steteskop için
190.000.000 TL.
Erzurum Numune Hastanesi doktoru Adnan Bayram'a alınan ultrason
cihazı 8.206.000.000 TL'lik fatura bedeli.
SSK Göztepe Hastanesi'ne bilgisayar 6.683.329.067 TL.
Alsancak Devlet Hastanesi'ne alınan hasta yatağı 5.900.000.000
TL.
Adana Numune Hastanesi'ne alınan bilgisayar 3.040.859.205 TL.
Sungurlu Hastanesi'ne alet 855. 490. 000 TL.
Dr. Nurhan ve Ahmet Akkurt'a ait Hollanda gidiş geliş ve konaklama
bedeli 1.293.833.100 TL.
Haber: Erhan Sever
Kaynak: