İhracatınızı sağlama bağlayın...
Abone olBiruni Labaratuarı'nın sahibi Ömer Güzel "tekstil ihracatında 'Ekoteks' belgesi avantaj sağlayacak" dedi.
Kuruluşunun 20’inci yılını kutlayan Biruni Laboratuvarı, Alman
ortağı Hohenstein'in Almanya'daki testlerinin bir bölümünü de
Türkiye'de yapmaya başladı. Biruni Laboratuvarı Yönetim Kurulu
Başkanı Dr. Ömer Güzel, İstanbul'daki raporlara Hohenstein'ın imza
atmasının kendilerine güveni gösterdiğini söyledi. Klinik
tahlillerin yanısıra endüstriyel analizler de yaptıklarını söyleyen
Ömer Güzel, Türkiye'deki ihracatçı firmaların Avrupa standartlarına
uymadığı takdirde hangi sektörde olursa olsun ihracat
yapamayacağına dikkat çekti. Dr. Ömer Güzel ile ihracattan
laboratuvar hizmetlerine uzanan bir sohbet yaptık. Çevre
endüstriyel analiz laboratuvarında ne tür tahliller yapıyorsunuz? -
Gıda maddeleri üretiminde kalite kontrol analiz, ihraç gıda
ürünlerinde uluslarararası standartlara uygunluk, yemek fabrikaları
ve lokantalarda kalite kontrolü, yem katkı maddeleri kalite kontrol
analizi, mikrobiyolojik incelemeler, zirai ilaç, hormon analizi,
tarımsal ürünlerde vitamin ilaç, boya, antibiyotik vs. analizleri,
atık su arıtılabilirlik çalışmaları, tekstil ve deri ürünlerinde
kimyasal ürün ve boya analizleri, fiziksel testler verdiğimiz
hizmetlerin bir bölümü. Almanlar'ın en büyük tekstil enstitüsü
Hohenstein ile ortak kurduğumuz Hohenstein Ekoteks
laboratuvarlarında da tekstil firmalarına Ekoteks sertifikası
veriyoruz. Ekoteks sertifikası tekstil sektörü için ne ifade
ediyor? - Ekoteks, tekstil ürünlerinin insan sağlığına zarar veren
kimyasalları içermediğini veya zarar vermeyecek oranda içerdiğini
gösteren uluslararası bir belge. Tekstilde kullanılan kimyasallar
insan sağlığı açısından risk oluşturabilir. Çünkü tekstil ürünleri
tenle temas ediyor. Birçok ürünü saatlerce üzerinizde taşıyorsunuz,
üzerinde oturuyorsunuz, dokunuyorsunuz. Neticede gün boyu insanlar
farkında olmasa da terliyor. Tekstil ürünü terle temas edince çok
ciddi reaksiyonlara yol açabiliyor. Ekoteks sertifikası (Öko-Tex
100), ihracatta özellikle tekstil sektörü açısından önemli. Çünkü
tekstilde Avrupa Birliği ülkelerinin kendi yasal zorunlulukları.
Türkiye, bu belgeler ve sertifikalarla tekstilde 2005'te avantaj
yakalayabilir. Türkiye'de ihracatla ilgili analizlere gereken önem
veriliyor mu? - Türkiye'de laboratuvar hizmetlerinin doğru yapılıp
yapılmadığı ancak ihracat sırasında ortaya çıkıyor. Antep fıstığı
gibi gıda ürünlerinde aflotoksin konuları çok hafife alındı. Şu
anda üretici ve ihracatçı perişan. Çünkü Avrupa, bu ürünleri
geçmiştekinden daha sıkı denetliyor. Türkiye'de özellikle ihracatla
ilgili analiz ihtiyaçları gelecekte daha çok artacak. Hangi
sektörde olursa olsun Türkiye'deki üretici firmalar Avrupa
standartlarına uymadığı takdirde ihracat yapamayacak. Peki ne
yapılması gerekiyor? - Her alanda gerçekten ürünümüzün kalitesini
denetleyebileceğimiz, içeriğinde olmaması gereken zararlı maddeleri
kaynağında belirleyebileceğimiz sistem oluşturmamız gerekiyor.
Türkiye'de Tarım ile Sağlık bakanlıklarında bunun yapılabilmesi
doğru çözüm değil. Bakanlık laboratuvarları, hizmetin denetim ve
kontrolünü yapmalı. Hizmet üretmeye başladıklarında olay
karmaşıklaşıyor. Hizmetin denetiminde taraf olan kurumun aynı
zamanda hizmeti vermesi doğru değil. İhracat analizlerini sadece
özel sektör yapsın demiyoruz, ama hizmeti bir başka kamu kuruluşu
ya da vakıflar yapabilir. Bakanlıklar olayın içinde tarafsız hale
getirilmeli. Gıda sektöründe gereken analizler yapılabiliyor mu? -
Türkiye'de gıda konusunda da yanlış izlenimler var. Hormonlu gıda
yanlış bilinen konulardan biri. Oysa hormondan daha kritik olan,
tarım ve böcek ilaçları. Bu ilaçların kalıntılarının insan vücuduna
geçmesi, çok daha tehlikeli. Hormon, bir bitkide bulunması gereken
maddelerden daha fazlasının verilmesi. Ama hiç sözü edilmeyen tarım
ve böcek ilacı kalıntıları direkt olarak insan sağlığını
ilgilendiriyor. Bunların çok iyi kontrol edilmesi ve güvenliğin
sağlanması gerekli. Almanya tahlillerini Türkiye'de yaptırıyor
Biruni Laboratuvarı'nın sektördeki yeri nerede? - Bugün
yurtdışından gelen tahlil taleplerini de karşılayabiliyoruz.
Merkezimiz Almanya'da olmasına rağmen, orada yapılması fizibıl
olmayan bazı testleri Türkiye'de yapıyoruz. Ortağımız Hohenstein
artık danışmanlığa kayıyor, uygulamayı bırakıyor. Biz zaten birçok
yatırımı Türkiye'de olmadığı için zorunlu olarak yapmak zorundayız.
Almanlar da bizim yaptığımız yatırımları bir daha yapmak yerine,
analizi istenen örnekleri bize göndermeyi tercih ediyorlar. Bu da
bizim yaptığımız analiz raporlarına kendi imzalarını atacak kadar
bize güvendiklerini gösteriyor. Yabancılardan talep geldi
endüstriyel analize girdi Çevre Endüstriyel analizine nasıl
girdiniz? - Biruni'yi 1983'te kurduk. İstanbul'da altı şubeyle,
hastalara, çeşitli hastane ve sağlık kuruluşlarına hizmet
veriyoruz. Biyokimya, mikrobiyoloji, bakteriyoloji, hematoloji,
alerji gibi tıbbi analizler yapılıyor. Türkiye'ye gelen yabancı
yatırımcıların, özellikle fast food zincirlerinden gelen gıda ve
analiz taleplerine cevap verebilmek için 1989'da bu alana girdik.
Gıda, su, atık su, ilaç, kozmetik ve benzeri konularda kapsamlı
hizmet vermek amacıyla Çevre, tekstil konularındaki analiz
ihtiyaçları için de Alman tekstil enstitüsü Hohenstein ile ortak
Hohenstein Ekoteks laboratuvarlarını kurduk. Dr. Ömer Güzel Biruni
Laboratuvarı Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ömer Güzel, 1953 Gaziantep
doğumlu. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Biyokimya Bölümü'nden mezun
olduktan sonra Colorado Üniversitesi'nde moleküler biyoloji eğitim
aldı. 1978-1980 yılları arasında Edirne Tıp Fakültesi Biyokimya,
1981-1983 arasında İstanbul Tıp Fakültesi Endokrinoloji bölümünde
görev yaptı. 1983 yılında Biruni Laboratuvarını kurdu. 1989'da
kurulan Çevre Endüstriyel Analiz Laboratuvarı Yönetim Kurulu
Başkanlığı'nı üstlendi. Hohenstein Ekoteks Tekstil Analiz
Hizmetleri Yönetim Kurulu Üyeliği'ne getirildi. Dr. Güzel, 2001
yılından bu yana Centro Laboraties Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı da
yürütüyor.