İHD'den Verheugen'e işkence tepkisi

İnsan Hakları Derneği (İHD) ''İşkencesiz bir Türkiye için'' kartpostal ve imza kampanyası başlattı. İHD Genel Başkanı Hüsnü Öndül, öteki insan örgütleri başkanlarıyla düzenledikleri basın toplantısında, kampanya hakkında bilgi verdi. 33 ilde başlatılan ve 3 ay sürecek kampanya sonunda 100 bin imza toplamayı hedeflediklerini kaydeden Öndül, bu imzaların daha sonra TBMM'ye sunulacağını belirtti. Öndül, Türkiye'nin ''işkencenin sistematik olarak devam ettiği ülkelerden biri'' olmaya devam ettiğini öne sürerek, hükümetler tarafından işkencenin önlenmesi için yapılan açıklama ve yayınlanan genelgelerin, temelde uluslararası topluluğa mesaj vermeyi amaçladığını kaydetti. İşkenceciler hakkında çok az dava açıldığını, idari yönden de bir disiplin işlemi yapılamadığını öne süren Öndül ''Hükümeti, işkence vakalarını kararlılıkla soruşturmaya, bu amaçla işkencecileri, amirlerini ve siyasi sorumlularını derhal görevden almaya davet ediyoruz'' dedi. Toplantıya katılan İnsan Hakları Vakfı Başkanı Yavuz Önen, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Temsilcisi Levent Korkut, Mazlum-Der Genel Başkanı Ayhan Bilgen ve Ankara Barosu adına Oya Aydın da kampanyaya destek verdiklerini bildirdiler. VERHAUGEN'İN AÇIKLAMASI Gazetecilerin sorusu üzerine toplantıya katılanlar, AB'nin genişlemeden sorumlu üyesi Gunter Verhaugen'in ''Türkiye'de sistematik işkence yok'' şeklindeki açıklamasını değerlendirdiler. Hüsnü Öndül, ''sistematik işkencenin'' nasıl algılanması konusunda farklı yaklaşımlar bulunduğunu belirtti. İHD'nin, BM'nin İşkenceye Karşı Komitenin tanımlarına göre hareket ettiğini ifade eden Öndül, ''Bunun bir hükümet politikası olması gerekmez. Daimi, yaygın ve kasıtlı olarak yapılıyorsa bu sistematik işkencedir. 32 ilden işkence şikayeti alıyoruz'' dedi. İnsan Hakları Vakfı Başkanı Önen de bu konuda on binlerce sayfa doküman yayınladıklarını belirtti. Önen, ''Verhaugen'in açıklaması gerçeği yansıtmamaktadır. Siyasi bir değerlendirmedir. AB bu konuda insani ve ahlakı değerlerden taviz vermiştir'' diye konuştu. Uluslararası Af Örgütü Türkiye temsilcisi Korkut da bu konuda bir terminoloji kirliliğinin yaşandığını söyledi. Mazlum-Der Genel Başkanı Bilgen de AB ile yaşanan son krizde İnsan Hakları Örgütü'ne yönelik açıklamaları kınadıklarını bildirdi. Avrupa'nın Türkiye'nin sorunlarını görmezden geldiğini, güçlü bir ordunun varlığının AB için yararlı olabileceğini yaklaşımında olduğunu belirten Bilgen, ''Şimdiye kadarki yaklaşımını değiştiren AB çevreleridir '' dedi. Ankara Barosu adına Oyla Aydın da sistematik işkencenin, bakanlıkların temsilcilerinin bulunduğu İnsan Hakları Kurulu raporlarında oy birliği ile savunulduğun ifade etti.