TÜRKİYE Cumhuriyeti Cumhurbaşkanını öldürmek için yola çıkan
Satılık Satılmış adındaki hain “Bu darbeyi ben
yaptım” diyerek küstahlığın alasını yapıyor. Senin
ağababan gelsin alnından öpsün bakalım.
Bu ifade 30 yıllık birikmiş günahın özeti mahiyetindedir.
Askerleri seçkin bir kitle, halka üstten bakan bir zümre rolünü
verir ve bu düşünceyi aşılarsanız halimiz böyle olur.
1980’li yıllarda 20-25 yaşındaki iki pırpırlı çavuşların 60-70
yaşındaki büyüklerimizi işkence ettiği günleri hatırlayınca askerin
nasıl da sersem bir mantıkla yetiştiğini hep düşünüyordum. Göz
bebeğimiz diye diye tüketici bir kurumun elemanlarını pohpohlamanın
sonu budur.
Kardeşim hayat iş bölümünden ibarettir, ben öğretmenlik yaptım,
bir başkası mühendis, diğeri çiftçi… kimisi de polis, asker.
Hep birlikte milletiz devletiz, kimsenin kimseden üstünlüğü yoktur.
Niye birileri göz bebeği oluyor? Bir savaş halinde en önde savaşan
Mehmetçik yine birimizin evladı değil mi?
Ben 2006 yılında askeri yapılanmayla ilgili bir yazı kaleme
almıştım hakkımda dava açıldı, 9 ay ceza aldım, o günün zor
şartlarında mecanen avukatlığımı üstlenen insan hakları aktivisti
Av.Nesip Yıldırım’a teşekkür ederim, neyse ki taluk edildi yoksa
görevden atılmış olacaktım. Nedir ne değil ordunun zülfü yare
dokunmuşum, yahu arkadaş bu ordu benim ordum değil mi? Cevap evetse
o zaman niye birileri beni sorguluyor, yargılıyor? Cevap hayırsa bu
ordu kimin öyleyse?
Neticede ne derece haklı olduğum 15 Temmuz’da ortaya çıktı, bu
vesileyle çürük elmalar ordudan ayıklamaya çalışılıyor, ama
başarılı olabilecek miyiz onu zaman gösterecektir.
Herkes aklını başına alsın! Bu ülke artık suni iç meselelerine
zaman ayıracak vakti yoktur.
Zaten onun için “cumhurbaşkanlığı hükümet
sitemi” getirilmek isteniyor. Biz cennet misal bu
memlekette kendimizi yönetmekte yetersiz kalıyoruz.
Yeni Türkiye’ye dönüşmek için afallayan var.
Kardeşim!
*Siyaset eski siyaset olmayacak,
*Bürokrat eski bürokrat olmayacak,
*Ordu eski ordu olmayacak,
*Vatandaş eski vatandaş olmayacak
Ah bir de bu hakikati öğretmenlere ve imam-hatiplere
anlatabilseydik o zaman işimiz daha kolay olurdu ama anlatmakta
zorlanıyoruz.
Okulda politik meseleleri konuşan, camide siyaset yapan
vazifelilerimiz oldukça iflah olmamız çok zor.
Bu ülke doğru bir yola girmiş, yol da tek şeritlidir, devam
etmekten başka bir tercih hakkımız yoktur, geri dönen kaza yapar.
Baksanıza 15 Temmuz’da geri dönüş yapanlar bu ülkenin başına ne tür
bir sıkıntı getirdiler.
Şimdi birileri tetikte durmuş yazara nasıl saldırayım hesabını
yapıyor! Arkadaş ben farklı bir yazarım, o tuhaf yorumlarınızla
benim hiçbir alakam yoktur.
De haydı kolay gelsin.