Hükümete referandum desteği
Abone olBBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Gezi Parkı’ndaki projeyle ilgili referandum yapılmasına destek vererek, “Hükümetin attığı adımı ben doğru...
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Gezi Parkı’ndaki projeyle
ilgili referandum yapılmasına destek vererek, “Hükümetin attığı
adımı ben doğru görüyorum. Eğer eylemcileri amacı ağaç ise artık
buna rıza göstermeleri lazım. Bir mızıkçılık var, efendim halk
oylaması olmazmış, millete sorulmazmış, peki dayatma ile mi olacak”
dedi.
BBP Genel Başkanı Destici, TGRT Haber’de gündeme ilişkin soruları
cevaplandırdı. Gezi Parkı ile ilgili hükümetin referandum
olabileceği yönündeki açıklamasını nasıl değerlendirdiğinin
sorulması üzerine Destici, her vatandaşın, ve siyasi partinin
demokrasi içinde taleplerde bulunma hakkı olduğuna dikkat çekerek,
"Protesto ve eylemde yapabilirler, sınır nerede bitiyor, terörle ve
şiddet. Geriye dönüp baktığımızda son 15 günde gerçekten korkutucu
manzaralarla karşı karşıya kaldık. Toplumumuz büyük bir endişe ve
korkuya sevk oldu. Tabii burada dış güçlerin devrede olduğu çok
açık gözüküyor. İçerideki işbirlikçileri ile birlikte bunu bir
Patronu Halil isyanına çevirmeye kalkıştılar işin doğrusu bu, iş
artık bir ağaçların kesilmesi, Gezi Parkına bir yapılaşma olsun
olmasından çıkıp işte ’istediğimiz bir yönetim yok iktidar yok.
İşte bu isyan hareketleriyle birlikte teröre şiddete bulaşan
eylemlerle acaba böyle bir süreç yaşatabilir miyiz, biz demokrasi
dışı, sandık dışı yol bulabilir miyiz’ diyen gruplar var" dedi.
Başbakanın Gezi Parkı temsilcileriyle görüşmesini olumlu bir
gelişme olarak değerlendirdiğini söyleyen Destici, görüşmenin
Türkiye kamuoyunu rahatlattığını vurguladı. Destici, "Bundan sonra
top eylemcilerdedir, gerçekten samimi iseler dolayısıyla da burada
hukuken referandum mümkün değildir referandum ancak Anayasa ile
yapılabilir, bir halk oylaması gibi halka sorulacak, İstanbul’da
olduğu için bu hadise İstanbullulara sorulacak ona göre bir karar
verilecek. Hükümetin attığı adımı ben doğru görüyorum. Eğer
eylemcileri amacı ağaç ise artık buna rıza göstermeleri lazım. Bir
mızıkçılık var, efendim halk oylaması olmazmış, millete
sorulmazmış, peki dayatma ile mi olacak" dedi.
Destici, "Halkın yüzde 70’inin tarihi dokusuna uygun olarak, Gezi
Parkı’nın dokusuna zarar vermeden bir Topçu Kışlası yapılsın,
Alışveriş Merkezi olmasın derse, yüzde 70’i isterse hangisi olacak,
yani siz dayatmaya, teröre ve şiddete devam mı edeceksiniz? Buna
devam ettiğiniz sürece, anlaşmadığınız sürece, kabul etmediğiniz
sürece siz demek ki sizin amacınız farklı, dış güçlerin desteği ile
yönlendirmesi ile, marjinal grupların tetikçiliğini yapması ile bu
tamamen Patronu Halil ayaklanması ile hükümeti devirme ya da
Türkiye’de iktidarı değiştirmeye yönelik isyan hareketi gibi
görülebilir. Zaten bunun içerisinde olanlarda ’ihtilal’
sözcüklerini kullanıyorlar. Normal vatandaşımızın bu süreçten sonra
olayları daha iyi okuması lazım, halkın vereceği karara da hepimiz
ram olmamız lazım, esas olan milli iradedir diye düşünüyorum"
dedi.
“ALEVİ-SÜNNİ ÇATIŞMASI İSTİYORLAR”
Başbakan Erdoğan, Gezi Parkı olayları ile ilgili Avrupa
Parlamentosu’nun kararını tanımadığını söylediğinin hatırlatılması
üzerine ise Destici, hem Amerika’nın hem Avrupa Parlamentosu’nun bu
işe çok ilgi gösterdiklerine dikkat çekerek, "Türkiye’nin aleyhine
olarak. ABD 15 gün içinde 5 açıklama yaptı, AP’nin açıklamaları
geldi. Her ne kadar iyi niyet temennileri olsa bile, sözde
taraflara sağduyu çağrısı yapılsa bile içini okuduğumuzda sanki
Türkiye demokratik bir ülke değil de anti-demokratik bir ülke,
totaliter bir rejimle yönetiliyor, Türkiye’nin başında diktatör var
ve bunun değişmesi lazım, halka zulmediliyor, masum insanlara
zulmediliyor, sanki bu insanlara polis şiddet uygulamış,
molotofkokteyli ile saldıranlar demokratik hakkını kullanıyor, kamu
araçlarını yakanlar, sivillerin araçlarını yakanlar, 100 milyon TL
değerindeki kamu malına zarar verenler demokratik haklarını
kullanıyorlar ama polis kendine verilen kamu düzeninin sağlamak
için verilen talimatı uygularsa gaz kullanmak buna dahildir. Bunu
Avrupa ve Amerika her yerde görebilirsiniz. O zaman şiddet
uygulamamış oluyor, Türkiye’yi yönetenler anti-demokratik davranmış
oluyor, bunu bizim de kabul etmemiz mümkün değildir. Türkiye’de
kıyamet koptu sanki. Madem böyle bir açıklama yapacaksınız, Suriye
ile ilgili yapın, Irak’ta her gün yüzlerce kişi hayatını
kaybediyor, Afganistan’da öyle, Afrika’da öyle, Mymar’da her türlü
tecavüz, işkence olurken siz kılınızı kıpırdatmayacaksınız.
Türkiye’de kıyamet mi koptu? Bu kadar ilgi göstermelerinin sebebi
Türkiye’nin istikrarının bozulmasını istiyorlar, hem siyasi
istikrar hem ekonomik istikrar bozulsun istiyorlar. Türkiye her
anlamda karışsın istiyorlar, insanlar birbirine düşsün isteniyor.
Sağ-Sol kavgası yaptırdılar, daha sonra Alevi-Sünni kavgası
yaptırdılar. Türk-Kürt savaşını PKK aracılığıyla çıkarmaya
çalıştılar başaramadılar. Yeniden Alevi-Sünni çatışması bu
hadiselerle birlikte körüklemeye çalışıyorlar. Ne Avrupa ne de
Amerika Birleşik Devletleri ne İran ne Suriye bizim güçlü olmamızı,
birlik olmamızı istemiyor bu da çok açık net, AP kararını sadece
Başbakan değil sağduyulu birlikten beraberlikten olan hiçbir Türk
ferdinin kabul etmeyeceğini tahmin etmiyorum" dedi.
“CHP KÖTÜ BİR GÖRÜNTÜ VERDİ”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül’ün liderler zirvesini toplamasını istemesiyle ilgili ise
Destici, "Bence Sayın Cumhurbaşkanımız işin başından beri
hassasiyet ve duyarlılık gösteriyor ve her tarafa da
sakinleştirici, birleştirici mesajlar verdi. Sayın Kılıçdaroğlu ile
de görüştü ve kendisi ile görüşmek isteyenlerle de görüştü. Tabii
ki kendi taktirleridir. Ondan önce yapılması gereken şudur, CHP
anamuhalefet partisidir, halkın taleplerinin önünde olması kadar
normal olan bir şey yoktur ama marjinal gruplarla kendi arasına
mutlaka bir mesafe koymak zorundadır" diye konuştu.
Bazı CHP temsilcilerinin olmayan ölümleri olmuş gibi twitterdan
açıkladığını, polise ağza alınmayacak hakaretler savurabildiklerini
vurgulayan Destici, "Her türlü meydana okumayı yapabiliyorlar ondan
sonda da gece bir buçukta toplanıp sağ duyu çağrısı yapıyorlar bu
çelişkili bir durumdur. CHP durumunu tekrar gözden geçirmesi lazım.
Ülkenin birliği ve beraberliğinin yanın da ise marjinal gruplarla
arasına net bir mesafe koyması lazım, bütün sempatizanlarını veya
üyelerini bu alanlardan çekmesi lazım, bu alanlar marjinal
grupların eline geçmiştir. Anamuhalefet partisin bu konuda olmaması
lazım. Toplumun demokratik taleplerinin hepimiz yanında olmamız
lazım ama terör ve şiddete sokak hareketlerine uzak durmamız lazım,
bunların öncülüğünü yapmamamız, lazım, CHP kötü bir görüntü verdi,
bundan sıyrılması lazım" şeklinde konuştu.
Destici, ana muhalefet partisinin öncelikle toplumunun tümünü
ilgilendiren konuları hükümetin önüne koyması gerektiğini
kaydederek, Türkiye’yi yönetenlerin de daha sabırlı olması, daha
tahammüllü, kucaklayıcı olması gerektiğini ifade etti.
(İHA)