Hükümet üzülecek, Uzan sevinecek
Abone olUzan kardeşlerin 23-25 Mart tarihlerinde şahit olarak dinlenmeleri kesinleşti. Cem ve Hakan Uzan tanık olarak dinlenecekler.
ADNAN
BERK OKAN
Biraz geçmişe uzanalım ve Libananco ismini hatırlayalım.
Şunu göreceğiz:
Güney Kıbrıs Merkezli bir enerji
şirketi…
En kayda değer özelliği ise, Uzan
Ailesine ait ÇEAŞ ve
Kepez Elektrik şirketlerinin hisse
senetlerini eline bulundurması...
TMSF, Ak Parti Hükümeti’nin
Enerji Bakanları ve Doğan Gurubu ve Hükümete destek veren medyaya göre
ise, Uzanların tabela şirketi…
İşte o, Uzan muhaliflerinin ya da müzmin düşmanlarının
“Tabela Şirkti” dedikleri
Libananco, ÇEAŞ ve Kepez Elektrik'e el konulmasıyla ilgili
Uluslararası Yatırım Anlaşmazlıkları Çözüm
Merkezi'ne (ICSID) başvuru yapmış, “davada “Hakem” olmasını istemişti…
Neden?..
Çünkü…
ÇEAŞ ve Kepez Elektrik'in halka açık hisselerinin çoğunluğunu
Libananco’nun elindeydi…
Çünkü imtiyaz sözleşmelerinin iptaliyle Libananco zarara
uğramıştı…
Elbette bu iki iddia da Libananco’nun savunmasıydı…
Ancak…
Haberin duyulmasıyla
birlikte sorumlu vatandaşlar başta olma üzere, Başbakan’ın ve
bakanlarının içine bir “ateş”
düştü…
Dönemin ve el koymanın mimarı Enerji Bakanı
Hilmi Güler ise sakin gülücüklerle etrafa sempati
dağıtıyor, başvurunun ICSID tarafından kabul edilmeyeceğini ileri
sürüyordu…
Yani…
“ÇEAŞ ve KEPEZ’e el koymakta haklıyım”
demeye getiriyordu…
Bir kişi daha çok sakindi o günlerde ve o da Enerji Bakanı Hilmi
Güler gibi düşünüyordu…
O kişi; TMSF Başkanı olan “Her şeyi Bilen Ahmet
Ertür”k idi…
O da bu başvuruya gülüp geçmiş; Libananco’nun yabancı sermaye
olmadığını savunarak; “Ortağı Ali Cenk Türkan,
Uzan Grubu’nun adamıdır. Onların adına hareket eden kişidir. Bu iki
gerçek bile davanın temelsizliğini gösteriyor” diyerek,
ICSID’in Libananco’nun talebini reddedeceğini belirtmişti…
Ama…
"Her Şeyi Bilen Ahmet Bey”
yanılmıştı…
Çünkü…
ICSID, Libananco’nun yaptığı hakemlik başvurusunu kabul
etmişti…
Ve Türkiye'ye gerekli işlemleri en kısa sürede yapması konusunda
bir bildirimde bulunmuştu…
ICSID Genel Sekreter Vekili Scott
White, sürecin en kısa sürede işlemesi için Maliye
Bakanlığı ve Libananco şirketine
yapılması gerekenleri bir yazıyla bildirmiş, söz konusu yazıda,
Libananco şirketinin Tahkim başvurusunun 19 Nisan 2006 tarihinde
kayıt altına alındığı belirtilirken, Hakemlik Mahkemesi'nin
kurulması için 30 gün içinde harekete geçilmesi uyarısında
bulunulmuştu…
Bütün bunlara rağmen “Her Şeyi Bilen Ahmet Bey”, kurulu bebek
gibi “bir şey olmaz” deyip
duruyordu…
Ya olursa ne olacaktı?..
Türkiye Cumhuriyeti Maliye Bakanlığı, Uzan ailesine 10 Milyar Dolar
anapara ve birikmiş faizini ödeyecekti…
Neresinden barsanız bakın en az 15
Milyar Dolar…
Libananco’nun talebi ICSID
tarafından kabul edilince Ahmet Ertürk
alışık olduğu üzere “çevir kazı
yanmasın” moduna giriverdi…
Gol yedikten sonra, “saymeyoz,
saymeyoz" diye haykıran Burdursporlular gibi
olmuştu...
Bu sefer de; “Libananko’un ÇEAŞ ve Kepe’le
ilgili olarak açtığı tahkim davası Türkiye’nin aleyhine sonuçlansa
bile, baba Uzan ve Hakan Uzan, İmarbank nedeniyle aldıkları
cezalardan kurtulamayacaklar” diyordu…
Sen bu fukara milletin boğazından keserek biriktirdiği 15 Milyar
Doları, kendi bilgisizliğin ve beceriksizliğin yüzünden millete
ödet, sonra kalk, “olsun… Baba uzan ve kardeş
Uzan hapis yatacak ya" diye ahkâm kes...
Sanısınız ödenecek para on beş bin lira gibi bir şey...
Bu para 15 Milyar Dolar Her şeyi Bilen Ahmet
Efendi, onbeş milyar Dolar…
Yani, 1 milyon tane onbeş bin...
Ve geleyim bugüne..
Libananco’nun Türkiye aleyhine açtığı davada son 12 güne
girildi…
Paris'te 23-25 Mart'ta görülmeye başlanacak
davanın Türkiye’nin aleyhine sonuçlanacağına
“kesin” gözüyle bakanların sayısı
“Hiçbir şey olmaz. Türkiye kazanır”
diyenlerden 9 -10 misli daha fazla…
Bir başka deyişle, Ahmet Ertürk ve
Enerji eski Bakanı Hilmi Güler’den
başka “Kazanırız” diyen yok gibi…
Keşke bu ikisi haklı çıksa da fukara illetin 15 Milyar Doları
milletin kasasında kalsa…
Şimdi de duruşmada neler olacağını anlatayım:
Türkiye Cumhuriyeti
Devleti, ICSID’nin Hakan Uzan ve Cem Uzan’ın bu davada şahit olarak
dinlenmesi yönündeki kararına yapığı itiraz kabul görmediği için,
Uzan kardeşlerin 23-25 Mart tarihlerinde şahit olarak dinlenmeleri
kesinleşti.
Cem ve Hakan Uzan tanık olarak
dinlenecekler…
Hem de tam bir koruma zırhı altında…
O dönemin Adalet Bakanı Cemil Çiçek’in bir zamanlar, “Kemal ve Hakan Uzan’ı ölü ya da diri mutlaka
getireceğim” sözünün yerine gelmesi Türkiye bir James Bond
bulamazsa mucizelere kalmış…
Yapacağı tek şey, duruşmadan sonra elini kolunu sallayarak gidecek
olan Uzan kardeşlerin neler söylediğini medyadan takip etmek
olacak…
Bu
arada unutmadan…
Cem ve Hakan Uzan
kardeşler Paris’te özel bir Fransız timi tarafından çok sıkı bir
biçimde korunacaklar… Yanlarına yaklaşanın vurulma ihtimali bile
var…
Ve milletimiz adına “kötü”, Uzanlar
adına “iyi” bir haber….
Danıştay, 9 Aralık 2009'da verdiği kararla
TMSF’nin ÇEAŞ’a yolladığı ihtiyati haciz kararını iptal etti…
Tam bir karabasan…
Danıştay’ın bu kararının tahkimde çok önemli bir delil olarak
kullanılacağını tahmin edersiniz…
Ve bir haber de Cem Uzan’dan:
Cem
Uzan, bütün bu olaylardan Ahmet
Ertürk’ü sorumlu tutuyor…
Ve şöyle diyor: “Ahmet Ertürk hukuken bedel
ödeyecek ve hapse girecek"…
Halis Toprak da aynı şeyi söylüyor…
Bu arada Ahmet Ertürk de dokunulmazlık
zırhına bürünmek için seçimlerin yapılmasını ve Ak Parti
listelerinden meclise girmeyi düşlüyor…
Ama bize gelen haberlere göre çok zor…
Bu da emsal karar
Yukos davasından gelen
haber de fukara milletimizi çok üzecek…
Onu da hatırlatayım:
Rusya Federasyonu, petrol devi Yukos’a
el koymuştu hatırlarsanız…
Şu, halen hapiste olan Rus Dolar Milyarderi
Khodorkovsky’nin şirketi Yukos…
Yukos’un da ne tesadüftür ki; Kıbrıslı bir hissedarı vardı ve
oKıbrıslı hissedar da aynı Libananco’da olduğu gibi enerji şartı
anlaşması kapsamında ICSID nezrinde bir dava açmıştı…
Rusya’nın Yukos davasındaki stratejisi Türkiye’nin Libananco
stratejisiyle birebir aynıydı. Geçtiğimiz günlerde ne oldu biliyor
musunuz?..
Yukos tahkim heyeti Rusya’nın yaptığı tüm
itirazları reddetti…
Bu davayı görmeye yetkili olduğuna dair karar verdi…
Bu şu demek: 100 milyar dolarlık Yukos
davasındaki karar, Libananco davasında emsal olarak
değerlendirilecek…
Bunu da ben söylemiyorum;
uluslararası hukukçular söylüyor…
Ve Sonuç…
Allah bu fukara milleti, 15 milyar ödemekten korusun…
İşini bilmeyen çavuşlar
yüzünden 15 Milyar ödemek bir felâket…
Bunun siyasi bir sonucu da mutlaka olmalı…
Ve olacaktır da…