Hem ev sahipleri hem de kiracıları etkileyecek! Değerli konut vergisi sarsacak
Abone ol2026–2029 dönemi için emlak vergisi matrahları yeniden belirlendi. Bazı bölgelerde değerler 40 kata kadar arttı. Bu artış nedeniyle normal apartman daireleri bile "değerli konut vergisi" kapsamına girebilir. Bu durum hem ev sahiplerini hem kiracıları etkileyecek.
2026-2029 dönemi için yeniden belirlenen emlak vergisi
matrahları, bazı bölgelerde yüzde 40 kata varan artışlara yol açtı.
Bu olağanüstü yükseliş, şimdiden ciddi tartışmalara neden olurken
asıl gerginliğin verginin tahsil döneminde, yani 2026 yılı
Mart-Nisan aylarında yaşanması bekleniyor. Eski Maliye
bürokratları, belirlenen yeni rakamlarla birlikte sıradan apartman
dairelerinin bile "değerli konut vergisi" kapsamına
girebileceğini belirtti. Uzmanlar ise emlak vergisinin bir
servet vergisine dönüştüğünü belirterek, oranların yeniden gözden
geçirilmesini öneriyor.
KİRA ARTIŞLARI KAPIDA
Vergialgi.com platformunda tartışmaya açılan yeni düzenleme, Gelir
İdaresi eski Grup Başkanı Mehmet Akarslan ve Dr. Ahmet Ozansoy
tarafından değerlendirildi. Güncel Grup Yönetim Kurulu Başkanı
Yılmaz Sezer de yaptığı açıklamada, vergideki bu sert artışın ana
nedeninin son yıllarda gayrimenkul ve arsa fiyatlarında yaşanan
olağanüstü yükselişler olduğunu ifade etti. TÜİK verilerine göre
2021-2024 arasında konut maliyetleri yüzde 650, arsa fiyatları ise
yüzde 800 oranında arttı.
Sezer’e göre, rayiç değer ile vergi değeri birbirinden ayrılmadığı için yalnızca emlak vergisi değil tapu harcı, damga vergisi ve veraset-intikal vergisi gibi yedi farklı kalem doğrudan etkilenmiş durumda. Bu yükün ev sahipleri tarafından kiralara yansıtılması kaçınılmaz görünüyor. Zaten aile bütçelerinin büyük kısmını oluşturan kira harcamalarının daha da yükselmesi, enflasyonu tetikleyebilir.
VERGİ DEĞERİ NASIL BELİRLENİYOR?
1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’na göre, Türkiye’de bulunan bina,
arsa ve arazilerin vergi matrahı, Takdir Komisyonları tarafından
belirleniyor. Bu hesaplamalarda Maliye Bakanlığı ile Çevre,
Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından açıklanan
inşaat maliyetleri ve arsa payı değerleri dikkate alınıyor. Her yıl
bu değerler, yeniden değerleme oranının yarısı kadar
artırılıyor.
Ancak kanunda herhangi bir üst sınır bulunmadığı için komisyonların piyasa gerçeklerinin çok üzerinde değerler belirleyebildiği görülüyor. 2026'dan itibaren uygulanacak bu yeni değerler, sadece emlak vergisini değil; değerli konut vergisini, tapu harçlarını ve gayrimenkul satış kazançlarının vergilendirilmesini de doğrudan etkileyecek.
VATANDAŞ DAVA AÇABİLECEK
Uzmanlara göre vatandaşlar bu fahiş artışlara karşı 8 Eylül – 31
Aralık 2025 arasında vergi mahkemelerine dava açabilecek. Benzer
bir örnek daha önce 2017’de yaşanmış, yapılan yasal düzenlemeyle
2018-2021 yılları için takdir edilen değer artışlarına üst sınır
getirilmişti. Uzmanlar, benzer bir düzenlemenin bu dönemde de
yapılmasının kaçınılmaz olduğunu düşünüyor.
EMLAK VERGİSİ SERVET VERGİSİNE DÖNDÜŞTÜ
Dr. Ahmet Ozansoy, emlak vergisinin teoride "itibari servet
vergisi" olması gerekirken, uygulamada artık "gerçek servet
vergisi" boyutuna ulaştığını belirtiyor. Geçmişte devletin bilinçli
olarak düşük tuttuğu vergi değerleri, oranların yüksek olmasına
rağmen vatandaşın sessiz kalmasına yol açıyordu. Ancak günümüzde
değerlerin gerçek piyasa rakamlarına yakın şekilde belirlenmesi bu
dengeleri bozdu.
Ozansoy'a göre, 2026'dan itibaren büyükşehirlerde sıradan apartman daireleri bile değerli konut vergisi kapsamına alınacak. Bu ek vergi, 2027’nin Şubat ayında binde 3 ila binde 10 arasında değişen oranlarla, emlak vergisine ilave olarak ödenecek. Yani vatandaş yakın tehlike olan emlak vergisi artışına odaklanmışken, asıl büyük yük değerli konut vergisiyle kapıda bekliyor.