HDP'den son dakika Öcalan şartı!
Abone olHDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ 'dan son dakika Öcalan ve koalisyon açıklaması geldi. HDP koalisyon için herkese kapısını açtığını ilan etti.
ANKARA'daki koalisyon pazarlıkları için
HDP 'den son dakika açıklamalar geldi. HDP eş Başkanı Figen
Yüksekdağ 'kırmızı çizgileri olmadığını' belirterek koalisyon için
kapılarını araladı.
İmralı 'da Abdullah Öcalan ile görüşmeler konusunda açıklama yapan
Figen Yüksekdağ, 'Müzakere için kapılarımız açık, kimsenin kırmızı
çizgi dayatması yok. Öcalan’la görüşmenin önündeki engeller
kaldırılmalı' dedi.
Figen Yüksekdağ koalisyon görüşmeleri konusunda partisinin bakış
açısıyla ilgili olarak şunları söyledi;
-"Benim merkezim, kırmızı çizgilerim dayatmalarına hakları yoktur.
Partimize dayalı olarak bunlar ortaya çıkarılmaktadır. Sınırlar
aşılmıştır, o meşhur çizgiler aşılmıştır. Seçmen çoğulcu bir
yönetim anlayışı istiyor. Siyasette kriz yaratan değil kriz çözen
bir rol üstlendik.
-"Üzerimize düşen görevi yerine getireceğiz. İmralı ile görüşmek için heyetimiz başvuru yaptı. Henüz resmi bir yanıt alabilmiş değiliz. İmralı’ya yapacağımız ziyaret kritik bir yerde duruyor. Öcalan’la görüşmenin önündeki engeller kaldırılmalı. Kandil’le görüşme gibi bir planımız yok.
- 7 Haziran seçim sonuçları barışa ve çözüme verilen oyların
sonucudur. Çözüm konusunda halklarımızın ne kadar büyük bir
beklenti içinde olduğunu gösteriyor.
KANDİL’LE GÖRÜŞME
İDDİASI
-"İmralı görüşmesinin önündeki engellerin kaldırılması gerekir
Kandil bu süre içinde görüşlerini ifade ediyor, heyetimiz
aracılığıyla çözüm sürecine bağlı olarak görüşmeler sürüyor. Rutin
çerçevede görüşmeler olacaktır, böyle bir görüşme planımız
yok."
SURİYE SINIRINDAKİ
GELİŞMELER
-Önemli bir kazanım elde edildi Sınıra gelip siyasi iktidarın yasağı nedeniyle içeri giremeyen 100 kişi öldürüldü. Kürt halkı ciddi bir mücadeledir Türk ve Arap halklarına katliam yapıldı. Tam bir kıyım siyaseti yaşanıyordu. AK Parti’nin bu günahta payı büyüktür. Seçim sonuçları da bu işin kefaretidir böyle düşünmek lazım. Kobani düştü düşecekler diyenler büyük bir başarısızlıkla karşı karşıya kaldı
HDP KOALİSYON İÇİN 15 MADDELİK ŞARTLARINI AÇIKLAMIŞTI
HDP geçen hafta yayınladığı 15 maddelik bildirgeyle koalisyon
şartlarını kamuoyuna duyurmuştu. 15 madde şöyleydi;
"1.Kritik bir dönemde parti olarak seçime giren
HDP, yüzde 10 barajına, eşitsiz koşullara, çok yönlü taciz
saldırılarına, bombalamalara, kitlesel katliam girişimlerine ve
çeşitli hile heveslerine rağmen 6 milyonun üzerinde oy almış; 2011
Haziranı'nda gerçekleşen milletvekili seçimlerine kıyasla oy
oranını yüzde 100 artırarak büyük bir seçim başarısı kazanmıştır.
Büyük bir coşku ve heyecanla başladığımız seçim çalışmalarının
sonunda elde edilen başarıyla birlikte demokratik, eşitlikçi ve
özgürlükçü bir Türkiye umudu yeniden yeşermiştir.
2. 7 Haziran seçimlerinde HDP'nin barajı aşarak
Meclis'te güçlü bir grup oluşturmasıyla, Erdoğan'ın 'başkanlık
sistemi' hayalleri suya düşmüş ve otoriter bir rejime geçiş
dayatmasına son verilmiştir. AKP, önemli oranda güç kaybetmiş ve
tek başına hükümet kurabileceği bir halk desteğini alamamıştır.
Böylece 'hikmetinden sual olunmaz' anlayışıyla sürdürülen 13 yıllık
iktidar dönemi sona ermiş, 'Büyük İnsanlık' değerleri üzerinde inşa
edilecek 'Yeni Yaşam'ın kapıları açılmıştır.
3. Bu seçim, aynı zamanda iktidar partisinin
Ortadoğu'da izlediği hegemonyacı, yayılmacı ve mezhepçi dış
politikasının da iflasının bir göstergesi olmuştur. HDP'nin bu
seçim başarısıyla elde ettiği kazanımlar yalnızca Türkiye
halklarının değil, barış, demokrasi, eşitlik ve özgürlük mücadelesi
veren bütün Ortadoğu ve bölge halklarının da kazanımıdır. Suriye'de
Rojava devrimiyle, Yunanistan'da Syriza'nın, İspanya'da Podemos'un
elde ettiği seçim başarılarıyla emekçilerin ve ezilenlerin umudu
artmıştır.
4.'Çözüm Süreci'ni donduran ve halklarımızın
kalıcı barış ısrarını istismar eden AKP, Diyarbakır, Van, Ağrı,
Hakkâri gibi illerde büyük bir yenilgi almıştır. Böylece 'Kürt
halkının politik temsilcisi HDP değil biziz' spekülasyonlarına son
verilmiştir. Kürt halkının 35 yıl boyunca süregelen eşitlik, barış
ve özgürlük mücadelesinin parlamentodaki siyasal temsilinin
adresinin HDP olduğunu teyit edilmiştir.
5.'Çözüm süreci' sadece Diyarbakır, Van, Ağrı,
Hakkari gibi illerde değil, batıda İstanbul, İzmir, Ankara,
Antalya, Kocaeli, Bursa gibi büyük illerde de önemli bir destek
görmüş, Türkiye'nin doğusundan batısına, güneyinden kuzeyine bütün
illerinde barış çağrısı öne çıkmıştır. Böylece Türkiye halklarının
'Büyük İnsanlık' değerleri etrafında birlikte yaşama isteği ve
iradesi bir kez daha vurgulanmış, parlamento zemininde çözümün önü
açılmıştır.
6.Bu bağlamda, HDP Parti Meclisi olarak, yeni
hükümet hangi partilerden oluşursa oluşsun, devlet ve hükümeti
'Çözüm Süreci'ni kaldığı yerden devam ettirmeye çağırıyoruz. 'Çözüm
süreci'nin mimarı olan, bütün kritik zamanlarda 'barışta ısrar'
eden, 'çözüm süreci'ne yol gösteren Sayın Öcalan'a uygulanan
tecride bir an önce son verilmesini ve görüşmelerin başlatılmasını
istiyoruz. HDP'nin bu konuda üzerine düşen siyasal sorumluluğu
yerine getirmeye hazır olduğunu ilan ediyoruz.
7.HDP listelerinden yüzde 40 oranıyla 32 kadın
vekilin seçilmiş olması son derece önemlidir. HDP'nin bu büyük
seçim başarısında kadınlar belirleyici olmuş, eşitlik ve özgürlük
mücadelesinin itici ve sürükleyici gücü olarak öne çıkmışlardır.
'Yeni Yaşam' çağrısı maya tutmuş, kadınlar yüzünü HDP'ye, sırtını
Erdoğan'a dönmüştür. Ancak bütün bu olumlu gelişmelere rağmen, 'en
az eşit temsil' ilkesini benimsemiş olan HDP açısından 'eş
temsiliyet' konusunda elde edilen sonuçlar önemli bir
eksikliğimizdir ve önümüzdeki dönemde bunun değiştirilmesi için
adımlar atılacaktır.
8.7 Haziran seçimleri hiçbir partiye tek başına
hükümet olma yetkisini vermemiş, koalisyon hükümetlerinin yolunu
açmıştır. HDP, yeni hükümet kurma girişimlerinde meydanlarda dile
getirdiği sözlere sahip çıkacak, ilkeli, sorumlu ve yapıcı siyasete
devam edecektir. Türkiye halklarının lehine ve siyasal ilkelerimize
uygun olacak hükümet kurma çalışmalarına destek verecek, üzerine
düşen sorumluluğu yerine getirecektir. Bu vesileyle, Cumhurbaşkanı
Erdoğan'ı halkların kararına saygılı olmaya, Anayasal sınırlara
çekilerek 'ülkeyi normalleştirmeye' çağırıyoruz.
9. Meclis ve yeni kurulacak hükümet Türkiye'nin
çok kimlikli, çok kültürlü, çok dilli, çok inançlı sosyal yapısını
eksen alan, emeğin haklarının teminatı olan demokratik, özgürlükçü,
eşitlikçi, sosyal ve ekolojik bir anayasa için çalışmaları hızla
başlatmalı ve sonuçlandırmalıdır.
10.Seçim kampanyası boyunca AKP'nin ve
Cumhurbaşkanı'nın sürdürmüş olduğu nefret ve şiddet söylemi
nedeniyle, seçim öncesi ve sonrası yaşamını yitiren kardeşlerimizi
saygıyla anıyor, anıları önünde saygıyla eğiliyoruz.
11. Seçim sona ermiş olmasına karşın Diyarbakır
sokaklarında 90'lı yılları andıran provokasyon girişimlerine,
'enseden kuşun sıkılarak' gerçekleştirilen siyasi cinayetlere tanık
oluyoruz. Bu provokasyon, cinayet ve kitlesel katliam
girişimlerinin HDP'nin seçim başarısını hazmedemeyen, Kürt halkının
iradesine saygı göstermeyen, Diyarbakır halkını sokağa çekerek
'kaos' yaratmak ve seçim sonuçlarının meşruiyetine gölge düşürmek
isteyen bir 'özel örgüt' eliyle gerçekleştirildiğini düşünüyoruz.
Tetiği veya pimi kim çekerse çeksin, bütün provokasyon
girişimlerinin, işlenen siyasi cinayetlerin siyasi sorumluluğunun
'halkımız istikrarı değil, kaosu tercih etti' diyenlerin
omuzlarında olduğunu hatırlatmak isteriz.
12. Diyarbakır halkı seçim öncesi patlatılan
bombalara bedenlerini nasıl siper ederek kurulan tuzakları boşa
çıkardıysa, hayatını kaybedenlere ve yüzlerce yaralıya rağmen
metanetini koruduysa, bundan böyle de oynanan siyasi oyunları,
kurulan provokasyon tuzaklarını da boşa çıkaracak metanete ve
deneyime sahiptir.
13. Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nı devam etmekte
olan provokasyonları ve işlenen cinayetleri bir an önce durdurmaya
ve ülkede kaos yaratma girişimlerine son vermeye ve ülkeyi
normalleştirmeye çağırıyoruz. Öte yandan bütün emek örgütlerini,
meslek ve kitle örgütlerini, sivil toplum kuruluşlarını, aydın,
sanatçı, yazar, akademisyen ve barıştan yana herkesi kaos yaratma
girişimlerine dur demeye çağırıyoruz.
14. Parti Meclisi olarak, bu seçim sürecinde
HDP'yle ittifak yapan, destek veren, gönüllü ve aktif çalışma
yürüten, maddi ve manevi dayanışmasını esirgemeyen, 'Yeni Yaşam' ve
'Büyük İnsanlık' çağrılarımızda biz'lerle omuz omuza olan, yan yana
duran, her ne sebeple olursa olsun biz'lere oy vererek Meclis'e
taşıyan, oy vermese de biz'lerle gönül birliği kuran, toplumsal ve
siyasal ilişkilerin normalleşmesinde adım atılmasını arzu eden
herkese teşekkür ediyor, dostluk ve dayanışma duygularımızı
iletiyoruz. Seçim sürecinde HDP'ye esin ve motivasyon kaynağı olan
Gezi ve Kobanê direnişlerini bir kez daha selamlıyor, bu
direnişlerde yaşamını yitirenleri saygıyla anıyoruz.
15. HDP'nin bu seçim başarısıyla 'Büyük İnsanlık'
değerleri üzerinde inşa edilecek 'Yeni Yaşam'ın yolu açılmıştır.
Şimdi bu yolu genişletmek, bu yolda yürüyecek olanları çoğaltmak,
Türkiye demokrasi, barış ve emek güçlerinin birliğini ve
beraberliğini geliştirmek ve perçinlemek, halkların demokratik
iktidar hedefine emin adımlarla yürümek zamanıdır."