'Hayata Dönüş'ün üzerinden 10 yıl geçti
Abone ol10 yıl önce cezaevlerindeki bazı tutuklu ve hükümlüler F tipi hücre sistemine geçişi engellemek amacıyla, 20 Ekim'de açlık grevi başlattılar.
Açlık grevinin 19 Kasım tarihinde ölüm orucuna dönüşmesi
üzerine 19 Aralık 2000 tarihinde, 20 cezaevine birden yapılan
operasyonlarda, 30'u tutuklu, 2'si asker 32 kişi öldü ve yüzlerce
kişi yaralandı.
Yaklaşık 10 bin güvenlik görevlisi tarafından gerçekleştirilen operasyonların ardından 154 hükümlü hakkında, faili belli olmayacak şekilde adam öldürmek, isyan ve intihara azmettirmek suçlarından ömür boyu hapis istemiyle dava açılmıştı. 154 hükümlü hakkında açılan davada, 2005'te Ağır Ceza Mahkemesi delil durumlarını dikkate alarak, tutuklu yargılanan yedi hükümlü'nun tahliye kararı onaylanmıştı.
Operasyonda görev alanlar hakkında açılan davaların çoğu halen sürüyor.
AİHM'den ilk 'hayata
dönüş' mahkûmiyeti
O davalardan biri ‘Hayata Dönüş Operasyonu’ sırasında İstanbul
Bayrampaşa Cezaevi’nde tutuklu olan İsmail Altun'un davasıydı.
Altun karnından ve sol dizinden üç kurşun yarası aldı. Bayrampaşa
Hastanesi’ne gönderildi. Midesinde delikler açıldığı ve pankreası
parçalandığı için ameliyata alındı. Pankreasında kanama çıkınca da
Cerrahpaşa’ya sevk edildi. Radikal gazetesinin haberine göre, 46
yaşındaki Altun, 18 Mayıs 2002’de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne
(AİHM) başvurdu. AİHM, 21 Eylül 2010’da, Avrupa İnsan Hakları
Sözleşmesi’nin (AİHS) ‘Yaşam Hakkı İhlali’ başlıklı 2. maddesinden
Türkiye’yi suçlu buldu. Böylelikle AİHM, ilk kez sonu ölümle
bitmese de bir vakayı 2. maddeden sonuçlandırdı
Mahkumların kurşunuyla
ölmemiş
Zaman gazetesinin haberine göre, olayların büyümesine neden olan
yerlerden Ümraniye Cezaevi'nde şehit olan Uzman Çavuş Nurettin
Kurt'un mahkûmların kurşunuyla ölmediği ortaya çıktı. Kurt'tun uzun
namlulu bir silahla vurulduğu anlaşıldı.