Hayat dolu genç nasıl yoldan çıktı?

Çatalca'daki katliamla yıkılan anne, oğlunun evlenmek üzereyken ayrıldığını bu olaydan sonra bütün dengesini kaybettiğini iddia etti..

Korkunç olayın yaşandığı köye giden Savaş Ay köyde dehşetin izini sürdü. Tanıklarla ve katilin annesiyle konuştu.

Çatalca'da geçen hafta Necdet E.'nin kardeşi ve karısı ile 4 yeğenini öldürdüğü katliamın yaşandığı Hallaççı köyü sakinlerinden biri, her cümlenin başında ağır yeminler ederek anlatıyor:

Maç izliyordum kahvede. İlk devre bitti bu Necdet geldi. Abisi İsmet zaten kahvedeydi. Araları soğuktu. Selamlaşmadılar.  Benim ev te karşıda. Ne vakit ki bahçemden içeri gireceğim , lüüüm etti bir şey. Baktım bağırış çağırış da var, büle kamburumu çıkararaktan seğirttim o tarafa. Koştum ki ne göreyim, İsmet yere secde eder gibi kapaklanmış duruyor. Öbür tarafına dolandım yüzünün o tarafını yok olmuş gördüm. Domuzlara kullandığımız domdom bilyesi koymuş fişeklerine vicdansız.

'SİLAHLARI YANIMIZA ATTI'

Orada kızancıklar "Necdet vurdu abisini"dedi. Koşmuş kaçmış dediler. Biz panik panik şaşırmışız, bir de ne olsun. Allah bir hakkı için çata pat gibi silah sesleri gelir İsmet'in evinden doğru. 10 dakka geçti geçmedi, baktım karanlığın içinden bu geliyor kovboy gibi. Bir elinde çift kırma tüfeng, öbüründe 14'lü. Donduk kaldık korkudan. Varınca şöyle bir cakalanaraktan tüfeği de tabancayı da yanımıza doğru yere fırlattı. O zaman gençlerden 2-3 kişi atıldı üzerine de, kollarından tutup çöktürdüler yere. Dedim "Oğlum ne yaptın bee?" Dedi "Olacağı buydu, hak yerini buldu. Bitirdiler beni, bitirdim onları". İsmet'in evine gittik muhtarla.

Kapıya vardık ki, bu manyak dipçikle camı hafiften kırmış, elini sokup kendi açmış kapıyı. Toplaşıp televizyon seyrettikleri odaya girdik Allahııım.
Hepsi bir yana, hepsi paramparça, kan revan içinde. Hilal'in, Nesrin'in, İlkhan ve anaları İlknur'un her bir gözleri ceviz kadar açık ölmüşler. Yav baktım sadecene küçük Furkan yok. "O kaçmış olsa bari" derken meğer girişte bidonun arkasında yakalamış, kurşunu bitti diye kesmiş onu da bıçağınlan. Daha ben tutamadım kendimi, oraya yığılmışım.

KIZIN ABLASI ARABA VE KIZIN ÜSTÜNE TAPULU EV İSTEDİ

Sabiha teyze 71 yaşında. Zorlukla konuşuyor: Karnımdan çıkan karnımdan çıkanı öldürdü. Bunlara sebep o laz kızın ablasıdır. Askerden geldi, evlenmek için kız bakardık ona. Karadeniz'den köyümüze gelin gelmiş kadın vardı. Onun kız kardeşi A. ile tanışmış. Sonra istemeye gidildi.

Çerkezköy'de tapusu da kızın üstüne olacak ev istediler. Bir deVektıra mı ne araba? Abisine dedi 'kredi al da verelim şunları, evleneyim' İsmet de ' Kardeşim ben gece gündüz çalışıyorum da 4 çocuğuma zor bakıyorum. Nasıl aleymişim kredi?' O zaman Necdet AEG fabrikasında işçiydi.

OLDU AVARE GİBİ

Bir gece kızın ablası arayıp 'gel eşyalarını al, biz kızımızı götürüyoruz Almanya'ya.' demiş. Bu duyunca fabrika tezgâhının başına yıkılmış. Oldu avare gibi. İşten atıldı, kimse de işe almadı. Bu aylak, konuşmaz, gülmez, oldu. Sonra duyduk kız evlenmiş başkasıyla. İyicene çıktı çığırından.