'Hanımağa' gözcülük yapanlara ilişki ücretinde indirim yapmış
Abone olERZURUM'da sosyal medya üzerinden verdikleri ilanla müşteri bulan fuhuş çetesinin 'Hanımağa' lakaplı lideri Elvin A. (45) ile 13 adamı hakkında 2 yıldan 37 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Elvin A.'nın, fuhuş yapılan evlerden birinin yakınında esnaf olan E.A.'ya, polise karşı gözcülük yapması için, cinsel ilişki ücretinde indirim yaptığı ortaya çıktı.
Elvin A. ve çetesinin, çok sayıda yerli ve yabancı uyruklu
kadınları Erzurum'a getirdiği, Facebook, Twitter ve Swarm
üzerinden verdikleri ilanlar ile fuhuş yaptırdıkları tespit
edildi. Yapılan takiplerin ardından Cumhuriyet Başsavcılığı
koordinesinde düzenlenen operasyonda Elvin A. ve Muhammed Ş.'nin de
aralarında bulunduğu 14 şüpheli gözaltına alındı. Elvin A. ve
Muhammed Ş. tutuklanarak cezaevine gönderilirken, 1'i kadın 12
şüpheli ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Dava açıldı
Soruşturma tamamlanarak, iddianame hazırlandı. 7'nci Asliye
Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamaede müşterilerin de
aralarında 14 şüpheli hakkında 'suç işlemek amacıyla örgüt kurma,
üye olma, bir kimseyi fuhşa teşvik etmek veya yaptırmak veya
aracılık etmek veya yer temin etmek, örgüte bilerek isteyerek
yardım etme' suçlarından 2'şer yıldan 37'şer yıla kadar hapis
cezası istendi.
Fuhuş için müşteri temin ediyordu
İddianamede, şüphelilerin kiraladıkları ikametler ve günübirlik
evlerde fuhuş yaptıkları, yakalanmamak için sık sık adres ve
telefon numarası değiştirdikleri anlatılarak, çete
lideri Elvin A.'nın yönlendirmesiyle Muhammed Ş. ile A.A.,
Y.K. ve A.S.S.'nin fuhuş için müşteri temin ettiği, 'Hanımağa'nın
da fuhuştan kazanılan parayı paylaştırdığı
belirtildi.
''Güzel olan kızların gelmesini
istemiyordum''
Şüpheli ifadelerine de yer verilen iddianamede, 'Arzu' kod adlı
örgüt yöneticisi A.A. "Fuhuş yaparak geçimimi sağlamaktayım.
Erzurum'da fuhuş yaparken yanımızda kendi isteği ile fuhuş
yapan kadınlar bana ve Elvin ablaya arkadaşlarının olduğunu ve
yanımıza gelmek istediklerini sorarlar biz de genelde kabul ederiz.
Ancak güzel olan kızların gelmesini istemiyordum. Çalışan
kadınlara, müşterileri, Elvin A. ile birlikte ayarlayız.
Müşterilerden alınan 150 TL'den 50 TL'sini biz alıyoruz. Saatlik
gelen müşterilerden de 70 TL alırız. Çalışan kadınlardan da günlük
200 TL ev parası isteriz. Aldığımız bu paraları Muhammed toplar ve
Elvin'in hesabına yatırır. Elvin ile aramızda bir para sorunu
olmaz. Medyadan Erzurum İl Emniyet Müdürlüğü'nün yapmış olduğu
fuhuş operasyonlarının yayınlanmasından dolayı gelen müşterilerime
dikkatli olmasını, kapıcı Ş.K.'ya polise karşı daha dikkatli
olmasını söylerim" dedi.
''Yakalandığımızda hem biz ceza yiyoruz hem de
müşterilerimiz''
Elvin A. da Erzurum'da kendisi ile birlikte çalışan kadınların ve
evlerinin olduğunu söyledi. Arzu takma isimli A.A.'nın sürekli
yanlış yaptığını savunan Elvin A., "Onun yüzünden polis tarafından
yakalanıp 'evlerimizden olacağız' diye korkuyorduk. Yine
müşterilerimizin gelip, bize kötülük yapmasından korkuyordum. İl
emniyet müdürlüğünün yapmış olduğu çalışmaları takip edebildiğimiz
kadarıyla birbirimizle paylaşıyor, ona göre tedbir alıp
yakalanmamaya çalışıyorduk. Çünkü yakalandığımızda hem biz ceza
yiyoruz hem de müşterilerimiz. Bu yüzden bu şekilde bir tedbir
alıyoruz" diye konuştu.
Kapıcı ve esnaf gözcülük yapmış
Şüphelilerden taksici A.S.S.'nin bulduğu müşteri başına Elvin A. ve
A.A.'dan 30 TL aldığı aktarılan iddianamede, evlerden birinin
bulunduğu binada kapıcılık yapan Ş.K.'nın ise, polisleri takip
edip, Elvin A.'ya haber verdiği bunun karşılığında da 20 -30 TL
aldığı ifade edildi.
Fuhuş yapılan evlerden birinin yakınında esnaf olan E.A.'ya ise polise karşılık gözcülük yapması karşılığında, cinsel ilişki ücretlerinde indirim yapıldığı ortaya çıktı.
Örgüt lideri ve üyelerinin deşifre olmamak için özel bir çaba sarf ettiklerine vurgu yapılan iddianame, şöyle denildi:
"Şüphelilerin takibi ve yakalanmalarını zorlaştırmak amacı ile yurdumuza gelen yabancı uyruklu (özellikle Suriye uyruklu) kişiler üzerine çıkartılmış ve patates hat olarak adlandırılan hatları kullandıkları, bu hatları sık sık değiştirdikleri, yine kullanmış oldukları telefonlarına internet üzerinden indirdikleri Avusturya kökenli CIA, ABD Kökenli Hiya, İsrail kökenli Showcaller, Hong Kong kökenli Truecaller ve İsveç kökenli Whoscall isimli programlar vasıtasıyla arayanın polis veya devlet memuru olup olmadıklarını tespit edebildikleri, bu şekilde suçüstü çalışmalarından kurtuldukları, yine suçüstü çalışmalarında kullanılan Ahlak Büro Amirliği'ne ait telefon numarasını birbirlerine vererek 'polis' olarak kayıt yaptıkları ve bu şekilde suçüstü çalışmalarından kurtuldukları tespit edilmiş, kod adı kullandıkları, böylelikle de yakalanmalarını engellemeye çalıştıkları anlaşılmıştır."