Hani Kürtler AKP'ye teslim olmuştu? Ne oldu şimdi?
Abone olSelahattin Demirtaş'ın Kürt hareketinin çıkarabileceği en güçlü aday olduğunun altını çizen Ezgi Başaran "Hani Kürtler AKP'ye teslim olmuştu?" diye sordu.
İNTERNETHABER.COM
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde HDP'nin resmi olarak
Selahattin Demirtaş'ın adaylığını açıklamasıyla
ortay açıkan tabloyu yorumlayan Radikal yazarı
Ezgi Başaran'dan çarpıcı bir "beyaz Türk
eleştirisi" geldi.
"HANİ KÜRTLER AKP'YE TESLİM OLMUŞTU?"
Kürt hareketinin AK Parti'ye teslim olduğu, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan'a destek vereceği, bu nedenle zayıf ve iddiasız bir aday çıkartacağı yönündeki iddiaları hatırlatan Başaran, Demirtaş'ın adaylığı ile bu iddiaların çöpe gittiğini yazdı. Demirtaş'ın Kürt hareketinin çıkarabileceği en güçlü aday olduğunun altını çizen Ezgi Başaran "Hani Kürtler AKP'ye teslim olmuştu?" diye sordu.
İşte Başaran'ın yazısındaki ilgili bölüm:
KÜRTLER TOPLU TOPLU GÖMÜLÜRKEN
YANLARINDA MIYDINIZ?
Bizi sattılar. Demokrasiyi sattılar. Demokrasiyi umursamıyorlar,
bu ülkeyi umursamıyorlar. Tek dertleri kendi kimlikleri, kendi
dilleri tabii.
Tabii ya.
Sizi sattılar. Halbuki siz…
Onlar Diyarbakır Cezaevi’nde işkence görürken, devlet çetesi
tarafından liste liste öldürülürken, kaybedilip toplu toplu
gömülürken, dağa çıkarken siz hep yanlarındaydınız. Di mi?!
Sanki hep yanlarındaydınız da… Şimdi “Vay be nasıl sattılar bizi,
AKP’nin yanında saf tuttular” diye masalara vuruyorsunuz.
HEY! TÜRKİYE'NİN BATISI! EVET
SİZ!
Hey! Türkiye’nin Batısı! Evet siz… Siz onların yanında dursaydınız,
80’lerin sonunda, 90’larda “Kürt sorunu mafya reisi gibi davranan
bir devlet kültürüyle çözülemez” diye sokaklara dökülseydiniz,
bugün başka bir Türkiye’miz olurdu. Kürtlerin hemen feragat
ettiğini öne sürdüğünüz o demokrasiden yüzümüz aydınlanırdı.
Fakat, buyurun işte, malzeme bu. Elimizdeki Türkiye bu ve yerine
bir Danimarka da veremiyoruz. Öyleyse ona göre düşüneceğiz.
E PEKİ NE OLDU ŞİMDİ?
“Kürtler böyle otoriter alametler gösteren bir Başbakan’la hala
çözüm süreci yürütüyorlarsa, masayı devirmedilerse diyecek sözümüz
yok” küsmeleri yaptınız.
Yani… İşi gücü bıraktınız, neredeyse tüm demokrasi açıklarını,
boğazımızı sıkan totaliter havanın tümünü Kürtlere havale
ettiniz.
Böyle düşünen, açık açık söyleyen ya da ima edenlerin sayısı o
kadar fazlaydı ki…
Kürtler bizi sattı, AKP’ye teslim oldu söyleminin can bulduğu son
vücut Cumhurbaşkanlığı seçimi.
Şöyleydi cümlesi: “Kürtler Cumhurbaşkanı seçiminde güçsüz bir aday
gösterecek. Böylece Kürt oylarının hepsi Erdoğan’a gidecek.
Öcalan’la anlaştılar, Öcalan istediklerini aldı o yüzden HDP
öylesine girecek Cumhurbaşkanlığı seçimine. Bu da Kürtlere,
Erdoğan’a oy verin anlamına gelecek.”
E peki şimdi ne oldu?
DİYARBAKIRLI GENÇLERİN "SELO
BAŞKAN"I
HDP Cumhurbaşkanı adayı olarak Selahattin Demirtaş’ı açıkladı.
Türkiye’de Kürtler nezdinde açıklanabilecek en ama en güçlü adayın
Demirtaş olduğunu söyleyebilirim.
Emin olun ki, dağdaki veya dağa çıkmayı aklında döndüren öfkeli
gençlerin dinleyeceği tek adamdır Demirtaş.
Mesela Diyarbakırlı gençlerin “Selo Başkan”ıdır.
Sadece gençlerin ya da Kürtlerin değil, eğitimli Türklerin ya da ne
bileyim özgürlükçü CHP’lilerin de hayranlıkla dinlediği ve hatta
“Keşke CHP’nin başında olsa, silip süpürse” dediği biridir.
Sadece Kürtlerin, gençlerin, eğitimli Türklerin ya da bir kısım
CHP’linin değil, Kürt siyasi hareketinin kalantorlarının da
“geleceğin en büyük lideri” olarak gördüğü bir siyasetçidir.
O nedenle hareketin içindeki bazıları tarafından engellenmeye, oyun
dışına itilmeye çalışılmıştır.
Öcalan’ın Demirtaş hakkındaki övgü dolu sözlerini dinleyen (ve daha
sonra tutanaklardan okuyan) devlet heyetinin bazı kolları da
(‘rahatsızlık’ duymuş olacak ki), engelleyenler arasında
olmuştur.
Fakat işte tüm bu badireler bir biçimde atlatılmış, hendekler bir
biçimde doldurulmuş olacak ki Selahattin Demirtaş bugün Türkiye
Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı adaylarından biridir.
Siyaset ve hitabet yeteneğini anlatmaya, Türkiye’yi bir bütün
olarak görme, sorunlarını bir bütün olarak çözme bakışını dile
getirmeye hacet yok. Dediğim gibi herkes fazlasıyla farkında.
DEMİRTAŞ KÜRTLERİN AKP'YE TESLİM OLMADIĞININ KANITIDIR!
Diyeceğim şu iki şeydir:
BİR: Selahattin Demirtaş’ın adaylığı Kürt siyasi hareketinin
“AKP’ye teslim olmadığının” kanıtıdır. (Ki devlet ile müzakere
masasına oturulmuşsa pazarlık edilmesi de son derece doğaldır,
bunun sol çevre tarafından ‘demokrasiye’ yahut ne bileyim
‘yoldaşlığa’ hıyanet olarak sunulması da ayıp ve haksızdır, yeri
gelmişken söyleyeyim.)
ALTERNATİFSİZLİK DEVRİ ARTIK
BİTMİŞTİR
İKİ: Selahattin Demirtaş’ın aday olması önemlidir. Alternatifsizlik
devri bence artık bitmiştir. Fakat Demirtaş ya da Demirtaş gibi
herkesle barışık, herkesin derdiyle hemhal, kadının önünü açan
seküler birinin Türkiye’nin cumhurbaşkanı olduğu gün ise bu ülkenin
gerçekten en güzel devri başlayacaktır. Bir gün bu da olabilir. Yes
we (too) can. :)