Hadi yıkalım Tayyip Erdoğan'ı!..

AK Parti'de siyaset yapanlar tarih tekerrür mü etsin , yarın “Neredesin şevketlim, Tayyip Erdoğan? Feryâdım varır mı bârigâhına? diye haykırmak mı istiyorsunuz!

Osman DİYADİN o.diyadin@hotmail.com

ARtık net şekilde görülmüştür ki...

15 Temmuz'da FETÖ ile iş tutanlar bugün Akdeniz'de Fransa ile, Ege'de Yunan'la, Filistin'de İsrail ile, Suriye'de PKK ile, Halep'te İran'la, Karabağ'da Ermenistan ile iş tutuyor...

Tayyip Erdoğan'dan kurtulalım da ne olursa olsun hezeyanı bu!..

İşte bu noktada Türkiye'de "Muhalefet" yok, "Müdahale Cephesi" var.

FETÖ ile 15 Temmuz'u yapanlar, muhalefeti de bu şekilde yeniden kurgulamak için büyük mücadele veriyor...

İşte böyle bir süreçte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli'den yana açık tarafım.

"Bağımsız Türkiye " inşa etmeye çalışan Erdoğan'ın bu ülkenin yarınları için büyük bir şans olduğunu düşünüyorum.. 

Eğer bugün ABD’si, AB’si, İngiliz’i, Fransız’ı, Yunan’ı, İsrail’i, Suudi’si,  yani topu birden  içeridende cephe kurarak Tayyip Erdoğan’ı devirmek için bir mücadele içine girmişse ülkemin Cumhurbaşkanın doğru yolda olduğunu inanırım...

Ve bundan gurur duyarım…
 
Hele hele böylesine  gayri milli bir anlayışa sahip  bir muhalefet anlayışı varken “ İyi ki Tayyip Erdoğan var” demeyi  görev sayarım...

Dün Sultan Abdülhamit'ı devirmek için Batı  medyasında dahi " Diktatör" manşetleri attıranların aradan nerede ise 150 yıl geçtikten sonra da Tayyip Erdoğan için aynı manşetler atması (İşte Faransız dergisi) ve içerideki uzantılarının " Diktatör bozuntusu" diyecek kadar ileri gitmeleri karşısında "UYAN EY TÜRKİYE" diye yazar ve uyarırım...

O nedenle de gördüğüm manzara nedene ile  sözüm ayrımsız 19 yıldır Tayyip Erdoğan’ın yanında yürüyen dava arkadaşlarına getiririm…

Çünkü büyük bir oyun başladı!..

İçeriden fitne ve fesatla yıkma oyunu bu!.. 

                                              ***

İster Külliyede olsun…
 
İster Genel Merkezde…
 
İster Bakanlıklarda…
 
İster milletvekillerinde…
 
İster teşkilatlarda…
 
İster bürokraside…
 
Her nerede olursa olsun…
 
19 yıldır Recep Tayyip Erdoğan sayesinde bu ülkede tek başına iktidar olmanın gururunu yaşayıp, başları dik gezenleredir sözüm..
 
Hala…
Böylesine keskin bir  siyasi  ortamda partinin bütün yükünü Recep Tayyip Erdoğan’ın üzerine bırakıyorsanız…
 
Hala…
“Nasılsa seçimleri Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan kazanıyor “ diyerek yan gelip yatmaya devam ediyorsanız…
 
Hala…
Güç zehirlenmesi yaşayıp  son yerel seçimlerden ders çıkarmadan milletten kopmaya devam ediyorsanız…
 
Hala…
Bütün siyasi varlıklarınızı borçlu olduğunuz Recep Tayyip Erdoğan’ı verdiği mücadelede “yarın” hesabı ile yalnız bırakıyorsanız…
 
Hala…
Milletin gözü  önünde yaptığınız belirgin hatalarla davanın lideri Tayyip Erdoğan’a zarar vermekten bile bile geri kalmıyorsanız…
 
Hala…
Kendi aranızda birlik ve beraberlik yerine  sen-ben kavgası ile  AK Parti’nin rakibi AK Parti’dir imajı yaratıyorsanız…
 
Bilin ki;

Deniz bitiyor!
 
Bilin ki;

2023 seçimleri hiçte eski seçimlere benzemeyecek…
 
Bilin ki;

Bu kafalarınızla yarın son pişmanlık işe yaramayacak şekilde “Nerede o günler” diyerek, bugünleri çok ama çok arayacaksınız…
 
Bilin ki;

Bir düştüğünüz an  yarın bir  daha Recep Tayyip Erdoğan gibi bir lidere asla sahip olmayacaksınız…

Yani yarın  bugünleri çok ararsınız!..

Oyuna gelmeyin!..

Liderinize sahip çıkın...

Sözde değil özde bir olun...
 
Hala göremiyorsunuz ..

Bir iktidar değişikliğinde Recep Tayyip Erdoğan'ın ülke sevdasını, duruşunu  tarumar edecek acımasız bir muhalefet gerçeği karşınızda!..

O nedenle;
 
Ya;

Kişisel ihtiraslarınızı, yanlışlarınızı, milletten kopuşunuzu bir kenara bırakıp Tayyip Erdoğan etrafında sözde değil özde kenetlenip, 2023 yoluna çıkıp Türkiye’nin aydınlık yarınlarının önünü tamamen açacaksınız…
 
Ya da;

Hem ülkenize hem liderinize hemde  geleceğinize ihanet ederek  siyasi tarihin derinliğinde kaybolup gideceksiniz…

Görünen koy kılavuz istemiyor...

Bilin ki!..
 
Cumhurbaşkanınız Recep Tayyip Erdoğan’ın rakibi sizsiniz!
 
AK Parti yönetim kadroları, bürokratları, külliye kadroları, belediye başkanları,  bakanlıklar, teşkilatlar, vekiller sizsiniz!..
 
Ne CHP, ne İP, ne de  diğerleri!..
 
Sizsiniz!..

Adeta milleti Tayyip Erdoğan'dan soğutmak  için var gücünüz ile  çalıştığınızın farkında mısınız bilmem ama çıkın sokağa bunu görürsünüz!..

Göremiyorsunuz çünkü milletten koptunuz!

Bugün muhalefetin en acımasız olduğu, pandemi  nedeni ile ekonomik sorunların sorunların yaşandığı  dönemlerde  dahi  anketlerde  AK Parti'nin oyunun Yüzde 38-40 bandında görülmesi dahi büyük başarıdır ki bu  başarı  hala milletin gönlündeki Tayyip Erdoğan sevgisidir...

Kıymayın bu sevgiye!..

Teslim etmeyin bu ülkeyi 2002 öncesi anlayışa!..

Nankör olmayın!..

Milleti dinleyin...

Çünkü;
 
Kimlerin ne yaptığını…
 
Kimlerin kimlere karşı husumet beslediğini…
 
Kimlerin kimlerle kavgalı olduğunu…
 
Kimlerin neyin peşinde koştuğunu…
 
Kimlerin hangi hesabı yaptığını…
 
Kimlerin davaya göz göre göre  zarar verdiğini…
 
Kimlerin  kişisel ihtirasları ile partiye ve reise  ihanet ettiği bilinmiyor mu sandınız!…
 
Kafanızı  deve kuşu misali soktuğunuz kumdan çıkarın!..

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın bu ülke için büyük bir şans olduğunu görerek bir gün dahi  partisi adına  makam ve mevki beklentisi olmadan  “Bağımsız güçlü Türkiye” ideali için  karşılıksız destek veren Devlet Bahçeli’den ders alın!..

Bahçeli istese bakanlıklar alamaz mı?

Bahçeli istese bürokraside en önemli yerleri alamaz mıydı?


Diyeceğim şu ki;

Sadece sizleri siyaseten var eden, bütün siyasi kimliğinizi borçlu olduğunuz Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a değil,  millete de, mazlumlara da ihanet ediyorsunuz…

Bilin ki;
 
Bugünkü “vurdum duymaz  “ anlayışa  son verilmez  2023 öncesi bütün yapıda gerçek bütünleşme sağlanamaz ise hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır…

Bugünleri  çok arayacaksınız!
 
Böylesine güçlü bir iradeye sahip olan, milletinin başını hiçbir olayda yere eğmeyen, üzerine oynanan  bütün oyunlara rağmen  “Bağımsız Türkiye” inşa etme yolunda dev adımlar atan  Erdoğan'ın değerini önce AK Partililer olarak siz bileceksiniz!..
 
Kendinizi bir odaya kapatıp şöyle bir iki dakika vicdanınızla 19 yıldır sahip olduğunuz unvanları düşünerek  2023 seçimlerini kaybettiğiniz zaman ne olacağını düşünün!.. 
 
Bilin ki bu  davaya karşılıksız gönül verenler yarın  “Siz değil miydiniz Tayyip Erdoğan’a ihanet edenler” diyerek yüzünüze bakmayacak…
 
Menderes’in idamına karşı duramayan o neslin nasıl büyük pişmanlık duyduğunu evlatlarının, torunlarının 15 Temmuz gecesi  tankların önüne çıkarak  görmedik mi.

O nedenle AK Parti’de sen- ben kavgası, makam-mevki, ticaret için  siyaset yapanlar sözüm size…
  
Birbirlerinin kuyusunu kazırken aslında Tayyip Erdoğan’ı arkasından hançerlediğinizin farkında değil misiniz!
 
Recep Tayyip Erdoğan’ sız bir Türkiye ve  AK Parti’yi hayal edenlerin oyununa geldiğinizin farkında  değil misiniz?

Tayyip Erdoğan’ı diz çöktürmeyenler!

MHP ile ittifakını bozdurtmayanlar..

FETÖ’leştiremeyenler,

AÇILIMA götüremeyenler,

ABD yörüngesine sokamayanlar,

BATI’nın uşağı yaptıramayanlar,

Şimdi; AK Partiyi içeriden vurmak için oyun üzerine oyun oynuyorlar.

Kendinize gelin!..

Biraz tarihe bakın!.. 

Son pişmanlıklar para etmemiş!..

2. Abdülhamid’e karşı çıkmış, onu suçlamış hatta hakaretlerde bulunmuş bazı aydınlar, devlet adamları sonraki dönemlerinde nasıl pişmanlık duymuşlar!...
 
Bunları yazılarında, şiirlerinde nasıl ifade etmişler…
2. Abdülhamid’e en şiddetli eleştirileri getiren İttihatçıların önemli isimlerinden Rıza Tevfik, "Sultan Abdülhamid Han'ın Ruhâniyetinden İstimdat" adlı mersiyesinde  bakın pişmanlığını hangi mısralarla ifade ediyordu..

Neredesin şevketlim, Sultan Hamid Han?
Feryâdım varır mı bârigâhına?
Ölüm uykusundan bir lâhza uyan,
Şu nankör milletin bak günahına.

Târihler ismini andığı zaman,
Sana hak verecek, ey koca Sultan;
Bizdik utanmadan iftira atan,
Asrın en siyâsî Padişâhına.

“Pâdişah hem zâlim, hem deli” dedik,
İhtilâle kıyam etmeli dedik;
Şeytan ne dediyse, biz “beli” dedik;
Çalıştık fitnenin intibahına.  

                                    
Bu sözler acı bir ders gibi değil mi?

19 yıldır Tayyip Erdoğan ile birlikte yürüyenler  gidişat o ki yarın bu duruma düşeceksiniz.  “Neredesin şevketlim, Tayyip Erdoğan? Feryâdım varır mı bârigâhına? “ sözlerinizin hiç bir önemi olmayacak...

Bilin ki   tarihi okudukları zaman  torunlarınız sizden hesap soracak!..

Tıpkı Abdulhamit’i yalnız bırakanlardan, tıpkı Adnan Menderesi idam edilişini seyredenlerden hesap sorulduğu gibi!..

Karar sizin!..

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a ise bu zorlu süreçte  Cenap Şahabettin'in şu  anlamlı sözü ile seslenerek yazımızı noktalayalım..

“Yanlış bildiklerimizi atabilsek zihnimizin yükü o kadar hafiflerdi ki.”