Haberal'ın avukatından ağır suçlama
Abone olErgenekon'da Haberal kavgası büyüyor. Haberal'a ait doktor raporuyla ilgili bu kez de Savcı Pekgüzel suçlandı.
İkinci Ergenekon'da Haberal'dan Savcı Pekgüzel'e ağır
suçlama! Haberal'ın avukatı Helvacı, Pekgüzel'in doktorları baskı
altına almaya çalıştığını söyledi. Haberal'ın gündeme gelen doktor
raporunun daha önce iptal edildiğini söyleyen Helvacı, savcının
Yargıtay'daki davayı etkilemeye çalıştığını iddia
etti.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada sanıkların
beyanlarının ardından avukatların talepleri alındı.
Duruşmada konuşan avukat Dilek Helvacı, savcı Mehmet Ali
Pekgüzel'in müvekkili hakkında sağlık durumuna ilişkin ayakta
tedavi olabileceği şeklinde düzenlenen 16 Ekim 2009 tarihli rapor
üzerine yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunulması talebine
değindi.
Bu raporun iptal edildiğini ifade eden Helvacı, savcının buna
rağmen suç duyurusunda bulunduğunu anımsatarak, ''Savcının bu
talebi, adli yargılamayı etkilemek, yargıyı baskı altına almaktır.
Doktorları da baskı altına alarak müvekkilimin hastanede
yatmasını engellemeye çalışmaktır'' dedi.
Helvacı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun Mehmet Haberal'ın açtığı
tazminat davasında tahliye taleplerini reddeden 9 hakimin tazminat
ödemesine ilişkin kararı onamasına değinerek, ''Savcının
adaletin etkilemeye yönelik bu açık çabalarına rağmen Yargıtay
kararı onadı. Geçte olsa adaletin tecelli etmesi bizi bir
nebze de olasa teselli etti. Yargıtay'ın bu kararı, müvekkilimin
tutukluluk halinin devamını gerektiren hukuksal sebeplerin
bulunmadığını ortaya koydu'' diye konuştu.
SAVCI PEKGÜZEL KENDİNİ SAVUNDU
Taleplere ilişkin görüşünü açıklayan savcı Mehmet Ali Pekgüzel
de avukat Dilek Helvacı'nın beyanlarıyla ilgili konuştu.
Haberal hakkında adli makamlardan gizlendiği iddia olunan bir
sağlık raporunun bulunduğundan basında yer almasının ardından
haberdar olduklarını söyledi.
Mahkemenin, müzekkeresinin ardından gelen bu sağlık raporu üzerine,
adli makamlardan gizlediği iddia edilen kamu görevlileri hakkında
talepte bulunduklarını ifade eden Pekgüzel, ''Bir mahkemede
derdest halde bulunan bir dava hakkında başka bir mahkemenin nihai
karar vermesinin yargılamaya etki edip etmeyeceğinin konuşulmadığı
yerde bizim talebimizin başka bir yargılamayı etkilemeye yönelik
olmadığı açıktır'' dedi.
TAHLİYE TALEPLERİ REDDEDİLDİ
Pekgüzel, tutuklu sanık eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.
Fatih Hilmioğlu'ndan çıktığı belirtilen ''Marjinal Öğrenci
Grupları'' isimli belgenin kimin talimatıyla ve kim
tarafından hazırlandığı, belge doğrultusunda bir işlem yapılıp
yapılmadığının sorulmasını istedi. Pekgüzel, 2000 yılından itibaren
üniversite rektörlüğüne bağlı özel güvenlik biriminin sorumlu tüm
görevlilerinin açık kimlik ve adreslerinin mahkemeye gönderilmesini
talep etti.
Bu arada Prof. Dr. Hilmioğlu, savunması sırasında bu belgeyi
kendisinin yazılı ve sözlü herhangi bir talimatı olmaksızın özel
güvenlik biriminin hazırladığını söylemişti.
Pekgüzel, tutuklu sanıklar Hüdayi Ünlüer ve Muzaffer Öztürk'ün
tahliyesini talep etti.
Duruşmaya verilen aranın ardından mahkeme heyeti tarafından alınan
ara kararlar üye hakim Sedat Sami Halışoğlu tarafından
açıklandı.
Buna göre, sanık ve avukatların taleplerinin celse arası
değerlendirilmesine karar veren mahkeme heyeti, 30 sanığın da
tutukluluk halinin devamında karar verdi.
Duruşma 8 Kasım Pazartesi gününe ertelendi.
Bu arada Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün'ün, aralarında
Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan'ın da bulunduğu 25 sanığın tahliye
edilmesi yönünde karşı oy kullandığı görüldü.