Evet güleryüz, ah insanlık şu güleryüzün hayata olan katkısını
bir keşfedebilseydi, sorunlarımızın yüzde 51 kendiliğinden hal
olacağı kanaatini taşıyorum.
Güler yüzlü kimse;
Kendine güvenir,
Karşı tarafa güven verir,
Çalışanlarının motivasyonunu arttırır,
Korku ve endişeyi yok eder,
Güler yüzlü kimse kötü söz söyleyemez,
Başkasına saldıramaz,
Kendisiyle barışık olduğu için üretken olur…
Hani peygamberimiz aleyhissalatu vesselam “tebessüm
sadakadır” diyor ya daha ne diyelim.
İşte bu tebessüm Diyarbakır belediyesine atanan başkan vekilimiz
Cumali Atilla’da var elhamdülillah, masrafsız bir değer, değeri
biçilemeyen bir vasıf.
Geçende Başbakanımız Binali Yıldırım bey kalabalık bir Bakan ve
Vekil heyetiyle şehrimize çıkarma yaptı. Başbakan platformda
konuşurken bir de yanımdaki arkadaşım bana sordu;
-Hocam bak bakayım bu 25 kişilik platformdaki adamlar arasında
en enerjik, en istekli gözüken kim?
Bir az baktım; Cumali Atilla ve Süleyman Soylu dikkatimi çekti
ama ben cevap vermedim kendisine sordum;
-Pek çıkaramadım kim acaba?
-Cumali bey, Cumali bey, bak sana nasıl da gülümsüyor? Sağa sola
bakıyor, vatandaşlarla göz teması sağlamaya çalışıyor.
Evet başkanımız geldiği günden beri her geçen gün bir şeyler
yapmaya çalışıyor.
Şehri şantiyeye çevirdi;
Asfalt çalışmaları,
Kaldırım çalışmaları,
Bulvar çalışmaları,
Orta refüj çiçeklendirmeleri,
SHD başkanlığının aracılığıyla mağdur vatandaşlarımıza yapılan
yardımlar.
Hasta yakınlarına beş yıldızlı otel niteliğinde bir
misafirhaneyle hizmet veriyor,
Oluşturdukları beyaz masa marifetiyle vatandaşa güler yüzle
yaklaşmanın kapısını aralıyor,
Toplu taşıma filosuna 30-40 otobüs kazandırdı, geçende vatandaş
diyor ki, “arkadaş otobüslerin hepsi lüks, hepsi yeni,
klimalar fokur fokur esiyor”, ballandıra ballandıra
anlatıyordu,
Şehrin temizliğinde dikkati çeker düzeyde bir iyileşme var, her
sabahları bizim mahalle sulanıyor, geçende mahallenin manavına
sordum,
-Bu sulamayı belediye mi yapıyor? dedim
-Evet Abi belediye yapıyor, gece saat 12 kadar temizlik
elemanları çalışıyor, dünya varmış arkadaş neydi o eski yönetim?
demez mi baktım mutluluğu yüzünde okunuyor.
Birkaç gün önce bir yeğenimi askere uğurladık, söz belediyeden
açıldı baktım dedi ki,
-Valla dayı belediyenin bana şimdiden faydası dokunmuş çünkü
düşmanlarımı yok etti, ben de dedim ki,
-O nasıl oluyor yeğenin? dedi ki,
-Dayı bu sivri sineklerden dolayı uyuyamıyorduk günde iki defa
ilaçlama yapılıyor, sivri sinek diye bir şey kalmadı.
Hangi birini anlatayım şehir temiz, nereye baksam güller
gülümsüyor, inşallah daha iyi hizmetleri göreceğiz…
Benim tarzımdır, bir yazıyı basına vermeden facebook hesabımdan
paylaşarak binlerce kişilerin değerlendirmesinden geçiriyorum.
Oradan olumlu olumsuz katkı geliyor, gelen düşünceleri de yazıma
katmaya çalışıyorum, faydalı olduğuna inandığım ölçü de
tabi.
Bu yazı için bir az ağır eleştiriler şahsıma yapıldı, yandaş ve
yalaka bir yazı diye, sübhanellah yapılan çalışmaları ve
değerlendirmeleri paylaşmak niye yalaka olsun ki?
Ayrıca benim belediyeden ne beklentim olabilir? Ben sadece
şehrimde iyi şeyler yapısın diye çırpınıyorum. Diyeceksiniz ki
belediye çalışmaları benim istediğim gibi gidiyor mu? Hayır ama
yapılan işleri de görmezlikten gelemem.
Cumali Bey görevlendirildiğinde beklentilerimi üç tane yazımda
dile getirmiştim, toplam 67 talebim vardı, Başkan beyle tanışmamız
da o vesileyle olmuştu, onların yedi tanesi de yapılmamış ama
benzerleri yapılıyor. Hani bazen eczaneye gidiyorsunuz, aynı ilaç
olmayınca benzerini veriyorlar ya, onun gibi bir şey.
Gönül isterdi ki belediyenin sivil akılla işleyen bir istişare
kurulu olsaydı, ayda iki ayda bir değerlendirmeler yapsaydı,
düşüncelerini kamuoyuyla paylaşsaydı fena mı olurdu. Diyeceksiniz
ki bu da nerden çıktı? Ben sivil toplumcuyum benim aklım hep özgür
çalışıyor arkadaş.
Ayrıca şu görevden uzaklaştırmalarda daha titiz davranılmasını
bekliyoruz, bazı mağdur insanlar durumlarını benimle paylaştı, ama
elimizden duadan başka bir şey gelmiyor, mümkün olduğu kadar
insanımızın aç ve açıkta kalmasına meydan verilmemelidir, dünyanın
en zor durumu bu olsa gerek.
Bunların soruşturmalarını yürüten bir komisyon varsa titiz ve
cesur olasını bekliyoruz.
Kolay gelsin, beşikten mezara kadar şehrin tüm insanlarıyla
irtibatı olan bir kurumda sorunlar bitmez, iyi ki sorunlar var, iyi
ki o sorunları çözenler çözmeye çalışanlar var, yoksa hayatın
değeri kalmazdı değil mi?
Japonların bir deyimi var “Merhaba
problem” donuk hayat ne işe yarıyor.